Deliberate Force Operasyonu

Kısaca: Sivil: 152 ölü, 273 yaralı (başka kaynaklara göre 800 ölü, 2.000 yaralı); 400 kişiden fazla kanserden öldü, radyoaktif bulaşma nedeniyle yüksek ölüm oranı Asker: ? ölü, ? yaralı (yeterli kaynak yok) ...devamı ☟

Deliberate Force Operasyonu
Deliberate Force Operasyonu

Sivil: 152 ölü, 273 yaralı (başka kaynaklara göre 800 ölü, 2.000 yaralı); 400 kişiden fazla kanserden öldü, radyoaktif bulaşma nedeniyle yüksek ölüm oranı Asker: ? ölü, ? yaralı (yeterli kaynak yok) |kayıp3 = |notlar = }} Deliberate Force Operasyonu ya da Kararlı Güç Harekatı, BM Acil Mukabele Gücü ile NATO'nun Sırp Cumhuriyeti'ne karşı yürüttüğü kapsamlı askeri operasyonudur. Bosna Sırp askeri ve sivil hedeflerine yönelik NATO bombardımanı için gerekçe olarak Srebrenitza katliamı ve Markale Pazarındaki patlama gösterildi. Tarihsel Geri Plan Soğuk Savaş'ın bitiminden beri Yugoslavya’nın parçalanması planları yapan ABD, İngiliz ITN televizyonunun 6 Ağustos 1992'de gösterdiği Trnopolye 'ölüm kampı'ndan görüntüler dolayısıyla Balkanlara askeri müdahalede hazırlama çalışmalarını başlattı. 29 Kasım 1992'te, ABD Hava Kuvvetleri Eski Komutanı Michael J. Dugan, The New York Times gazetesinde ABD'nin Sırplara saldırı hazırlığı içinde olduğunu bildirmişti. 'Balkan Fırtınası' adlı bir plana göre, Pentagon Bosnalı Sırpların askeri hedeflerine ve Sırbistan'daki elektrik santralılara, fabrikalara, depolara ve ulaşım yollarına bombardımana uğramak niyetindeydi. George H. W. Bush'tan sonra iktidara gelen Bill Clinton, bu planların uygulanmasında kesin bir rol oynadı. ABD'nin baskısı altında bulunan BM GK'i, 31 Mart 1993'te, Bosna-Hersek üzerindeki uçuş yasağını ihlal eden Sırp uçaklarının belirli şartlarda düşürülmesini öngören 816 sayılı kararı çıkarttı. Ve 12 Nisan günü, BM 816 no'lu kararı uyarınca NATO'ya bağlı savaş uçakları Deny Flight Harekatı başlattı. Mart ve Nisan 1993'teki Srebrenica krizi üzerine, BM Güvenlik Konseyi, Körfez Savaşı’nda Irak’taki Kürt bölgeler için kullandığı 'Güvenli Bölge' formülünü benimsemiş ve 16 Nisan 1993’de çıkardığı 819 sayılı karar ile Srebrenica’yı 'güvenli bölge' olarak ilan etmiştir. Buna ek olarak BM, 6 Mayıs 1993’de çıkardığı 824 sayılı karar ile Jepa, Tuzla, Saraybosna, Gorajde ve Bihaç’ı 'güvenli bölge' kapsamına dahil ederek, güvenli bölge sayısını altıya çıkartmıştır. ABD'nin amacı, 'güvenli bölgeler'deki Boşnaklara sivil Sırplara saldırması için yeşil ışık yakmak ve olası misilleme durumunda, Sırplara da karşı kuvvet kullanmaktı. NATO uçakları, Bosna-Hersek üzerindeki 'uçuşa yasak bölge'nin ve 'güvenli bölgeler'in korunması gerekçesiyle 28 Şubat, 10-11 Nisan, 5 Ağustos, 22 Eylül, 21-23 Kasım 1994 ve 25-26 Mayıs, 11 Temmuz, 4 Ağustos 1995 tarihlerinde Sırplara yönelik saldırılar gerçekleşti. Buna aynı zamanda anti-Sırp koalisyonu, Krayina Sırp Cumhuriyeti'ne ve Sırp Cumhuriyeti'ne ait bölgelerde keşif yaparak büyük operasyon hazırlıkları devam etti. Batı ve Müslüman ülkelerinden UNPROFOR askerleri, Krayina ve Bosna Sırp Ordularının teşkilat ve mevcudu hakkında bilgi topladıktan ve Sırp askeri hedeflerinin koordinatları belirledikten sonra bu bilgiler NATO'ya, Hırvatlara ve Boşnaklara gönderdi. Hatta, CIA, 1994'te Arnavutluk'ta ve Braç Adası'nda, yeni bir üsler kurdu ve bölgedeki 'potansiyel hedefleri' belirlemeye başladı. Ambargoyu denetlemek için Adriyatik denizine 1991'de yerleştirilen NATO filosu yeni gemilerle filosunu da sürekli güçlendiriyordu. Bu amaçla Adriyatik Denizine uçak gemileri, güdümlü roket kruvazörleri ve denizaltılar bile gönderildi. Srebrenica'nın düşmesi, Bosna Savaşında önemli bir dönüm noktasını oluşturdu. 21 Temmuz 1995 tarihinde Londra Konferansı'na katılan 16 ülke dışişleri ve savunma bakanları, Sırp Cumhuriyeti'ne karşı sadece "esaslı ve kararlı bir tutum izleme" konusunda karara vardılar. Aynı gün NATO'nun BM ile yaptığı gizli anlaşma taslağı ortaya çıktı. Bu anlaşmanın hukuk dışı olmasına rağmen Rusya Dışişleri Bakanı Andrey Kozırev, Batı'nın Rusya'nın Çeçenya politikaları üzerindeki baskısını hafifletmesi karşılığında NATO ile BM arasındaki gizli anlaşmayı kabul etmiştir. Diğer deyişle, Andrey Kozırev, Sırp Cumhuriyeti'ne saldırmaları için NATO'ya açık kart verdi. 24-25 Temmuz ve 1 Ağustos 1995 tarihlerinde NATO Konseyi Brüksel'de yaptığı toplantıda, ABD casus uydularının, CIA'ye ait pilotsuz keşif uçaklarının ve BM görevlilerin verilerine dayanarak, hava bombardımanı için seçilmiş Bosna Sırp hedeflerin listesini tutmuş ve Sırp Cumhuriyeti'ne saldırı planı onaylamıştır. Bundan hemen sonra, 26 Temmuz'da BM Genel Sekreteri Butros Gali, NATO'nun Sırplara karşı düzenlemesi olası hava operasyonları için karar verme yetkisini, Bernard Janvier'e devretti. 4-8 Ağustos 1995 tarihleri arasında Hırvatistan Ordusu, NATO ve Boşnak 5. Kolordu, büyük bir operasyonla Krayina Sırp Cumhuriyeti'ni ve Batı Bosna Cumhuriyeti'ni yıkmıştı. Fırtına Harekatı, MPRI tarafından planlanmış ve kısa sürede çok başarılı olarak, bölgedeki askeri güç dengesini ABD müttefikleri Hırvatlar ve Boşnaklar’ın lehine değiştirmiştir. Fırtına Harekatından hemen sonra, 10 Ağustos 1995'te Zagreb'deki Pleso Havaalanında Eski Yugoslavya'daki UNPROFOR'un Komutanı Fransız General Bernard Janvier ve NATO Güney Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Amerikan Amiral Leighton W. Smith 'karşılıklı anlayış muhtırası'nı imzaladılar. BM Anayasasına aykırı bir şekilde yapılan bu gizli anlaşma, "dual-key" ("iki anahtar") düzenlemesini ortadan kaldırmış ve NATO'ya Eski Yugoslavya'da askeri güç kullanımı konusunda sınırsız ve süresiz yetki vermiştir. 28 Ağustos 1995’de bir bombanın Saraybosna’da bir pazar yerine düşerek 37 sivilin ölümüne, 90 kişinin de yaralanmasına yol açması, Deliberate Force operasyonunu tetikledi. Bosna-Hersek'te UNPROFOR Komutanı İngiliz General Rupert Smith hiçbir araştırma ve soruşturma yapmadan, bombalı katliamdan Bosnalı Sırpları sorumlu tuttu ve korkunç saldırıya "güçlü bir şekilde karşılık verileceğini" bildirdi. Ve 29 Ağustos akşamı Amerikan Amiral Leighton W. Smith Sırp Cumhuriyeti'ne saldırı emrini verdi. == Saldırı Hava Harekatı 30 Ağustos günü saat 02.00'te İtalya’daki üslerden ve Adriyatik’teki USS Theodore Roosevelt ve USS America uçak gemilerinden havalanan 60’ı aşkın uçağın, Saraybosna çevresindeki Bosna Sırp mevzilerini vurulmasıyla başlayan yoğun bombardıman 12 gün sürdü. Pentagon, Irak'ın askeri potansiyelinin tamamen imhasıyla sonuçlanan Çöl Fırtınası hava harekatında kullandığı özellikleri göz önünde tutularak Sırp Cumhuriyeti Ordusunu zayıflatmak amacını gütmüştür. Bunun dışında, Fırtına Harekatıyla Krayina'yı bozguna uğratan Hırvat-Boşnak güçleri, Amerikan-İngiliz-Kuveyt-Suudi kara birlikleri rolünü oynayacaktı. NATO'nun saldırılarında Nevesinje'de, Bijeljina'da, Saraybosna'da (Sırpların çoğunlukta olduğu Hadžići, Ilidža, Ilijaš, Novi Grad ve Vogošća), Pale'de, Lukovica'da, Čajniče'de, Foča'da, Vişegrad'de, Han Pijesak'ta, Rogatica'da, Vlasenica'da, Miliçi'de, Sokolac'ta, Kalinovik'te, Lisina'da, Banya Luka'da, Kasindol'da, Pavlovac'ta, Crna-Rijeka'da, Svinjara'da, Doboj'da, Pecanje'de, Kozara, Majevica, Ozren ve Jahorina dağlarında, Gorajde ve Tuzla yakınlarında çok sayıda askeri ve sivil hedef vuruldu. Hava saldırıları sonucunda hava savunma sistemleri, radar ve haberleşme sistemleri, iletişim ve komando merkezleri, ağır silahların mevzileri, silah depoları, askeri üsler, kışlalar, silah fabrikaları, uçaksavar topları, köprüler, televizyon vericileri, radyo istasyonları ve su kuleleri tahrip edilmiştir. Bu da Bosna Sırp birliklerinde ağır bir zayiata sebebiyet verdi ve ordu düzeni bozulup maneviyatı kırıldı. Ezici bir üstünlük sağlayan Hırvat ve Boşnak güçleri, Bihaç-Una nehri, Drvar-Mlinişte-Vigorog-Donji Vakuf ve Maglaj-Vozuća-Orahovica cephe hatlarını yarmayı ve Sırp Cumhuriyetine ait 4.000 kilometrekarelik topraklarını işgal etmeyi başardılar. (bakınız: NATO destekli etnik temizlikler) Uluslararası camianın olanlar karşısındaki tepkisizliği NATO'culara cezasızlığın tadını vermiştir. Bütün dünya kamuoyunun gözünün önünde bombalar sivil hedeflere (cephe hattından 100 kilometre uzaklıktaki şehirler ve köyler dahil olmak üzere) isabet ediyor ve çok sayıda insan yıkıntılar altında gömülü terkediyordu. Batı'da gelişen aşırı Sırp düşmanlığı boyutları o kadar ileri gitmiş ki, kendi Sırplar Sırp sivilleri öldürmek ve zarara uğratmakla da suçlandı. Özgür Avrupa Radyosu yorumcusunun sözleri ise Batı'nın tutumunu açıkça ortaya koymaktadır: "NATO Sırp mevzilerine darbeyi umutsuzluk anlarında indiriyordu". NATO'cular 'misilleme harekatı' başlatarak ilk fırsatta Radovan Karaciç'i öldürmek amacını gütmüşlerdir. Harekatı ilk günü Sırp Cumhuriyeti başkenti Pale birkaç kez havadan bombardımana uğramıştı, idare binaları ve Karaciç'in ikametgahı tahrip edilmişti. Bunlarla birlikte NATO, Karaciç'in Saraybosna'da bulunduğu haberi sebebiyle Sırp Saraybosnasını en yoğun bir bombardımana tabi tuttu. Üç günlük bombardımanlar sonucu Haciçi'de evlerin 100'den fazlası, su kalesi, benzin istasyonu tahrip edilip Ortodoks Mezarlığı hasar gördü. Uşivak'taki 40 ton kimyasal maddenin bulunduğu bir depo da hasar gördü. 30 Ağustos günü NATO tarafından Rogatica'ya atılan 1.000kg'lık bomba, on kişinin ölmesine, beş insanın da kalıcı yaralar edinmesine neden oldu. Aynı gün Kasindol hastanesi hasar gördü, Nevesinje Belediye Sarayı, Majevica Dağındaki Sırp köyleri ve Lukavica Teknik Üniversitesi vuruldu. 250 sivil Üniversitesi'nin mahzenlerinde siperlendiler. Çarşamba sabahı NATO, Kmur Tepesindeki verici ve Çayniçe'nin çevresindeki sivil hedeflerini de vurdu. Podrinje bombalamaları sürdürülürken, Srbinje ile Gorajde arasındaki Ustikolina köyüne atılan füzeler ve ağır bombalar nedeniyle evlerin birçoğu yakıldı. 31 Ağustos günü NATO tarafından Ozren Dağı yakınındaki Kalauzoviçi ve Komar köylerinin bombalanması sonucunda birçok sivil öldü. 5 Eylül günü NATO, Sırp ağır silahlarını Sırp Saraybosnasının dışına çekmeme bahanesi kullanarak hava akınlarını tekrar başlattı. Karaciç'in muhtemel barınağı bulunduğu Haciçi'nin ve VRS karargahı yerleştiği Han-Pijesak'ın temel hedefler olduğundan bu kasabalara 5-11 Eylül arası adet ve misket bombası dışında 5.800 uranyumlu füze ve bomba atıldı. Han-Pijesak'ta mülteci kampları, çiftlikler, su tesisleri gibi unsurlar temel saldırı hedefleri oldu. Kent elektriksiz ve susuz kaldı, nüfus sığınaklara kaçtı. Haciçi'ye, Lukavica'ya, Pavlovac'a, Vraçe'ye, Pale'ye ve İgman Dağındaki köylere saldırıları sonucu onlarca konut, üç transformatör merkezi, iki su kulesi, dört erzak deposu, hamamçamaşırhane ve Teknik Onarım Fabrikası (Tehnički remontni zavod Hadžići) kırıldı, Sırp Saraybosnasında elektrik ve su kesildi. Hedefini şaşıran bombalar Sırp Saraybosnasındaki Rus UNPROFOR Taburu mevzilerine düştü, 1 Rus askeri hafif yaralandı. Ayrıca, Güney-Doğu Bosna ve Doğu Hersek şehirlerine hava akınları artmaya başlamıştı. 6 Eylül (saat 16.00-17.00) tarihindeki Vişegrad Bombardımanı 110 kV'luk enerji nakil hattını kesti. 5-6 Eylül günlerinde, Nevesinje'ye atılan onlarca füze ve 1.000kg'lık bomba büyük maddi hasara ve sivil kayıpların bilinmeyen sayısına neden oldu. 9 Eylül sabahı ise, NATO Nevesinje radyo televizyon kulesine vurdu, 2 kişi öldü, birkaç kişi de yaralandı. Ratko Mladiç'in doğum yeri olan Kalinovik kenti bombardımanı en barbar şekilde uygulandı. Şehir merkezindeki bütün evler, vericiler, su tesisleri ve Kızılhaç deposu tahrip edildi. Srbinje'de büyük binalar, depolar, posta-telefon-telgrafhane, maden işletmesi, köprüler vuruldu. Kalinovik ve Srbinje elektriksiz ve susuz kaldı. Nüfusu civar ormanlara ve mağaralara kaçıp açık havada ve soğuk yerlerde vakit geçirmek zorunda kaldı. Srbinje mülteci kampına ve Mostar yakınındaki Zivlje köyüne karşı NATO'nun düzenlediği bombardımanlarda 11 kişi öldü, 17 kişi de yaralandı. Praçe, Sutjeska, Ilova va Bistrica nehirleri üzerindeki köprüler bombardımanlarla yıkıldığından yaralıları hastaneye götüremedi. Bir hamile ve bir hasta hastanelere gelirken öldüler. Fransız uçağı (SEPECAT Jaguar), Majevica Dağındaki İletişim Merkezine 1.000kg'lık bomba attıktan sonra Sırp Cumhuriyeti başkenti Pale ile telefon bağlantısı kesildi. 7 Eylül günü Doboj'a 1.000kg'lık bomba da atılmış, yıkıntıların altından çıkarılan sivil sayısının 15 olduğunu ve 5 yaşından önceki 4 çocukun da dahil olduğunu tespit edilmiştir. 9 Eylül Cumartesi günü NATO, operasyonu genişleterek Banya Luka, Bosanska Krupa, Gradişka, Sanski Most, Sanica, Klyuç, Petrovac, Drvar, Prnyavor, Tesliç, Sırp Saraybosnası, Pavlovac, Srbinje ve Kozara (verici istasyonu tahrip edildi), Majevica, Jahorina, Igman dağları gibi Sırp Cumhuriyeti’nde hedeflere bir vuruş yaptılar. Tesliç yakınındaki Gornja Radonja'nın vurulması sonucu 4 Sırp evin tahrip edildiğini, 2 kişinin yıkıntılar altında kaldığını, 1 kadın ve 3 çocuk yaralandığını bildirildi. 9 Eylül saat 20:30'da Semizovac-Srednje yolundaki Ljubina nehri üzerinde köprüden geçen arabaya roket saldırısı 26-yaşındaki kız Radmila Galinac ve kardeşi Radenko Galinac'ın ölümüne yol açtı. Onun ikiz kardeşi Radovan Galinac 27 Ağustos'ta Boşnaklar tarafından öldürüldü. 10 Eylül sabahının erken saatlerinde Amerikan kruvazörü USS Normandy'den fırlatılan 13 Tomahawk füzesi Lisina’da (Banya Luka) Bosna Sırp askeri hedefleri vurdu. Akşam Tomahawk'lı saldırı ardından Banya Luka'ya yoğun hava akınları başladı. NATO savaş uçakları, iletişim merkeleri, radyotelevizyon vericileri, elektrik ve su tesislerinin üstüne 250, 500 ve 1.000kg'lık bombalar atıyordu. Pazar günü NATO, Srbinje, Han-Pijesak, Gorajde yakınındaki Trovrh, Sekoviçi, Majevica, Kalesija, Vişegrad, Bosanska Krupa (aynı zamanda Una nehrinin Batı kıyısındaki Boşnaklar Krupa'yı top ateşine tuttu ), Jasenica'yı da bombalıyordu. Bir bomba Prnjavor'un 12km güneyindeki Donji Vijacani köyünde kilise ile okul arasında yere düştü, ama patlamadı (Pentagon, eski silah ve cephanenin imha işlemine para harcamamak için kullanım süresi geçmiş bombalar ve füzeler kullandı). 11 Eylül saldırıları yeniden Mladiç'in doğum yeri olan Kalinovik'e karşı gerçekleştirdi. Bu saldırıda şehir fiilen tamamen yıkıldı ve birçok sivil (kadın ve çocuk dahil) yaralandı. Voçani köyü (balık çiftliği, okul ve su boru hattı hasar gördü), Srbinje (1 sivil öldü, birkaç kadın ve çocuk yaralandı) ve Banya Luka pazartesi günü NATO da kurbanı oldu. 12 Eylül günü Doboj'da Usora sanayi merkezindeki binalar alevler içindeydi, 2 kişi öldü, birkaç kişi de yaralandı. Ayrıca, Boşnak birlikleri, Vozuça'yı kuşattıkça Doboj'u ateşe tutmaya başlatmıştı. 60-yaşındaki Sırp kadını, bu hava akınlarının çocukluk döneminde yaşadıkları Faşist bombardımanlarına benzediğini söyledi.

Kara Harekatı

23-25 Temmuz 1995'te 19th Regiment Royal Artillery'ne mensup 400 asker Saraybosna'da stratejik öneme sahip İgman Dağı'nı ele geçirdi. Daha sonra İngilizlere 1.300 Fransız da katıldı. İgman Dağına yerleştiren BM Acil Mukabele Gücü (UN Rapid Reaction Force) 105mm'lik hafif toplara, 155mm'lik AMX 30 AuF1 tanklara ve 120mm'lik havanlara sahipti. 30 Ağustos günü saat 04.30'te hava akınlarının hemen ardından BM Acil Mukabele Gücü topçu birlikleri, Bosnalı Sırp hedeflerini dövdü. Bosnalı Sırplara saldırı emri İngiliz General Rupert Smith'ten aldı. 30 Ağustos-13 Eylül arasında İngiliz-Fransız-Hollanda birliği, Sırp top bataryalarını, tanklarını, havan mevzilerini ve NATO uçaklarını vurabilecek uçaksavar toplarını susturuyordu. Harekatın ilk gününde Sırp Saraybosnasına atılan mermi sayısı 600'dü. Bundan sonra BM Acil Mukabele Gücü her gün 1.000 top/havan atışı yaptı. Kara harekatını diğerlerinden ayıran en önemli özellik ise, harekatın, MPRI askeri danışmanlarının Boşnak Ordusu Saraybosna Karargahı'nda bulundukları sırada gerçekleştirilmiş olmasıdır. BM Acil Mukabele Gücü, NATO ve Boşnak Ordusu uyumlu eylemlerde bulunarak aynı Sırp hedeflerini bombaladı. Bu yüzden Boşnaklar Grbavica bir bölgesindeki birkaç mevzileri ele geçirebildiler. Müslüman Saraybosnasının batısındaki ve güneyindeki Sırp kasabaları ve köyleri de, her gün İgman Dağından bombardımanına uğruyordu. BM Acil Mukabele Gücü tarafından top ve havan ateşinin Sırp Saraybosnasında konutları ve otobüs durağını tahrip ettiği, onlarca sivili hayatını kaybettirdiği kaydedildi. Hava bombardımanı sonucu yangını söndürmeye çalışan itfaiye arabaları da top atışına tutuldu. 8 Eylül günü ise Fransız topçusunun fırlattığı mermi Blažuj hastanesini vurmuş, 10 hasta ve hemşireyi öldürmüş, 22 kişiyi de yaralamış.

Ekim 1995 Saldırıları

4 Ekim 1995'te NATO savaş uçakları, Bosnalı Sırpların füze bataryalarına üç ayrı hava akını düzenledi. NATO Sözcüsü Binbaşı Dag Christensen yaptığı açıklamada, hava akınlarını doğrularken, Bosnalı Sırplar'ın radarlarının, Bosna üzerindeki uçuş yasağını denetleyen NATO uçaklarına kilitlendiğini, bunun üzerine NATO uçaklarının kendilerini savunmak amacıyla Sırp füze bataryalarına HARM füzeleri fırlattığını söyledi. 8 Ekim 1995'te Boşnaklar, NATO hava desteğini sağlamak için Tuzla yakınındaki Živinice mülteci kampını bombaladılar. Saldırı sonucu 9 kişinin öldüğü, 30 kişinin de yaralandığı bildirildi. Bu olay üzerine harekete geçen NATO uçakları, Sırp kontrol ve komuta merkezlerini tahrip ettiler.

'Balkan Sendromu'

4 Eylül 1995'te Ratko Mladiç, Eski Yugoslavya'daki UNPROFOR'un Komutanı Fransız General Bernard Janvier'e gönderdiği mesajda, NATO'yu ve BM Acil Mukabele Gücü'yü Sırplara karşı saldırılarında zayıflatılmış uranyum içeren bombalar ve mermileri kullanmakla suçlayarak bu doğrultuda özel komisyonu kurmak istedi. Daha sonra Mladiç, Sırp Saraybosnası'na 1.000 atık uranyumlu merminin İngiliz-Fransız-Hollanda birliği tarafından atıldığını açıkladı. Hava bombardımanlar yüzünden en büyük zarar Sırp Saraybosnası (özellikle Hadžići) gördü. Hadžići'den ayrılmak zorunda kalan mültecilerde ağırlıklı olarak akciğer, karaciğer ve böbrek kanseri görülüyor. Ve geçen 5 yılda yaklaşık 400 kişinin de kanserden ölmüştü. Uranyumlu bombaların kurbanları olan 300 Sırp mülteci Doğu Bosna'nın Bratunac mezarlığında gömülmüştür. Radyoaktif tozu çekme veya radyoaktif maddelere dokunma sonucu ölen Saraybosnalı Sırpların kesin sayısı bilinmiyor. Çünkü Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerine göçü tercih eden Sırp mültecileri hakkında istatistik tutulmuyor. Zaten, nakledilen 8.000 Saraybosnalıların kaybolup durumunun kamuoyundan gizlendiği tahmin edilmektedir. NATO bombardımanları nedeniyle Saraybosna ile birlikte Miliçi, Vlasenica, Han Pijesak, Sokolac, Pale, Rogatica, Nevesinje, Srbinje (Foča), Kalinovik, Doboj bölgelerinin radyasyon tehdidi altında olduğu ortaya çıktı. Bu bölgelerde yaşayan Sırp nüfus bağışıklık sisteminin azalması, sık baş ağrısı, zatürre, sedef hastalığı, alerji, uykusuzluk, dozlaklık, habis tümörleri, Hiroşima'ya atom bombası saldırısını yaşamış olan Japonlar arasında en sık görülen beyin kanseri bir türü gösterirler. Hasta olmadan da sağlıklı insanlar bilinmeyen nedenlerle ani ölümün kurbanı olmaktadırlar. Ölü olarak doğan çocuk ve düşük vakaları arttı. Dünyaya gelen çocuklar ise kansızlık ve solunum hastalıklara müptela oluyor. Zayıflatılmış uranyum da hayvanlar ve bitkiler alemi üzerinde olumsuz etki yaptı. Çeşitli eksik organları eksik olarak doğmuş veya mutasyona uğramış danaların ömrünün uzun olmaz. 1996-1997 yıllarında Majevica ve Ozren dağlarında otlar kurur ve sararırken, ağaçların çiçeklenmesi dururken, göçmen kuşlar ve yırtıcı hayvanlar ortadan kaybolurken, yeni bir sivrisinek ve sıçan türleri çok ürediler ve çabuk çoğaldılar. Pentagon, Bosna-Hersek'te 10 bin 800 uranyumlu bomba atıldığı kabul etmek zorunda kaldı. == İlginç Bilgiler == # Kararlı Güç Harekatı, NATO tarihinde ilk kapsamlı askeri harekatıdır. İlginçtir ki, NATO BM Güvenlik Konseyi'nin onayını almadan Sırp Cumhuriyeti'ni bombalarken uluslararası hukukun ihlali karşısında dünya kamuoyu sessiz kaldı. # Kararlı Güç Harekatı, İkinci Dünya Savaşı'ndan beri Avrupa'daki ilk yoğun bombardımanıdır. NATO uçakları tarafından 12 gün içinde Bosna-Hersek topraklarına atılan bomba sayısı, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi Almanyası uçakları tarafından İkinci Dünya Savaşı döneminde bütün Yugoslavya topraklarına da atılan bomba sayısından daha fazladır. # Kararlı Güç Harekatı esnasında Avrupa tarihinde ilk defa Tomahawk saldırısı gerçekleşti. Bosna Savaşı'ndan önce Tomahawk füzeleri 1991 (Çöl Fırtınası Harekatı) ve 1993 yıllarında da Irak'a karşı kullanılmıştır. Avrupa'da ilk defa olarak AGM-88 HARM ("Yüksek-hızlı Anti-Radar Füzeleri") ve GBU-12 (GBU-24) Paveway ("Lazer güdümlü bombalar") da kullanıldı. # 1 Eylül 1995'te, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi Almanyası'nın Polonya'ya saldırmasından 56 yıl sonra Saraybosna çevresindeki Sırp Cumhuriyeti Ordusu mevzilerine yönelik NATO hava akınına Alman Tornado uçakları da katıldı. Alman hava kuvvetleri, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk büyük dış askeri operasyonunu gerçekleştirip Hırvat-Boşnak neo-ustaşalarıyla Birleşik Almanya'nın kurduğu anti-Sırp koalisyonun amaç ve içeriğini açıkça ortaya koydu. # Tarihinde ilk defa olarak 13 Eylül günü ABD'nin Moskova'daki Büyükelçisi RPG-26 saldırısına uğradı. 15 Eylül günü ise yabancı bir adam, Komsomolskaya Pravda gazetesine telefon edip, "13 Eylül 1995 tarihindeki eylem, Bosna şehirlerine ve köylerine bombardımanı protesto etmek için düzenledi. Biz, yurtsever Rus subayları temsilcileri, ABD hükümetinden Bosnalı Sırplara karşı gerçekleştirilen soykırımı derhal durdurmak istiyoruz" bildirdi. İşin ilginci, ikinci defa olarak NATO’nun Yugoslavya’yı bombalaması nedeniyle ABD'nin Moskova'daki Büyükelçisi 28 Mart 1999'te AK-47 saldırısına da uğradı. # 1995 Eylül ayında Minsk'teki BM, ABD, Almanya ve İtalya Büyükelçilikleri önünde protesto gösterileri de yapıldı. Mitinglere katılanlar ellerinde "Hitler ve Mussolini torunları kendi işini yapmaya devam ediyorlar!" yazılı dövizler taşıdılar. # 9 Eylül 1995'te, NATO hava akınları ABD`nin başkenti Washington'da protesto edildi. Önce Pittsburgh, Boston ve Doğu Kıyısı'nın diğer şehirlerde yaşayan Sırplardan oluşan gösterici grup Beyaz Saray önünden yürüyüşe geçti. Göstericiler "Adolf Hitler Bill Clinton'la gurur duyabilir!" yazılı pankart taşıdı. Sırplara göre bunun iki nedeni var; 1.si Sırp soykırımı ABD'nin desteğiyle gerçekleştiriliyor. 2.si Hırvatistan, Hitler'in 1941'de kurup ABD'nin 1991'de yeniden kurduğu Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi Devletidir. Protestocu grup daha sonra Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi soykırımı kurbanları anısına inşa edilen Amerikan Soykırım Anma Müzesi'ne (United States Holocaust Memorial Museum) doğru yöneldi. Sırp protestocuları, Sırplar İkinci Dünya Savaşı’nda faşizme karşı savaşırken Hırvatlar ve Boşnakların Hitlerin tarafını tuttuklarını vurgulayarak, Hırvat-Boşnak propagandasının Amerikalı Yahudi Örgütlerini etkisi altına almasından dolayı derin üzüntülerini bildirdi. # Vatikan resmi yayın organı L'Osservatore Romano gazetesinde Papa II. Jean Paul'ün NATO müdahalesini memnunlukla karşıladığını bildirildi. # Tıpkı 1991 yılındaki ABD'nin Irak'a saldırısı gibi ABD'nin Sırp Cumhuriyeti'ne saldırısı Müslüman ülkelerin çoğu tarafından desteklendi. Suudi Başbakan Yardımcısı Abdullah bin Abdül Aziz, Suudi Arabistan'ın NATO hava kuvvetlerinin Bosnalı Sırplara karşı ibret verici savaş eylemlerini savunduğunu belirtti. Suudi Veliaht Prensi, Saraybosna'daki Müslüman sivillere yönelik Sırp saldırıları da kınayarak Sırp askeri birliklerine karşı cezalandırma operasyonlarının şiddetlendirilmesini istedi. İKÖ Genel Sekreteri Hamid Algabid ise, Dakka'da düzenlediği basın toplantısında, İKÖ'nun öteden beri Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü hava kuvvetleriyi Bosnalı Sırp hedeflerine darbe indirilmesi amaçla kullanmadan yana olduğunu vurguladı. # Avrupa'da ilk defa yoğun olarak Kararlı Güç Harekatı'nda zayıflatılmış uranyum içeren bombalar kullanılmıştır. Kuveyt'te ve Irak'ta 1991 Körfez Savaşı'nda ilk defa kullanılan uranyumlu silahlar, yüksek oranda radyasyonların çıkmasına neden oldu ve ağır eleştirilere uğradı. Fakat 1995 yılı Balkan'daki durum 1991 yılı Irak'taki gibi değildi. Ratko Mladiç, Saraybosna'da radyoaktif silah kullanımı tespit edip UNPROFOR'a ve medyaya rapor ettiği halde 'insan hakları'nı savunan kuruluşlar, NATO 'insan müdahalesi'ni açıkça desteklediler. Uranyumlu bombaların Balkanlar'a atıldıkları saatlerde 'insan hakları' savunucuları ve ekolojistler Fransa'ya karşı anti-nükleer kampanya düzenlemekle meşguldüler. 6 Eylül 1995'te Fransa, nükleer patlama denemeleri üzerindeki moratoryumu kaldırıp Güney Pasifik'teki Mururoa Mercan adasında yapacağını açıkladığı bir dizi nükleer denemenin ilkini gerçekleştirdi. Fransa Başbakanı Alain Juppé, nükleer denemenin büyük tepkilere yol açmasının ardından yaptığı açıklamada, nükleer denemeyi Almanya'nın güvenliğini garanti altına almak ve Avrupa'nın ortak savunma stratejisini güçlendirmek amacıyla yaptıklarını belirtti. == Notlar == == Görüntüler == # NATO'nun Majevica'yı bombalaması # VIS, Kalesija 1995: NATO Bombardovanje Cetnickih polozaja # NATO'nun Pale'yi bombalaması # Operation Deliberate Force, Bosnia # NATO bombardovanje osiromasenim uranijumom 1995 (NATO'nun Sırp Cumhuriyeti'ni zayıflatılmış uranyum ile bombalaması) # Heavy Mortars of the Royal Netherlands Marine Corps in action at Mount Igman, Bosnia, August 1995. by David Rowlands # 105mm Light Guns coming into action at Malopolje, Mount Igman, August 1995. 19th Regiment Royal Artillery. by David Rowlands # Light Gun of the 19th Regiment Royal Artillery in action, Mount Igman, Bosnia, 30th August 1995 by David Rowlands

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Deliberate Force Operasyonu Resimleri