İslam Tarihi

Kısaca: İslam tarihi, İslam dininin ortaya çıkışından başlayarak modern zamanlara kadar uzanan süreçte, İslam dini, İslam dinini benimseyen bölge ve toplumlar ve bu toplumların İslam çatısı altında ortaya koyduğu şeyleri barındıran tarih koludur. İslam tarihinin İslam inancını hem bir din hem de bir toplumsal müessese olarak ele aldığını ve çıkan sonuç, olay ve keşifleri bu bağlamda sunduğunu belirtmekte yarar vardır. ...devamı ☟

İslam tarihi
İslam Tarihi

İslam tarihi, İslam dininin ortaya çıkışından başlayarak modern zamanlara kadar uzanan süreçte, İslam dini, İslam dinini benimseyen bölge ve toplumlar ve bu toplumların İslam çatısı altında ortaya koyduğu şeyleri barındıran tarih koludur. İslam tarihinin İslam inancını hem bir din hem de bir toplumsal müessese olarak ele aldığını ve çıkan sonuç, olay ve keşifleri bu bağlamda sunduğunu belirtmekte yarar vardır.

Genel olarak Hz. Muhammed'in doğuşundan ölümüne kadar geçen zaman, ondan sonraki hilafet dönemi, daha sonraki saltanat devleri ve modern zamanlarda ortaya çıkan yeni akım ve durumlar ele alınır. Kabaca dört ana parçaya bölünebilse de, farklı yönlerden farklı şekillerde bölünmeler gerçekleşir, siyasi İslam tarihi farklı bir bölünmeyle incelenirken bilimsel keşifleri konu alan İslam tarihi daha farklı bir bölünme içerir.

İslam tarihinin merkezini ve İslam tarihinin altın çağını teşkil eden dönem dinin doğuşundan peygamberin ölümüne kadar devam eden ve İslami kaynaklarda Asr-ı Saadet yani "saadet çağı" olarak adlandırılan dönemdir.

Hz. Muhammed Dönemi

*Dinin ortaya çıkışı ve peygamberin ölümüne kadar ki, Asr-ı Saadet. Asr-ı Saadet kendi içinde 2 ana bölümde incelenir bunlar: Mekke dönemi ve Medine dönemidir. Mekke dönemi daha çok dinin doğuşu, ilk Müslüman topluluk, ahlaki ve dini değerlerin Müslüman topluluk tarafından benimsenişi, var olan dini inanç ile İslam'ın çatışması ve direnişleri içerir. Bu dönem Hicret le beraber sona erer. Medine döneminde ise, İslam devletin ve toplumun kuruluşu ile daha siyasi ve toplumsal bir dönem olup, çeşitli savaşlara ve hem siyasal otorite hem de toplumsal refah anlamında yükseliş arz eden bir zaman dilimidir. Bu dönemde bütün Arap Yarımadası müslümanların idaresine girmiştir.

Bu dönemde İslam Devleti'nin sınırları batıda Trablusgarp, doğuda Horasan ve kuzeyde Kafkasya'ya kadar genişletilmiş; böylece Arap Yarımadası dışına taşan İslamiyet, Asya ve Afrika'daki çeşitli milletlerce benimsenmiştir. Kurulacak olan yeni İslam devletlerinin siyasi ve hukuki temelleri de bu dönemde atılmıştır. Sırasıyla halife olan Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali, Peygamber Efendimiz (sav)'in yolunu izlemiş, Kuran ahlakının hakim olduğu adil düzeni daha geniş bir coğrafyaya yayarak devam ettirmişlerdir. Bu nedenle Dört Halife Dönemi, "Doğru Yolda Giden Olgun Halifeler Dönemi" anlamına gelen "Hulefa-i Raşidin Dönemi" olarak adlandırılır. Halifeler seçimle başa getirildikleri için aynı dönem 'Cumhuriyet Devri' şeklinde de tanımlanır.

Emeviler Dönemi

Emevilerdönemi 90 yıl kadar devam etti. Emevilerin başkenti Şamdır. Bu dönemde Halifelik babadan oğula geçerek satlanat haline geldi. Emeviler zamanında İslam devletinin sınırları Atlas Okyanusundan Orta Asya içlerine kadar genişlesi. Emevi iktidarı Abbasilerin iş başına gelmesiyle son buldu.

Abbasiler Dönemi

Abbasilerin başkenti Bağdattır. Abbasiler 5 asırdan fazla halifeliği ellerinde tuttular. Abbasiler siyasi alandan çok kültür ve medeniyet alanında gelişme gösterdiler. Zamanla siyasi hakimiyetleri zayıfladı ve Abbasi devletinin sınırları içinde yeni devletler ortaya çıkmaya başladı. Bu durumda Abbasi hükümdarının islam dünyasındaki siyasi hakimiyeti giderek sembolik bir hal almaya başladı.

Halifelik 1258'de Moğolların Abbasi devletini yıkmasından sonra Mısırdaki Memlük Devletinde devam eti.

Osmanlılar Dönemi

1517'de Yavuz Sultan Selim'in Mısır Seferiyle halifelik Osmanlı Devletine geçti. Mukaddes emanetler istanbul'a getirildi. Osmanlı Devleti'nin yükselişiyle beraber, İslam tarihinde farklı bir dönem başladı. Bu dönemde müslümanlar Viyana önlerine kadar ilerledi. Her ne kadar Osmanlı Devleti'nin tarih sahnesinde olduğu dönemde başka İslam devletleri bulunsa da, Osmanlı Devleti yükseliş ve hatta gerileme döneminde bile daima önemli bir konuma sahip oldu, dünyann değişik yerlerinde yaşayan müslümanlar çoğu zaman düşmanlarına karşı Osmanlı Devletinden yardım istemişlerdir. Osmanlı Devleti başka ülkelerdeki müslümanlara yardım etmek amacıyla Endülüs'ün Müslümanların elinden çıkmasından sonra buradaki Müslüman ve Yahudileri Kuzey Afrika'ya ve Osmanlı topraklarına taşıdı. Fas'ta Portekizliler'le savaştı. Yine Portekizliler'e karşı Endonezya Adalarındaki Müslümanlara yardım etmek amacıyla Portekizliler'le Hint Okyanusu'nda savaştı.

Avrupalıların her alanda güçlenmesiyle beraber, 19. asırın sonları ve 20. asrın başlarında Müslümanların yaşadığı coğrafyanın büyük bir bölümü batılı devletler tarafında sömürge haline getirildi. I. Dünya Savaşının hemen öncesinde düyada sadece üç bağımsız islam devleti vardı. Osmanlı Devleti İran ve Afganistan. Osmanlı Devleti I. Dünya Savaşı'nı kaybedince başkent İstanbul ve Anadolu'nun bazı yerleri işgal edildi. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İtilaf devletleri Türk topraklarından çıkrıldı. Türkiye'de Cumhuriyet ilan edildi.

400 yıldan fazla Türklerin elinde kalan halifelik 3 Mart 1924'te çıkarılan bir aknunla kaldırıldı. Son halife ve Osmanlı Hanedanının bütün üyeleri Sürgüne gönderildi.Son Halife Abdülmecid Efendi1944'te Paris'te sürgünde iken vefat etti. Cenazesi Ölümünden uzun bir zaman sonra Medine'de torağa verildi.

2. Dünya Savaşı Sonrası Dönem

2. Dünya Savaşından sonra İslam ülkeleri bağımsızlıklarını kazanmaya başladılar. 20. asrın ikinci yarısında, bağımsızlığını kazanan islam ülkeleri kendi aralarında işbirliğini arttırmak amacıyla, İslam Konferansı Örgütünü kurdular. Günümüzde bağımsız İslam ülkelerinin sayısı 50'yi geçmiş bulunmaktadır.

Ayrıca bakınız

* Cahiliye Dönemi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.