Etik

Kısaca: Ahlak ve ahlaklılığın olgusal ve tarihsel olarak yaşa­nan bir şey olduğu, tek tek her bireyin şu ya da bu ölçüde şekillendirdiği somut bir ahlâki hayatı bulunduğu, bu hayat içinde ci­simleşen ahlâki değerler, peşinden koşulan ideallerini söz konusu olduğu kabulleri üze­rinde, ahlâk adını verilen söz konusu tarih­sel olguya yönelen felsefe disiplini; ahlâkın eylemin pratiği olduğu yerde, eylemin teori­sini oluşturan felsefe türü. ...devamı ☟

Ahlak ve ahlaklılığın olgusal ve tarihsel olarak yaşa­nan bir şey olduğu, tek tek her bireyin şu ya da bu ölçüde şekillendirdiği somut bir ahlaki hayatı bulunduğu, bu hayat içinde ci­simleşen ahlaki değerler, peşinden koşulan ideallerini söz konusu olduğu kabulleri üze­rinde, ahlak adını verilen söz konusu tarih­sel olguya yönelen felsefe disiplini; ahlakın eylemin pratiği olduğu yerde, eylemin teori­sini oluşturan felsefe türü.

Etik töre bilimi olarak da bilinir. Etik terimi Yunanca ethos yani "töre" sözcüğünden türemiştir. Aksiyoloji dalı olan etik, felsefenin dört ana dalından biridir. Yanlışı doğrudan ayırabilmek amacıyla ahlak kavramının doğasını anlamaya çalışır. Etiğin batı geleneği zaman zaman ahlak felsefesi olarak da anılmıştır. Türkçe ahlak bilimi olarak da anıldığı olmuştur. Ayrıca Türkçe'de etik sözcüğü ahlak sözcüğü ile eş anlamlı olarak da kullanılır.

İnsan davranışının etiksel temelleri her sosyal bilime yansır: antropolojide bir kültürün bir diğeriyle ilişkilendirilmesinde yer alan karmaşıklıklar yüzünden, ekonomide kıt kaynakların paylaştırılmasını içerdiği için, politika biliminde (siyaset bilimi) gücün tahsisindeki rolü nedeniyle, sosyolojide grupların dinamiklerinin köklerindeki yeri itibariyle, hukukta etik yapıların ilke ve kanunsallaştırılması nedeniyle, kriminolojide etik davranışı öven etik olmayan davranışı kötüleyen hali ve psikolojide de etik olmayan davranışı tanımlayış, anlayış ve tedavi edici rolüyle mevcuttur.

Etik sosyal bilimler dışında kalan çeşitli bilim dallarına da yayılmıştır. Örneğin biyolojide biyoetik adıyla, ekolojide ise çevresel etik adıyla önemli bir yer teşkil eder.

Analitik felsefede, etik geleneksel olarak üç ana alana ayrılır: Meta-etik, Normatif etik ve uygulamalı etik.

Tarihsel Gelişimi ve Farklı Etik Anlayışları

Her ne kadar etik anlayışının tam olarak ne zaman başladığı bilinmese de, dünyanın farklı yerlerinde birçok farklı toplulukta çok eski çağlardan beri etik anlayışının var olduğu bilinmektedir. Dinler tarihi, felsefe tarihi ile antropolojik ve arkeolojik bulgular bunu kanıtlar niteliktedir.

Felsefi etik anlayışına Antik Çağ Çin felsefesinde ve yine Antik Yunan felsefesinde rastlanır. Bu dönemlerde ortaya çıkan felsefi etik anlayışları, ortaya çıktıkları çağ ve bölgenin kültür ve toplumsal yapısıyla yakından ilişkilidir. Demokritos'un aforizmalarından bir kısmı etik sorunlara dairdir. Demokritos'un etik görüşü doğa felsefesine dayanır; materyalist etik anlayışında ölçülü olmak huzur ve dinginliği getirir dinginlik ise mutluluğu ve insanın temel hedefi mutluluktur. Sofistler ise daha farklı ve göreli bir etik anlayışını benimsemiştirler; genel geçer anlamda kabul görebilecek, doğru olabilecek hiçbir ölçü yoktur, her şeyin ölçüsü kişiye bağlı olduğu gibi etiğin ölçüsü de kişiye bağlıdır. Etikte görecelilik ve öznelliği savunan ilk düşünce Sofistlerindir, bu da Sofistlerin etik düşüncesini önemli kılar. Fakat Sofistlerin etik yaklaşımını önemli kılan bir başka nokta da Sofistlerin etik anlayışlarını özgür yurttaşlarla sınırlamayıp genelleştirmeleri, kölelerin de erdem sahibi olabileceğini, erdemleri öğrenebileceğini belirtmeleriydi. Oysa Demokritos'un ve daha sonraki birçok ünlü Yunan filozofunun etik görüşlerinde kölelere yer verilmemiştir; onlar etik açısından gelişemeyecek insanlardır.

Sokrates Sofistlerin göreceliliğine karşı çıkmış, erdemin ve bilginin kaynağının kişinin içinde bulunabileceğini öne sürmüştür. Burada bilgi erdemdi, etik açısından üstün olmak bilgiye dayalıydı. Sokrates'in etik düşüncesi bilgiye dayalı etik düşüncelerinin ilk örneklerindendir.

Platon etik sorunlarını devlet ve toplum kavramlarıyla birlikte ele almıştır; bireysel etikten ziyade toplumsal etik üzerine yoğunlaşmıştır. Platon'un etik anlayışı da çoğu Yunan filozofu gibi soylulara, köle olmayan özgür yurttaşlara yöneliktir. Ona göre toplumun çoğunu oluşturan kitle ahlaklı olma, erdem edinme gibi yeteneklerden yoksundu. Bu nedenle bu toplumsal etikte sınıflar arasında bir ahlaksal bağ olduğu söylenemez.

Aristoteles'in etik anlayışı da yine yoğun toplumsal unsurlar barındırmış, dönemin tarihsel ve toplumsal gelişmelerinden de büyük oranda etkilenmiştir. Aristoteles'in etik anlayışındaki en önemli noktalarda biri onun zoon politikon kavramıdır. Zoon politikan özgür insandır, toplumsal (sosyal) insandır. İnsan varlığının toplumsal oluşunun kabulü açısından bu ilk adımdı. Aslında Aristoteles de kölelerin diğer vatandaşlarla bir tutulamayacağı fikrindeydi, köleler birer cansız nesneden farksızdılar ona göre de; yine de teorik zoon politikon tanımı etiğin tarihsel gelişimi açısından önemlidir. Özünde erdem sahibi olabilme yetisine sahip insan, vasat olursa ideal etik seviyeye ulaşır. İki uç kötü davranışın ortası, vasatı, erdemdir. Örneğin kendini çok küçük görme ile kendini çok büyük görme arasındaki orta nokta, erdemli olan durumdur.

Etik konusundaki fikirleriyle daha farklı bir anlayış ortaya çıkaran ve adından çok söz ettiren bir başka Antik Çağ filozofu da Epiküros'tur. Epiküros'un ateist etik anlayışında, insanlığın amacı hazza ulaşmaktır. Her ne kadar genelde farklı zannedilse de Epiküros'un haz kavramı bedensel hazdan öte acının yokluğudur. Mutluluk kişinin acı, ıstırap, sefalet ve elemden kurtulmuş olduğu durumdur. Acıdan kurtulmak için önerilen hayat tarzı ise sosyal yaşamdan uzak, münzevi ve sade bir hayat tarzıdır. Epiküros'un düşüncesinde insan sosyal bir varlık değildir, sosyal bağları onun doğasından gelen doğal oluşumlar değildir.

Antik Çağ'dan sonra Hristiyanlığın Batı'daki yükselişiyle kaynağı ebedi ve ilahi olan bir etik anlayışı yükselişe geçmiştir. Bu dönemdeki en önemli etik anlayışlarından biri Aquinolu Thomas'ın etik anlayışıdır. Bu anlayışta Skolastik felsefenin etik anlayışı ile Hristiyan ahlak ve erdem görüşleri bir araya gelir. Akılcı bir etik anlayışı olan bu anlayışta irade konusu da irdelenir. Akla dayanan özgür bir irade fikri mevcuttur, akli olumlu davranışlar mümkündür, kişi iyiyi seçerek mutluluğa erişme şansına sahiptir, fakat son noktada gerçek ve nihai mutluluğa ancak Tanrı'nın istemesi ile kavuşulabilir. Bundan sonra uzun bir süre etik sadece Tanrı kaynaklı görüşlere yer vermiştir.

15. yüzyıldan başlayarak bu Tanrı ve din merkezli etik anlayışından kaymalar görülmeye başlar. Örneğin Campanella'nın ütopik eseri Güneş Ülkesi dini etikten öte etik ile günlük bireysel ve sosyal davranışlar arasındaki bağlar vurgulanır. Giordano Bruno dogmatik din etiğine karşı çıkan isimlerdendir. Daha sonraki dönemlerde birçok yazar ve düşünürün eserlerinde din ve dogmadan soyutlanmış, kaynağı zaman zaman hala ilahi olsa da, pratikte ilahiyattan uzaklaşmış, akla dayanan etik anlayışı tekrar yükselişe geçmiştir. Montaigne ve Charron'un çalışmalarında bunun izleri bulunabilir.

Bu dönemin sonlarında felsefi açıdan yerini genişleten İngiliz ampirik düşüncesi etik anlayışlarını da etkiler. Thomas Hobbes geleneksel etik görüşlerine aykırı, materyalist felsefesiyle uyumlu bir etik anlayışına sahiptir. Bireyin öncelikli hedefi kendi varlığını korumak ve sürdürmektir, bencillik insanın doğasında vardır, bu bireysel bencilliğin toplumun çıkarlarıyla örtüşmesi olumlu sonuçlar doğurur bu sebeple bireysel bencillik ile toplumun çıkarının örtüştüğü noktalar erdemlerdir. Bireyin bencil yönelimi ile toplumun çıkarının örtüşmediği ve hatta toplumun çıkarının zarar gördüğü davranışlarsa kötü davranışlardır.

Doğu felsefelerindeki erdem ve ahlak anlayışına benzer unsurlar taşıyan bir etik anlayışı da ünlü filozof Spinoza tarafından ortaya atılmıştır. Bu anlayışta kişi doğal durumunda tutkularının esiridir, aklının yardımıyla bu esaretten kurtulabilir. Bu sebeple akli davranmak ile ahlaki davranmak aslında aynıdır. Bilgi vurgusu taşıyan bir etik fikrine sahip olmuş bir başka ünlü filozof John Locke'dir. Ampirik felsefesinden hareketle ahlaki olguların da deneyimlerin ürünü olduğunu ortaya koymuştur.

Bir diğer ünlü filozof Kant ise etiği davranış, eylem ve tutkuların bulunduğu düzlemde değil fenomenlerin ötesindeki düzlemde tanımlar. Kant'ın etik üzerine tanınmış eserleri bulunur; Pratik Aklın Eleştirisi ve Töreler Metafiziği gibi. Alman filozof Feuerbach ise materyalist bir etik anlayışı ortaya koyar. Hümanist vurgular da taşıyan bu anlayışta birey yaşayışı ve ilerlemesi için diğer birey(ler) ile ilişkiye girmek zorundadır ve bu (sosyal) ilişkiyle ahlak oluşur. Sosyal ilişkilerin olduğu her durumda ahlak da olur. Feuerbach'ın felsefi bencillik tanımı bu etik düşünceye farklı bir açı da katar; bireyin mutluluğu için çabalamasını bencillik olarak kabul etmez ve birey ile genelin çıkarlarının uyumunu garanti edecek genel bir sevgiyi tanımlar.

Alman filozof Schopenhauer ise çok daha karamsar bir etik görüşünü benimsemiştir. Varolmanın, yaşamanın acıdan ibaret olduğunu savunur; insan istemlerinin esiridir. Bu etik görüşü çeşitli Doğu felsefelerine ve etik görüşlerine büyük benzerlik taşır. Bu etik anlayışından çok daha farklı ve genel düşünceye karşı devrim niteliği taşıyan etik anlayışı ise ünlü Alman filozof Nietzsche'nin etik anlayışıdır. Felsefesindeki güç kavramı üzerin inşa ettiği etik anlayışında, çoğu etik anlayışında erdem olarak nitelenen birçok davranış güçsüz ve dolayısıyla da olumsuz olarak nitelendirilmiştir. Nietzsche'nin üstün insanı birçok etik anlayışta ahlaki olarak tanımlanabilecek şekilde değildir. Nietzsche'nin ortaya koyduğu ahlak ve erdem, geleneksel ahlaki standartların, iyi ile kötünün ötesindedir. İyi bireyin gücüne güç katan şey, kötü ise onu güçsüz kılan şeydir. Kısacası Nietzsche'nin etik anlayışı ortaya attığı güç kavramı temellidir.

Meta-etik

:Konu hakkında daha fazla bilgi için: Meta-etik.

Meta-etik, etik ifadelerin doğasını araştırır. Şu tür sorular içerir: Etik iddiaların doğasında doğru veya yanlış olabilme mi vardır? Yoksa etik iddialar duyguların ifadelerinden mi ibarettir? Eğer doğru veya yanlış olabilmek doğalarında varsa, doğru olanları hiç var mıdır? Doğru olanları varsa mutlak anlamda mı doğrudurlar yoksa her zaman bazı birey, toplum veya kültüre göre mi doğrudurlar?

Meta-etik etik hüküm ve tavırların (tutum) doğasını inceler.

Normatif Etik

:Konu hakkında daha fazla bilgi için: Normatif etik.

Normatif etik, meta-etik ile uygulamalı etik arasındaki köprü olarak tanımlanabilir. Doğruyu yanlıştan ayıracak pratik ahlak standartlarını ve ahlaklı bir hayatın nasıl yaşanacağını bulmaya çalışır. Bu, kişinin sahip olması gereken iyi alışkanlıklar, takip etmesi gereken görev ve sorumluluklar, veya davranışlarının diğerleri üzerindeki sonuçlarını içerebilir.

Uygulamalı Etik

:Konu hakkında daha fazla bilgi için: Uygulamalı etik.

Uygulamalı etiğin bir şekli, normatif etik teorilerinin belirli (spesifik) tartışmalı meselelere uygulanmasıdır. Bu durumlarda, etikçi savunulabilir bir teorik yapı benimser ve sonra teoriyi uygulayarak normatif tavsiyeler türetir.

Fakat, çoğu kişiler ve durumlar, özellikle de geleneksel dindarlar ve hukukçular, bu yaklaşımı ya kabul edilmiş dini doktrine karşı bulur ya da var olan yasa ve mahkeme kararlarına uymadığı için uygulanamaz ve pratikten yoksun bulurlar. Bunun dışında uygulamalı etikte kullanılan farklı yöntem ve yaklaşımlar da vardır. Bu yöntem ve yaklaşımlara safsatalar (veya safsatacılık) örnek olarak verilebilir.

Her ne kadar uygulamaları etikte incelenen soruların çoğu kamu politikasını içerse ve doğrudan kamusallaşmış uygulama ve olaylara dair olsa da, uygulamalı etik başlığı altında farklı sorularda incelenebilir. Örnek vermek gerekirse: "Yalan söylemek her zaman yanlış mıdır? Eğer değilse, hangi zamanlarda izin verilebilirdir (caiz)?" Bu tip etik hükümleri oluşturmak her türlü normdan önceliklidir.

Uygulamalı etiğin farklı uzmanlıklardaki etik problemleri inceleyen bazı alt dalları (disiplin) mevcuttur, örneğin: iş etiği, tıbbi etik, mühendislik etiği ve yasal etik gibi. Her alt bu uzmanlıkların etik kuralları içerisinde ortaya çıkan yaygın mesele ve problemleri karakterize eder ve bunların kamuya olan sorumluluklarını tanımlar.



Dini etik, gerek uygulamalı etik gerekse (genel) geleneksel dini etik başlığı altında incelenebilen bir etik perspektifi ve anlayışıdır. Bu tutumda, etiğin temelleri dinidir. Dinlerdeki ahlak kavramının çeşitliliği ve dinlerin çeşitliliği yüzünden, dini etik kavramı da ayrıntılar açısından farklılık ve çeşitlilik gösterir.

Erdemler etiği

Erdemler etiği insanın nasıl birisi olması gerektiğini söylemeye çalışır. Erdemler etiği ilk olarak Eski Yunan'da ortaya çıkmıştır. Plato'nun Symposium'unda insanların sahip olması gereken dört erdem olarak Basiret, Adalet, Cesaret ve İtidal gösterilmiştir. Aristo erdemleri ahlaki ve akli olarak ikiye ayırmıştır. Dokuz akli erdemin en üstünde sophia yani teorik hikmet ve phronesis yani pratik hikmet gelmektedir. Aristo da ahlaki erdemler olarak basiret, adalet, cesaret ve itidali verir. Aristo'ya göre her ahlaki erdem her iki uçtaki kusurun ortalamasıdır. Örneğin cesaret erdemi, korkaklık ve deli cesareti gibi kusurların ortasında yer alır.

Ayrıca bakınız

*Ahlak
*Uluslararası Hümanist ve Etik Birliği (International Humanist and Ethical Union)
*Blackburn, S (1996). Dictionary of Philosophy, Oxford: Oxford University Press. ISBN 0192831348.
*Cornman, James; et al (1992). Philosophical Problems and Arguments - An Introduction, 4th ed., Indianapolis: Hackett. ISBN 0872201244.
*MacIntyre, A (2002). A Short History of Ethics, Routledge. ISBN 0415287499.
*Singer, P. (Ed.) (1993). A Companion To Ethics, Massachusetts: Blackwell. ISBN 0631187855.

Linkler

*http://www.etik.boun.edu.tr/ B.Ü. Etik Değerler Grubu
  • http://www.etik.yildiz.edu.tr/ Yıldız Teknik Üniversitesi Etik Klubü
  • http://www.tedmer.org.tr/ TEDMER, Türkiye Etik Değerler Merkezi Vakfı

etik

Türkçe etik kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. ethic

etik

ahlak, ahlaksal, ahlaki.
törebilim, ahlakbilim.

etik

Türkçe etik kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Ethik
adj. ethisch

etik

1 . Töre bilimi.
2 . Bir meslek grubunun uymak zorunda olduğu davranışlar bütünü.
3 . Etik bilimi.
4 . sıfatAhlaki, ahlakla ilgili.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Etik
2 yıl önce

Etik doğru davranışlarda bulunmak, doğru bir insan olmak, ve değerler hakkında düşünme pratiğidir. Etik terimi Yunanca "kişilik, karakter" anlamına gelen...

Etik, Adalet, Ahlak, Ahlİ¢k, Akılcı, Antik Çağ, Antropoloji, Aquinolu Thomas, Aristo, Aristoteles, Ateist
Tıp etiği
6 yıl önce

Tıp etiği, tıbbın ve sağlık alanındaki bilimsel ve pratik çalışmaların etik yönden değerlendirilmesi ve ahlaki ikilemlere bir çözüm bulunmasını hedefleyen...

Tıp etiği, 17. yüzyıl felsefesi, 18. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl felsefesi, 20. yüzyıl felsefesi, Analitik felsefe, Antik Çağ felsefesi, Aydınlanma Çağı, Batı felsefesi, Bilim, Bilim felsefesi
Dinde etik
2 yıl önce

Çoğu dinler etik unsûru, genelde iddia edilen doğaüstü vahiye veya irşada dayandırılır. Felsefenin önemli kollarından biri olan etik, doğru davranışın...

Postmodern Etik (kitap)
6 yıl önce

Postmodern Etik, Zygmunt Bauman'ın Etik'i postmodern bağlamda irdeleyip ortaya koyduğu, gereksiz kalabalıklarından arındırarak belirgin bir postmodern...

Postmodern Etik (kitap), Etik, Felsefe Portalı, Modernizm, Postmodernizm, Zygmunt Bauman, Emanuel Levinas
Meta-etik
2 yıl önce

Meta-etik, etik anabilim dalının genellikle felsefeciler tarafından kabul gören Dört ana kolundan biridir. Diğer Üç kol tasvirî etik, normatif etik ve uygulamalı...

Normatif etik
2 yıl önce

Normatif etik, belirlenimci etik, değer etiği ya da faydacılık gibi farklı etik türlerinden biridir ve asıl olarak Kant'ın etik üzerine felsefi düşüncelerinde...

Normatif etik, Etik, Faydacılık, Felsefe Portalı, Form, Kant, Özgür, İlke, İnsan, İrade, İstenç
Mühendislik etiği
6 yıl önce

Mühendislik etiği, mühendislerin mühendislik uygulamaları için geçerli olan ve mesleğe, topluma, işe, işverene, meslektaşlarına karşı uymaları gereken etik davranışlar...