Portekiz Sömürge Savaşları

Kısaca: Portekiz Sömürge Savaşları (Portekizcesi: ''Guerra Colonial''), aynı zamanda Denizaşırı Savaş (Portekizcesi: ''Guerra do Ultramar'') ve Kurtuluş Savaşı (Portekizcesi: ''Guerra de Libertação'') olarak da bilinir, Portekiz Ordusuyla Portekiz'in Afrika'daki sömürgeleri arasında 1961-1974 yılları arasındaki savaşların adı. Soğuk Savaş döneminde Afrika kıtasındaki belirleyici ideoloji ve silahlı çatışmalardır. Portekiz, diğer Avrupa uluslarının aksine 1950 ve 60'lı yıllarda Afrika'daki sömü ...devamı ☟

Portekiz

Sömürge Savaşları
(

Portekiz

cesi: Guerra Colonial), aynı zamanda Denizaşırı Savaş (

Portekiz

cesi: Guerra do Ultramar) ve Kurtuluş Savaşı (

Portekiz

cesi: Guerra de Libertação) olarak da bilinir,

Portekiz

Ordusuyla

Portekiz

'in Afrika'daki sömürgeleri arasında 1961-1974 yılları arasındaki savaşların adı. Soğuk Savaş döneminde Afrika kıtasındaki belirleyici ideoloji ve silahlı çatışmalardır.

Portekiz

, diğer Avrupa uluslarının aksine 1950 ve 60'lı yıllarda Afrika'daki sömürgelerini bırakmamıştır. 1960'lı yıllarda sayısız silahlı kurtuluş örgütü ülkelerdeki komünist hareketin de gelişmesiyle bağımsızlık savaşı vermeye başlayacaktır. Bölgede ABD, Çin Halk Cumhuriyeti ve aparthayd yönetimindeki Güney Afrika desteğinde örgütlenen anti-komünist silahlı kuvvetlerle bağımsızlık yanlıları arasında iç savaşa varacak çatışmalar yaşanacaktır. Bölgedeki

Portekiz

'e karşı en belirgin kurtulu savaşı veren ülkeler

Angola

,

Mozambik

ve

Gine-Bissau

olacaktır.

Angola

'da MPLA,

Gine-Bissau

'da PAIGC,

Mozambik

'de FRELIMO koordineli verdikleri silahlı mücadele karşısında

Portekiz

yönetimi zorlansa da öldürücü darbeyi 1974 yılında Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devrimi indirecektir. Zaki Laidi, The Superpowers and Africa: The Constraints of a Rivalry:1960-1990, Univercity of Chicago, 1990 António Pires Nunes,

Angola

1966-74

Portekiz

Ordusu içerisinde örgütlenen Movimento das Forças Armadas (Silahlı Kuvvetler Hareketi) Afrika'da sürmekte olan kanlı sömürge savaşları ve Salazar yönetiminden genel olarak kamuoyunun rahatsızlığı nedeniyle halkı da arkasına alarak darbe yapmış ve devrim sürecini başlatmıştır. Ülkedeki siyasal yapıda çok önemli değişiklikler gerçekleştiren yeni yönetim sömürgelerde kalan askeri birlikleri hızla geri çekecek ve Afrika'daki sömürgelerde iktidar yerel örgütlere hızla bırakılacaktır. Nisan 1974'de Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devriminin sömürge savaşını sona erdirmesinin ardından sömürge ülkelerindeki yüzbinlerce

Portekiz

vatandaşı ülkeye geri dönmeye başlamış, askeri personelin yanısıra değişik etnik kökenden Afrikalı-

Portekiz

dönmüştür. Portugal Migration, The Encyclopedia of the Nations Bu devasa göçten sonra özellikle

Angola

ve

Mozambik

'de uzun yıllar sürecek olan iç savaşlar çıkmıştır. The Decolonization of Portuguese Africa: Metropolitan Revolution and the Dissolution of Empire, Norrie MacQueen. Mozambique since Independence: Confronting Leviathan,Margaret Hall Eski sömürge ülkeleri bağımsızlıklarını ilan ettikten sonra ciddi sorunlarla karşılaşacak, ekonomik ve sosyal gerilemenin yanısıra, yolsuzluk,yoksulluk, eşitsizlik ve merkezi planlama eksikliği bağımsızlık dönemi üzerine kurulan beklentileri yerine getirmeye engel olacaktır.Afrika'da ilk sömürge sahibi olan Avrupalı ülke olan

Portekiz

, sömürgelerini de en son terkeden ülke olacaktır. Eski sömürgelerdeki ülkeler olan

Angola

'da Agostinho Neto,

Mozambik

'de Samora Machel,

Gine-Bissau

'da ise Luis Cabral devlet başkanı olacaklardır. Siyasi arkaplan II. Dünya Savaşını izleyen dönemde dünyadaki iki süper güç olan ABD ve Sovyetler Birliği etki alanlarını genişletmek için mücadele etmekteydi. İki devlet de siyasi ve idelojik olarak kendisine yakın rejimleri desteklemekte, silahlı grupara bu uğurda askeri, mali yardım yapmaktaydı. ABD

Angola

'da UPA adlı silahlı örgütü desteklemekteydi. Bu silahlı grup ise Kongo'da üslenmekte ve

Angola

'daki

Portekiz

lilerle Afrikalılara saldırmaktaydı. Bu grubun gerçekleştirdiği katliamlara dair belge ve fotoğraflar Birleşmiş Milletlerde sergilenecek ve grup

Portekiz

tarafından 1961 yılında kınanacaktı.

Angola

discutida na Assembleia Geral das Naçíµes Unidas, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda Mart 1961'de gösterimi yapılan resmi

Portekiz

protesto filmi, guerracolonial.org
Dönemin ABD Başkanı Kennedy'nin katliamdan sonra

Portekiz

devlet başkanı Salazar'a bir mesaj yollayarak sömürgelerden çekilmesini söylediği iddia edilir. ABD'nin kendisine düşürmek üzere yaptığı darbe başarısız olunca Salazar iktidarını sağlamlaştırırken deniz aşırı sömürgelerde de asker sayısını artıracak ve diğer

Portekiz

sömürgelerinde olacağı gibi

Angola

'da da savaş çıkar. Bu dönemde 1955 yılında Endonezya'da yapılan Bandung Konferansında da sömürgelerin durumu gündeme getirilir. Bağımsızlıklarını yeni kazanmış veya kazanmak üzere olan birçok ülke süper güçlerden birine ya da diğerine yaslanmak durumunda bulur kendisini. Konferansta bu duruma alternatif üretilir. Bu durumdaki ülkelerin Üçüncü Dünya adı altında birleşerek sürmekte olan Soğuk Savaş ortamında bağımsızlıklarını korumaları öngörülür. Birlik sayesinde sömürgeci güçlerin etkisi azaltılacak, süper güçlerle olan diplomatik ilişkilerde de pazarlık şansı artacaktı. 1950'li yıllarda

Portekiz

Ordusu 1926 yılından beri iktidarda olan Salazar'ın kurduğu diktatörlük rejiminin açmazlarıyla boğuşmaktaydı. Bir yandan II. Dünya Savaşındaki

Portekiz

'in tarafsızlık politikası sürdürülmeye çalışılırken, diğer yandan rejim geniş sömürge topraklarının denetimini bırakmamak istemekteydi. Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi Almanyasına savaş açmayan

Portekiz

, NATO örgütü kurulduktan sonra 1949 yılında buraya dahil olacak ve askeri yapılanma içinde yer alacaktır. NATO örgütünün temel noktası Batı Avrupa'da olacak olası bir Sovyet saldırısının geri püskürtülmesiyken,

Portekiz

'in önceliğinin sömürgelerde sürmekte oan gerilla savaşıyla mücadele olması bir çelişki yaratır.

Portekiz

'in NATO'a dahil olmasıyla beraber ordu içerisinde ABD ve NATO etkisi altında yeni bir komuta kademesi oluşmaya başlar. Bu kademenin

Portekiz

'de iktidarda bulunan rejimle arası açılmaya başlar. Bazılarına göre Salazar'a karşı düzenlenen Botelho Moniz darbesinin ardında da NATO ve ABD bulunmaktadır. (

Portekiz

ce) Luí­s Nuno Rodrigues,"Orgulhosamente Sós"? Portugal e os Estados Unidos no iní­cio da díécada de 1960, Caldas da Rainha, Nisan 2004, Uluslararası İlişkiler Enstitüsü
NATO kademelerindeki komutanların ve ordudaki komutanların arasındaki koordinasyon eksikliği ileride kuvvet komutanlıkları arasında da kopukluğa sebep olacaktır. ==Silahlı mücadeleAngola'da silahlı mücadele 4 Şubat 1961 günü başlar. Çatışmaların yoğun olduğu bölge Zaire, Uige ve Cuanza arasındaki bölgeydi. ABD destekli UPA özerklik istemekteyken 15. yüzyıldan beri bölgede bulunan

Portekiz

ler asimile ettikleri bölgeyi

Portekiz

ülkesinin bir kısmı olarak görmekte ve denizaşırı çok milletli imparatorluklarının dağılmasını istememekteydi. Salazar dahil olmak üzere

Portekiz

liderleri çok milletli toplumsal yapıyı savunmakta bu sayede sömürge topraklarını

Portekiz

kapsamında değerlendirmekteydiler. Colorblind Colonialism? Lusotropicalismo and Portugal's 20th. Century Empire. in Africa. Leah Fine. Barnard College Department of History, Bahar 2007

Portekiz

liderlerine göre denizaşırı imparatorluk ülke için vazgeçilmez derecede önemliydi.

Portekiz

Afrikasında

Portekiz

vatandaşı olmuş siyah Afrika kökenlilerin birçok kamu kurumunda, sağlık, eğitim alanında görev almasına izin veriliyordu. Buna ordu birlikleri dahildi. Ayrıca ırklar arasında evlilik konusunda bir engelleme yoktu. Bölgedeki hem Avrupalı

Portekiz

lere hem de yerel Afrikalılara ilk orta ve teknik lise seviyesinde eğitim imkanı sağlanmaktaydı. Bu durum bağımsızlıktan sonraki dönemde ortaya çıkan Afrikalı liderlere bakıldığında daha iyi anlaşılacaktır. Sömürgelerde yetişen ve

Portekiz

'de üniversite eğitimi alan liderler arasında Samora Machel, Mí¡rio Pinto de Andrade, Marcelino dos Santos, Eduardo Mondlane, Agostinho Neto, Amilcar Cabral, Joaquim Chissano ve Graça Machel sayılabilir.1960'lı yıllarda

Portekiz

Afrikasında iki büyük üniversite açıldı. Universidade de Luanda

Angola

'da faaliyet gösterirken Universidade de Lourenço Marques

Mozambik

'de açılır. Bu dönemde

Portekiz

'deki üniversite sayısının toplamda dört olduğu hatırlanırsa bu üniversitelerin değeri daha da iyi anlaşılacaktır.

Portekiz

tarihinde en fazla yıldızlaştırılan sporcusunun ise siyahi futbolcu

Portekiz

Afrikasından Eusebio olması

Portekiz

'in uyguladığı asimilasyon ve çok milliyetlilik politikasının örneklerindendir. İlk başlarda öncelik Afrika'da bulunan

Portekiz

lilerin ihtiyaçları olduğundan dolayı yerel kabile ve halkların istek ve ihtiyaçları gözardı edilmiştir. Bu şekilde aşağılanan yerel halk sosyal yönetim gözünde ikinci sınıf vatandaş olacaktı. Afrikalılar kendilerini geliştirebilmek için yeterli imkanın kendilerine verilmediğinden ve Avrupalılara ayrıcalık tanındığından şikayet ederler. Bu sıralarda ortaya çıkan UPA sivil halka karşı katliamlara başlar. ABD hükümetinin tamamen bilgisi dahilinde yapılan saldırıların amacı

Portekiz

'in sömürgelerinden çekilmesini sağlamaktır. ABD Başkanı John Fitzgerald Kennedy

Portekiz

'deki ABD konsolosluğu aracılığıyla

Portekiz

diktatörü Antonio de Salazar'a bu yönde bir mesaj gönderir. ABD ayrıca Salazar'ı devirmek için bir darbe bile tezgahlayacak ancak başarısız olacaktır. Bu darbe girişiminin ardından Salazar iktidarını sağlamlaştıracak ve özellikle

Angola

'ya çok sayıda asker göndererek bu ülkede yaşanacak olan vahşete sebep olacaktır. Salazar yönetimi tüm toplumu askeri bir hayata zorlayacak, tüm erkekler 3 yıllık zorunlu askerlik hizmetine mecbur bırakılacaklardır. Askerliğini yapmaya gelen gençlerin çoğunluğu ise

Portekiz

'in denizaşırı sömürgelerinde savaşmaya gönderilecektir. Buna ek olarak 1974 yılında sömürgelerdeki savaşta

Portekiz

askerlerinin çoğunluğunu siyahlar oluşturmaktaydı. Bu durum da huzursuzluk yaratmaktaydı.

Portekiz

Ordusu 1974 yılına gelindiğinde askeri kabiliyetinin doruğundaydı ve aslında askeri anlamda savaşı kazanmak üzere olmasına rağmen siyasi ve toplumsal rejim son günlerini yaşamaktaydı. Counterinsurgency in Africa. The Portuguese Way of War 1961†“1974, John P. Cann. A Guerra de ífrica 1961†“1974, Josíé Freire Antunes. Journal of Southern African Studies, Cilt. 24, No. 1,

Mozambik

Özel Sayısı (Mart 1998), s.240-243, JSTOR
Karanfil Devriminin olduğu yıl

Angola

ve

Mozambik

'de askeri üstünlük kesin gibidir,

Angola

'da savaş neredeyse kazanılmıştır,

Gine-Bissau

'da ülkenin neredeyse tamamen tüm topraklar denetim altındadır, yalnızca

Mozambik

'in kuzey bölgesinde durum kötüye gitmektedir. Tetteh Hormeku'nun Üçüncü Dünya hareketiyle ilgili yaptığı çalışmaya göre ABD

Portekiz

'in Afirka'daki varlığını devam ettireceğinden o kadar emindir ki Karanfil Devrimi'ne tamamen hazırlıksız yakalanır. Tetteh Hormeku - Programme Officer with Third World Network's Africa Secretariat in Accra, Third World Resurgence No.89, January 1998, US intervention in Africa: Through

Angola

n eyes, "Nixon's assumption that Portugal would be able to militarily contain

Angola

n nationalism and provide the conditions for US investment was unravelled with the 1974 coup in Portugal." Third World Network

Portekiz

'in sömürgelerinden hızla çekilmesinden sonra ise çaresizliğe düşen ABD ırkçı Güney Afrika yönetimiyle beraber paralı askerler ordusuyla özellikle

Angola

'ya saldıracaktır. Bağımsızlığını kazanan

Angola

'ya ve iktidara gelen MPLA'ya en önemli askeri dış destek Küba'dan gelecek ve ABD desteğini arkasına alan Güney Afrika ordusu ve müttefikleri yenilgiye uğratılacaktır.

Portekiz

'in bölgeden çekilmesiyle beraber ABD yerel silahlı örgütlere verdiği desteği azaltmaya başlar. Sovyetler Birliği ise dünyanın diğer birçok yerinde başarıyla uyguladığı stratejinin burada başarısız olduğınu görünce taktiklerini değiştirecektir. CNN Soğuk Savaş Serisi Bölüm 17: İyiler ve Kötüler, Küba-

Angola

mektupları, 1975 Raul Diaz Arguelles'den Raul Castro'ya mektup, 11 Ağustos 1975 †“ "Konuşmamız sırasında

Angola

lılar sosyalist ülkeler gelen yardımın yetersizliğinden dert yanarak sosyalist ülkelerin yardımı olmazsa hiçbir ülkenin yardım etmeyeceğini belirttiler. Öte yandan emperyalistler, Mobutu ve diğerleri FNLA'ya her türlü yardım etmektedir. Ayrıca

Angola

lılar Sovyetler Birliğinin yardımlarını 1972 yılından itibaren gözle görülür şekilde azalttığını, halen silah desteğinin sürdüğünü ancak ihtiyaçların gözönüne alındığında bunun yetersiz olduğunu aktardılar. Genel olarak Neto tüm sosyalist ülkelerden yardım alabilmek için

Angola

'daki durumu iki dünya sistemi †“emperyalizm ve sosyalizm- arasında bir mücadele olarak göstermek istemektedir. Biz onun bu bakış açısına katılıyoruz çünkü

Angola

'da şu anda iki kamp çok net çizgilerle ayrılmıştır;

Portekiz

rejimi, FNLA ve UNITA gericiliği ve dünya emperyalizmini temsil ederken MPLA ilerici güçleri ve yurtseverleri temsil etmektedir†¦"
Sovyetler Birliği bu dönemde

Angola

'dan çok

Portekiz

'e yoğunlaşır. Sömürgelerde verilen kayıpların artması ve toplumdaki Salazar rejimine karşı hoşnutsuzluğun artması sebebiyle ülkede siyasal olarak tek aktif olan muhalif siyasal hareket olan yeraltındaki komünistlerin önünü açacaktır. Zenginlerle fakirlerin arasındaki derin uçurumu gözler önüne seren

Portekiz

Komünist Partisi bu dönemde özellikle ordu içindeki düşük rütbeli subay ve astsubaylar arasında örgütlenecektir. Stewart Lloyd-Jones, ISCTE (Lizbon), Portugal's history since 1974, "

Portekiz

Komünist Partisi, ordunun içindeki Silahlı Kuvvetler Hareketiyle hep iyi ilişkiler içerisinde olacak ve hareketin içine katılacaktır. Karanfil Devriminin ilk günlerinden itibaren

Portekiz

Komünist Partisi insiyatifi almanın sırasının geldiğini görmüş ve harekete geçmiştir. Karanfil Devrimi sırasında en aktif kuvvetlerin sıradan askerler ve düşük rütbeliler olmasına rağmen iktidarın General Spinola tarafından tamamen alınmaya çalışılmasının ardından çıkan olaylarda komünistlerin ve devrime sahip çıkan askerlerin öncülüğü dikkat çekicidir."Centro de Documentação 25 Nisan, Coimbra Üniversitesi
1974 yılının başında özellikle şehir merkezleri

Portekiz

Ordusunun denetiminde olmasıyla beraber kırsalda savaş değişik şiddette sürmekteydi.

Portekiz

sömürgelerinde görece bir sükunet sürmekteydi. Bunun tek istisnası ise küçük bir ülke olan

Gine-Bissau

olur. Komşularından da destek gören PAIGC örgütü halkın da desteğini arkasına alarak önemli başarılar almaya devam etmekteydi.Norrie Macqueen, Portugal's First Domino: †˜Pluricontinentalism' and Colonial War in Guiníé-Bissau, 1963†“1974, "

Portekiz

'in

Gine-Bissau

'daki gerilla savaşının en yoğun olarak sürdüğü 11 yıllık süredeki varlığı "çok milletlilik" olarak açıklanmıştı. Bu görüşe göre bölünmez devlet yapısının ulusal baskıya taviz verilerek dağılmasına izin verilmesi tüm sistemin dağılmasına yol açacağı öngörülmüştür. Gine'nin büyük kayıplara karşın korunmaya çalışılmasının nedeni

Angola

ve

Mozambik

'deki değerli toprakların elden çıkartılmak istenmemesiydi. Salazar rejiminin bu doğrultudaki kararlılığı tartışma götürmese de 1968 yılından sonra başa gelen Marcello Caetano bazı değişiklikler arayışına girecektir. Gine'deki o dönemdeki askeri yönetici olan General Spinola'ya uzlaşma için temaslarda bulunmak için izin verilir. Salazar rejimin son dönemlerinde siyasi olarak kaygan bir zeminde bulunan Caetano bu arayışlarına 1972 yılında son verecektir. Bu bakış açısına şans verilmemesnin ardından Lizbon yönetimi kendi ordusu tarafında devrilecektir. Lizbon ile Gineli yurtseverler arasında sürmekte olan anlaşma pazarlıklarına rağmen†¦"Contemporary European History (1999), s.209-230 Cambridge University Press
Komünist Partinin ve Salazar rejiminden rahatsız olan halkın desteğini de arkalarına alan düşük rütbeli askeri subaylar daha sonra Karanfil Devrimi olarak adlandırılacak askeri darbeyle 25 Nisan 1974 günü

Portekiz

'in başkenti Lizbon'da iktidarı alırlar. Devrimi izleyen günlerde politik belirsizlik ve geçiş dönemi yaşanacak, ekonomik durum bundan kötü yönde etkilenecektir. Birkaç yıl içerisinde siyasi arenadaki aktörler yerli yerine oturmaya başlayacak, başa seçimle geçen hükümetle beraber

Portekiz

1986 yılında Avrupa Birliğine girecektir.

Angola

Portekiz

'in önemli denizaşırı sömürgelerinden başlıcası olan

Angola

'da

Portekiz

yönetimine karşı ayaklanma ilk olarak União das Populaçíµes de

Angola

(

Angola

Halk Birlikleri UPA) örgütü tarafından başlatılır. Örgüt 1962 yılında adını Frente Nacional de Libertação de

Angola

(

Angola

'nın Bağımsızlığı için Ulusal Cephe FNLA) olarak değiştirir. 4 Şubat 1961 tarihinde ise komünist Movimento Popular de Libertação de

Angola

(

Angola

'nın Kurtuluşu için Halk Hareketi MPLA) Luanda Hapishanesine saldıracak ve 7 polisi öldürerek savaşın içinde olduğunu ilan edecektir. İzleyen günlerde 15 Martta UPA beyaz ve siyah ayrımı yapmadan yaptığı katliamlarına başlar.

Portekiz

'in gerillalara karşı en başarılı olduğu bölge

Angola

olur. Ancak

Angola

'nın oldukça büyük bir bölgede bulunması ve ülkeye sınırı olan ülke hükümetlerinin bazılarının gerillaların barınmasına izin vermesi

Portekiz

Ordusunun işini zorlayan bir belirleyen olur.

Angola

kent merkezleriyle Zambiya veya Kongo sınırına o kadar uzaktır ki

Portekiz

liler tarafından Terras do Fim do Mundo (dünyanın sonundaki topraklar) olarak tanımlanmaktadır.

Portekiz

lilerin askeri anlamda başarılı olmasının bir diğer sebebi de

Angola

'daki gerilla örgütlerinin çoğu zamanlarını birbirleriyle savaşmakla geçirmeleridir. FNLA, UNITA ve MPLA

Angola

'nın bağımsızlığını kazanmasının ardından şiddetli bir iç savaşın içerisine girecekler, iç savaştan komünist MPLA zaferle ayrılacaktır. FNLA 1970'li yıllarda tasfiye olacak, UNITA ise lideri Jonas Savimbi 2002 yılında öldürülceye kadar savaşacak, daha sonra silah bırakarak muhalif bir siyasi parti olarak yoluna devam edecektir.

Angola

'da iktidarda halen MPLA bulunmaktadır.

Portekiz

liler, gerillalara karşı savaşta kuzenlerimiz diye adlandırdıkları ırkçı Güney Afrika yönetiminden destek alacaktır.

Angola

'daki savaş sırasında

Portekiz

Ordusu birçoğu özgün olmak üzere çeşitli kontrgerilla silahlı kuvvet kullanır: *Batalhíµes de Caçadores Pí¡ra-quedistas (Paraşütçü avcı birlikleri): Afrika'da yaygın kullanılmış ve

Angola

'daki savaşta ilk yer alan birlikler olmuştur. *Comandos (Komandolar): Önce

Angola

'da daha sonra Gine ve

Mozambik

'de kullanılır. *Caçadores Especiais (Özel avcılar): 1961 yılından beri

Angola

'da savaşırlar. *Fiíéis (Sadıklar): Katanga'lı sürgünlerdir. Kongo'daki Mobutu rejimine karşı gelen siyahi askerlerdir. *Leais (Bağlılar): Zambiya'daki Kaunda rejimine karşı olan sürgün askerlerden oluşur. *Grupos Especiais (Özel gruplar): Komando eğitimi almış olan gönüllü siyashi askerler,

Mozambik

'de de kullanılır. *Tropas Especiais (Özel kuvvetler): Kabinda'daki Özel Gruplara verilen isim. *Flechas (Oklar): Çok başarılı olmuş birliklerdir. İz sürme, keşif ve kontrgerilla operasyonlarda uzanlaşmış birliklerdi.

Mozambik

'de de kullanılmıştır. *Grupo de Cavalaria Nº1 (1.Süvari Grubu): Süvari birliğidir. Heckler & Koch G3 ve Walther P-38 silahıyla donanmış, keşif ve devriye görevi yapan birliklerdi. Rodezya'da da yaygın olarak kullanılmıştır. *Batalhão de Cavalaria 1927 (1927 Süvari Birliği): M5A1 tanklarıyla savaşan birliklerdi. Piyadelere destek vermek için ve ani operasyonlarda kullanılırdı.

Gine-Bissau

Gine'de, Gine ve Cabo Verde Adasının Bağımsızlığı için Marksist Afrika Partisi PAIGC 1963 yılında

Portekiz

yönetimine karşı savaşmaya başlar. Örgüte üye silahlı gerillalar

Portekiz

yönetiminin Tite'deki merkezine saldıracak ve bu tür saldırılar yaygınlaşacaktır. Gine'deki savaşta ünlü devrimci lider Amilcar Cabral ile yine ünlü

Portekiz

li General Antonio de Spinola karşı karşıya gelecektir. 1965 yılında o zamana kadar ülkenin kuzeyinde küçük bir gerilla isyanı olarak devam eden savaş ülkenin doğusuna sıçrayacaktır. PAIGC artık sosyalist devletlerden ve özellikle Küba'dan önemli oranda askeri destek ve yardım almaktadır. Gine'de

Portekiz

Ordusu ilk başta savunmada kalacak, elleirndeki kent merkezlerini ve önemli mevkileri tahkim edeceklerdir. Ancak

Portekiz

Ordusu özellikle PAIGC hakimiyetindeki kırsal bölgelerde sürekli olarak saldırıya uğrayacaktır. PAIGC örgütü sürekli olarak halk desteğini artırarak güçlenmekteydi. Kısa bir süre içerisinde PAIGC

Portekiz

Ordusunun denetimindeki araziyi çok kısıtlayacakkadar güçlenecektir. Diğer sömürge bölgelerinin aksine küçük birliklere dayanan

Portekiz

kontrgerilla taktikleri Gine'de başarılı olmaz. Ulaşımın zorlu olduğu bataklık arazide kolay hakimiyet sağlamak için deniz birlikleri kullanılmıştır. Bu konuda Fuzileiro komandoları vurucu güç olarak görev yapmıştır. 1960'lı yılların sonuna doğru General Antonio spinola'nın yaptığı askeri hamle sayesinde

Portekiz

kuvvetleri saldırıya geçecek daha başarılı olacaktır. 1970 yılında

Portekiz

Sekou Toure'ye karşı bir darbe planlamasına girişir. Buna göre Operação Mar Verde (Yeşil Deniz Harekatı) sırasında Gineli sürgünler Gine-Conakry'de bir darbe gerçekleştirecek, PAIGC'e ait askeri tesisler imha edilecek, Amilcar Cabral tutuklanacak,

Portekiz

li esirler serbest bırakılacaktır. Harekat başarısız olur, sadece çok az sayıda savaş esiri kurtarılabilir, bazı PAIGC gemileri de batırılır. Nijerya ve Cezayir Gine-Conakry'ye yardım teklif eder, Sovyetler Birliği ise bölge NATO donanmasının devriye bölgesi olmasına rağmen bölgeye savaş gemileri gönderir. 1968 ile 1972 yılları arasında

Portekiz

kuvvetleri durumu görece kontrol altına alır. Bu dönemde

Portekiz

Ordusu bağımsızlık yanlısı yurtsever harekete yasadışı terörist saldırılar gerçekleştirecek, bu saldırılar doğrultusunda Ocak 1973'de Amilcar Cabral öldürülecektir. Bütün bunlara rağmen PAIGC savaşmaya devam edecek, tahkim

Portekiz

mevkilerine saldırılar sıklaşacaktır. PAIGC Sovyetler Birliğinden uçaksavar ağır silah desteği aldıktan sonra

Portekiz

Hava Kuvvetlerinin hava saldırıları durma noktasına gelecektir. Gine'deki savaş

Portekiz

'in Vietnamı
olarak adlandırılma başlanacaktır. PAIGC iyi donanımlı, iyi eğitimli ve Senegal gibi komşu ülkelerde barınabileceği güvenli bölgelere sahipti. Gine'deki balta girmemiş ormanlar ve komşu ülkelerin sınıra çok yakın olması PAIGC örgütüne saldırı için taktik avantaj sağlamaktaydı.Durumu kontrol etmek için

Portekiz

Ordusu Gine-Conakry'yi 1970 yılında işgal edecektir. Gine'deki savaşta

Portekiz

Ordusu özellikle iki özel birlik kullanacaktır: *Afrika Komandoları (Comandos Africanos): Subayları dahil tamamen siyahlardan oluşan komando birlikleri *Afrika Özel Deniz Kuvvetleri (Fuzileiros Especiais Africanos): Bütün askerleri siyahlardan oluşan deniz kuvvetleri.

Mozambik

ile beraber(1980)]

Mozambik

,

Portekiz

'e karşı bağımsızlık savaşı başlatan en son sömürgesiydi. Bağımsızlık hareketi

Mozambik

Marksist Leninist Kurtuluş Cephesi (FRELIMO) öncülüğünde yürütülecek ve

Portekiz

askerlerine karşı ilk saldırı 24 Eylül 1964 günü gerçekleştirilecektir.Cabo Delgado bölgesindeki çatışma, ülkenin merkezindeki Tete bölgesine sıçrar. Aynı yılın 16 Kasımında

Portekiz

Ordusu ülkenin kuzeyindeki Xilama bölgesinde ilk önemli kayıplarını verecektir. Gerilla birliklerinin sayısı sürekli olarak artacak ve

Portekiz

askerlerinin sınırlı sayısı durumu sömürgeciler için güçleştirecekti. Ayaklanma durumu Meponda ve Mandimba bölgesine doğru yayılacak ve komşu Malawi sınırına dayanacaktır. Niassa bölgesinde FRELIMO'nun amacı Zambezi'ye açılacak bir koridoru oluşturmaktı. Nisan 1970'e kadar FRELIMO'nun etkisi süreli olarak artmaya devam etti. Bunda Samora Machel'in önderliğinin de etkisi bulunmaktaydı. Bu dönemde

Portekiz

Ordusu kendisine beklenmedik bir müttefik bulacak ve askeri anlamda destek alacaktır. Rodezya,

Portekiz

'in destekçisi olarak

Mozambik

'deki operasyonlara dahil olmaya başlayacaktır.Rodezya ve ırkçı Güney Afrika yönetimi

Mozambik

'in 1975 yılında bağımsızlığını kazanmasından sonra da bölgeden ayrılmayacak FRELIMO karşısında anti-komünist RENAMO örgütünü destekleyerek

Mozambik

İç Savaşın
ın çıkmasına yol açacaklardır.
Bu sayede 1973 yılında gelindiğinde tüm

Mozambik

'de kontrol

Portekiz

'in eline geçer.General Kaulza de Arriaga'nın anıları.(Kaíºlza de Arriaga, O Desenvolvimento de Moçambique e a Promoçao das suas Populaçoes- Situaçao em 1974 (

Mozambik

'den geri çekilme ve 1974 yılında ülkenin ve halkın durumu) Arriaga (1915-2004), Karanfil Devrimi ile birlikte orduda ve petrol şirket yönetim kurulunda bulunduğu yüksek kademelerden tasfiye edildikten sonra siyasete atılacak ve aşırı sağ hareket içerisinde yer alacaktır.
1970'li yıllarda General Kaulza de Arriaga Gordion Düğümü (Operação Nó Górdio)adı verilen operasyonla geleneksel savaş yöntemleriyle

Mozambik

'in kuzeyindeki gerilla üslerine karşı saldırıya geçer. Bu dönemdeki en büyük askeri operasonlardan bir tanesi olan saldırı hakkında birbirinden çok farklı değerlendirmeler bulunmaktadır. 6 ay süren ve 30 binden çok

Portekiz

askerinin katıldığı operasyon bağımsız tarihçiler tarafından bir başarısızlık olarak değerlendirilmektedir. Thomas H. Henriksen, Revolution and Counter-revolution: Mozambique's War of Independence, 1964-74, (Londra: Greenwood Press, 1983), s. 49 Operasyonlar askeri anlamda başarılı olsa da

Portekiz

ordusunun yöre halklarına karşı giriştiği katliamlar (özellikle 1972 Wiriyamu katliamı), operasyonun artan maliyeti, artan asker kayıplarının kamuoyunda yarattığı baskının yanısıra FRELIMO'nun bütün çabalara rağmen ayakta kalması operasyonu başarısız kılacaktır. Sonunda Arriaga görevden alınacak ve aşkent Lizbon'daki Karanfil Devrimi ile

Mozambik

'deki askeri varlık sona erecektir. Arriaga hem sivil halka karşı giriştiği katliamlar dolayısıyla hem de yükselen sol kamuoyuna karşı darbe girişiminde bulunması ihtimaline karşı tasfiye edilir.

Mozambik

'de

Portekiz

Ordusu yine özel birlikler kullanmıştır: *Grupos Especiais (Özel gruplar):

Angola

'dakine benzer kuvvetlerdir. Yerel halktan olulşan kontrgerilla kuvvetleriydi. *Grupos Especiais Pí¡ra-Quedistas (Paraşütçü özel grupları): Hava indirme eğitimi verilen gönüllü siyah birliklerdi. *Grupos Especiais de Pisteiros de Combate (Savaş izciliği özel grupları): Gerilla birliklerinin izini sürüp yerlerine bulmaya çalışan birliklerdi. *Flechas (Oklar):

Angola

'dakine benzer birlikler.

Afrika Birlik Örgütünün (OAU) rolü

1963 yılında kurulan örgütün amacı Afirka ulusları arasında dayanışmanın sağlanmasıydı. Örgütün bir diğer amacı ise kıtada sömürgeciliğin sona erdilirmesiydi. Kurulduktan sonra sömürgeci ülkelere karşı yoğun faaliyet içersinde oldu. Sık sık

Portekiz

sömügelerindeki durum Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda gündeme getirildi. Dar es Salaam Tanzanya'daki merkezinin yanısıra Etiyopya, Cezayir, Uganda, Mısır, Zaire, Gine, Senegal ve Nijerya'daki şubeleri aracılığıyla faaliyetlerini sürdürdü. Örgüt

Angola

lı bağımsızlık yanlılarının yanında yer alacak ve 1972 yılında hem FNLA hem de MPLA örgütünü

Angola

halklarının temsilcisi olarak tanıyarak onları birleşmeye zorlayacaktır. Örgüt 1964 yılında

Gine-Bissau

halkının temsilcisi olarak PAIGC örgütünü, 1965 yılında da

Mozambik

halkının temsilcisi olarak da FRELIMO örgütünü tanır. ==Silahlanma ve destekPortekiz 1961 yılında ilk çatışmalar başladığında

Portekiz

Ordusu kontrgerilla savaşı verebilecek şekilde teçhizata sahip değildir. O dönemde sömürgelere en eski ve kullanılmaz silahların gönderilmesi adetti. Bu yüzden sömürgelerdeki ordu birliklerinde hala II. Dünya Savaşından kalma teçhizatlar kullanılmaktaydı. Eski

Portekiz

ordu silahlarının çoğu ise savaştan önce Almanya'dan alınmıştı. Daha sonra çeşitli ülkelerden silah alımına gidilse de ana silah olarak 1961 yılında Alman Heckler & Koch G3 benimsendi. Operasyonlarda top ve havan nadir olarak kullanılıyordu. Genelde zırhlı araç ve keşif araçlarla kara operasyonları yapılıyor, bu araçlarla yiyecek ve iaşe konvoyları korunuyordu. Abbott, Peter and Rodrigues, Manuel, Modern African Wars 2:

Angola

and Mozambique 1961-74
, Osprey Publishing (1998), s. 18
Vietnam Savaşının aksine

Portekiz

'in kötü durumdaki ekonomisi helikopterin sık bir şekilde kullanılmasını engelledi. Sadece operasyona giden birliklerin götürülmesi ve taşıma amaçlı kullanıldı. En yaygın kullanılan helikopter Puma ve Alouette III olur. Ayrıca hava desteği için T6, F-86 Sabre ve Fiat G.91, keşif için ise Dornier Do 27 kullanılmıştır.

Portekiz

Deniz Kuvvetleri ise özellikle devriye botları, çıkartma araçları ve Zodiac şişme botlarını kullanır. 1961 yılından başlayarak

Portekiz

, denizaşırı sömürgelerindeki savaşlarda kullanmak üzere orduya siyah

Portekiz

Afrikalılar alınacak.

Angola

,

Gine-Bissau

ve

Mozambik

'de yoğun olarak bu askerler kullanılırken çok milliyetten oluşan imparatorluk teması gereği ordu bünyesinde kapsanacaklardır. Orduda görev alan Afrikalı siyahlar işçilik, muhbirlik gibi işlerin yanısıra yüksek eğitim gerektiren komando birliklerine kadar yükselmişlerdir. Savaş yoğunlaştıkça siyah birliklerin sayısı artmış, 25 Nisan 1974 Karanfil Devrimi gününe gelindiğinde Afrikalıların oranı ordunun %50'sini geçmiştir.

Gerilla hareketleri

Bağımsızlık için savaşan grupların silahları genellikle Sovyetler Birliği, Doğu Avrupa ve (özellikle

Mozambik

'de) Çin tarafından sağlanır. Ancak bu gerilla faaliyetlerine destek veren komşu ülkeler aracılığıyla ABD, İngiliz ve Alman yapımı silahlar da elde edeceklerdir. İlerleyen dönemde Mosin Nagant silahıyla beraber efsanevi AK-47 Kalaşnikof tüfek yoğunlukla kullanılacaktır. Kalaşnikof birçok yönden

Portekiz

Ordusunun kullandığı G3'den üstündü. Gerillalar özellikle pusularda Degtyarev ve Goryunov ağır makinalı tüfeklerini kullanırdı. Ayrıca RPG-2 ve RPG-7 destek amaçla kullanılan silahlardı. Özellikle PAIGC ve FRELIMO tarafından uçaksavar silahlar ZPU-4 ve Strela-2 kullanılacaktır. Mayınlar gerillaların çok başarılı şekilde kullandığı silahlardandı.

Portekiz

Ordusunun ilerlemesini engelleyen ve yüksek zaiyat verilmesini sağlayan bu silah konvoy güvenliğini tehlikeye atmakta ve zahmetli bir iş olan mayın temizleme işlemine yol açmaktaydı. Genel olarak gerilla hareketlerinin içerisinde en gelişkini PAIGC idi. 1970'li yıllara gelindiğinde örgüt üyelerinin en iyi temsilcileri Sovyetler Birliğine giderek MiG savaş uçağı pilotluk eğitimi bile alıyordu. Portekiz'de muhalefet== Hükümete bakılırsa sömürgeler, ulusal birliğin bir parçasıydı, sömürge olarak değil, denizaşırı eyaletler olarak değerlendiriliyorlardı.

Portekiz

Komünist Partisi
bu resmi bakış açısını ilk olarak reddeden siyasi partiydi. Sömürge sorununa halkların kendi kaderlerini tayin edebilmesi açısından ve bağımsızlık hakkının tanınması perspektifinden bakıyorlardı. 1957 yılındaki yeraltında gerçekleştirilen 5.Kongresinde parti tüm sömürgelerin derhal bağımsızlıklarını savunacaktı. Ancak komünist parti ülkedeki Salazar diktatörülüğüne karşı örgütlü tek muhalefet hareketi olduğu için yapması gereken iki farklı görevi bulunuyordu. Birinci görevi geleneksel marsizm ideolojisince sömürge karşıtı bir duruş sergilemek, bunun yanısıra tek muhalif güç olarak toplumun diğer kesimlerini de sömürgeciliğe karşı çıkmaya çağırmak ve geniş kesimleri muhalif kanada çekmekti. Bu şekilde komünist olmayan fakat sömürgeciliğe karşı çıkan birçok aydınla beraber çalışıldı. Özellikle Salazar rejiminin cumhurbaşkanı adaylarına karşı muhalif adaylar desteklenecektir. Salazar'ın 1968 yılında kalp krizi geçirerek yönetimden uzaklaşacak, buna rağmen siyasi arenada önemli bir değişim gözlenmeyecektir. Siyasi atmosfer genç nesillerin de sömürge savaşlarından derinden etkilenmeleriyle beraber radikalleşecektir. Özellikle üniversite gençliği estado novo karşı ayağa kalacaktır. Sömürge savaşlarına karşı çok sayıda gazete ve dergi yayın hayatına bu dönemde başlayacaktır; Cadernos Circunstancia, Cadernos Necessí¡rios, Tempo e Modo ve Políémica.

Portekiz

Komünist Partisi'nin silahlı kanadı olan Silahlı Devrimci Eylem (

Portekiz

cesi: Acção Revolucioní¡ria Armada - ARA
) örgütü savaşa karşı direnişte önem kazanacak, diğer sol gruplarla beraber askeri hedeflere karşı sabotaj ve bombalama eylemleri gerçekleştirecektir. ARA'nın eylemleri 1970 Ekim ayında başlar, 1972 Ağustosuna kadar sürer. Gerçekleştirilen en büyük eylemler 8 Mart 1971 günü Tancos Hava Üssündeki çok sayıda helikopterin patlatılması ve aynı yılın Ekim ayında Oeiras'daki NATO Karargahının bombalanması olur. ==Sonuç== da bulunmakta] 1974 yılı başlarında

Gine-Bissau

haricindeki sömürgelerde askeri açıdan

Portekiz

Ordusu duruma hakim olmakla beraber

Portekiz

'in buralardaki varlığı sona yaklaşmıştı. Savaşın getirdiği olağanüstü ekonomik yük, savaşın siyasi çözümsüzlüğü beraberinde getirmesi,

Portekiz

Ordusunun yaptığı katliamların basında yeralmasıyla oluşan kamuoyu baskısı ve özellikle

Portekiz

Komünist Partisi
önderliğinde oluşan ve Salazar rejiminin değişmesini isteyen muhalefet biraraya gelince Karanfil Devrimi meydana gelecektir.

Portekiz

'de geçiş döneminde çok sayıda hükümet göreve gelecek üle komünistlerle muhafazakarlar arasında iç savaşın eşiğinden dönecektir. Ülkede komünistlerin hala oldukça etkisi olmasına rağmen

Portekiz

'de sosyalist bir rejim değil parlementer demokrasi rejimi kurulacaktır.

Portekiz

'in

Angola

ve

Mozambik

'den çekilmesinin ardından Rodezya'nın uluslararası yalnızlığı artacak ve beyaz azınlık yönetimi 1980 yılında Robert Mugabe liderliğindeki ZANU-PF örgütünün başa gelmesiyle sona erecek, ülkenin adı da Zimbabwe olarak değişecektir. Eski

Portekiz

sömürgeleri olan

Angola

,

Mozambik

ve

Gine-Bissau

bağımsızlıklarını ilan edecektir. Yeni başa geçen ulusalcı hükümetin intikam almasındna korkan binlerce beyaz ve siyah

Portekiz

li Afrika'yı terk edecek ve

Portekiz

'e insan göçü yaşanacaktır. Bu ülkelerin bağımsızlıklarından sonra özellikle ırkçı Güney Afrika ve ABD desteğindeki anti-komünist gerillalarla komünistler arasında iç savaşa varan çatışmalar yaşanacaktır. ==Kaynakça} Ayrıca bakınız == *

Angola

İç Savaşı
*Karanfil Devrimi *

Portekiz

Komünist Partisi
*Victor Dreke

}

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Portekiz Sömürge Savaşları Resimleri

Modern Savaş
7 yıl önce

Çıkarması 1961 Portekiz Sömürge Savaşları 1965 Vietnam Savaşı 1967 6 Gün Savaşı 1968 Prag Baharı 1971 Bangladeş Kurtuluş Savaşı 1973 Yom Kippur Savaşı 1974 Kıbrıs...

Estado Novo (Portekiz)
5 yıl önce

iş başında kalmıştır. 25 Nisan 1974'te özellikle sömürgelerde sürmekte olan kanlı sömürge savaşları ve rejime karşı duyulan tepki sebebiyle ordunun içerisinde...

Estado Novo (Portekiz), 1933, 1974, 25 Nisan, António de Oliveira Salazar, Karanfil Devrimi, Portekizce, Taslak şablonları, Taslak madde
Fransız Sömürge İmparatorluğu
3 yıl önce

Fransız sömürge imparatorluğu (Fransızca: Empire colonial français), 19. ve 20. yüzyılda Britanya İmparatorluğu'nun ardından dünyanın ikinci büyük sömürge imparatorluğu...

Fransız Sömürge İmparatorluğu, Fransız-sömürge, 19. Yüzyıl, 1900, 1930, 20. yüzyıl, Adana, Afrika, Amerika, Anjouan, Arapça
Karanfil Devrimi
3 yıl önce

yıkılmıştır. Günümüzde Portekiz'de 25 Nisan günü Özgürlük Günü (Dia da Liberdade) olarak kutlanmaktadır. Portekiz Sömürge Savaşları Phil Mailer, "Portugal...

Karanfil Devrimi, 1974, 1975, 25 Nisan, Avrupa, Diktatörlük, Estado Novo, Francisco Franco, Liberal demokrasi, Portekiz, Portekizce
Portekiz
3 yıl önce

Portekiz ya da resmî adıyla Portekiz Cumhuriyeti (Portekizce: República Portuguesa) Avrupa’nın güneybatısında İber Yarımadası üzerinde yer alan, Avrupa...

Akdeniz, Portekiz Milli Takımı, İspanya, Güney Amerika
António Ramalho Eanes
7 yıl önce

Branco, Portekiz), Portekizli devlet adamı. Yoksul bir ailenin oğluydu. Orduda yükseldi, özellikle Makao ve Angola'da görev yaptı. Portekiz Sömürge Savaşları'na...

Sömürgecilik
3 yıl önce

isteyen Portekiz kaşiflere kadar geri gider. Avrupa dışındaki ilk ayak izi Ceuta'nın 1415'te fethedilmesiyle atılır. Onbeşinci yüzyılda Portekiz denizciler...

Sömürgecilik, 1555, 1962, 7 ޞubat, Addis Ababa Konferansı, Antiemperyalizm, Baharat, Bartolomeu Dias, Birleşmiş Milletler Kendi Yönetimine Kavuşmamış Bölgeler listesi, Birleşmiş Milletler Statüsü Değişen Bölgeler listesi, Christopher Columbus
Alman sömürge imparatorluğu
3 yıl önce

Alman Sömürge İmparatorluğu (Almanca: Deutsches Kolonialreich), Alman İmparatorluğu'nun yurt dışındaki kolonileri, bağımlılıkları ve topraklarını kapsamaktaydı...