Hicret

Kısaca: Hicret (Arapça: هجرة), Muhammed ve diğer müslümanların baskılar yüzünden 622'de Mekke'den Medine'ye göçüne verilen isim. Bu göçün sonucunda Medine'de bir İslam Devleti kurulmuştur. ...devamı ☟

Hicret
Hicret



Hicret edilen şehir Medine'deki Mescid-i Nebevi
Hicret edilen şehir Medine'deki Mescid-i Nebevi
Hicret, kelime anlamı olarak, bir yerden baska bir yere göç etmek demektir. İslamiyette Hicret, Hz. Muhammed’in Miladi 622 yılındaMekke’den Medine’ye göç etmesi olayıdır. Arapça kökenli olan hicret sözcüğü, "göç etmek" anlamına gelir.

Genel anlam ve kullanımda hicret, bir İslam dini kavramı olarak, herhangi bir Müslüman birey veya topluluğun, inançları (Müslüman oluşları) yüzünden baskı gördükleri bir yerden başka bir yere göç etmesine verilen isimdir.Hicret olayı müslümanların gördükleri zulüm yüzünden bir yerden başka bir yere gitmeleridir.

İslam tarihinde Hicret

Müşriklerin zulümleri yüzünden Mekke'de Müslümanlar barınamaz hale gelmişlerdi. Bu sebeple 2'inci Akabe Biatinde Hz. Peygamber (s.a.s.) ve Müslümanların Medine'ye hicretleri de kararlaştırılmıştı. Peygamberimiz "Sizin hicret edeceğiniz yerin iki kara taşlık arasında hurmalık bir yer olduğu bana gösterildi..." diyerek Müslümanların Medine'ye hicretlerine izin verdi. İkinci Akabe Biati, Peygamberliğin onikinci yılının son ayı olan Zilhicce'de yapılmıştı. onüçüncü yılın ilk ayı Muharrem'de (Temmuz 622) Medine'ye hicret başladı.

Mekke'nin fethine kadar geçen süre içinde, dini uğruna, evini-barkını, malını-mülkünü, ailesini, kabilesini, akrabasını, bütün varlığını Mekke'de bırakarak Peygamberimizin izniyle Medine'ye göç eden Mekke'li Müslümanlara "Muhacirler" adı verilmiştir.

Medine'de muhacirleri misafir eden, onlara bütün imkanları ile yardımcı olan Medine'li Müslümanlara da "Ensar" denilmiştir. Muhacirler ve Ensar, Kur'an-ı Kerim'de bir çok konuda övülmüşlerdir.

Muharrem ve Safer aylarında Müslümanlar, aileleri ile birlikte hicret ettiler. Birer, ikişer, gizlice Mekke'den ayrılıp Medine'ye gittiler. Ensar tarafından Medine civarındaki "Avali" denilen köylere yerleştirildiler.

Hz. Ömer Mekke'den gizli ayrılmadı. Kılıcını kuşandı, Kabe'yi tavaf etti. Bütün müşriklere meydan okuyarak:

İşte ben Medine'ye gidiyorum. Analarını ağlatmak, karılarını dul, çocuklarını yetim bırakmak isteyenler peşime düşsün... dedi. Ömer'in hicreti Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hicretinden 15 gün kadar önce olmuştu.

Kısa zamanda, Mekke'li Müslümanların hemen hepsi Medine'ye göç etti. Yalnızca Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ali'yi Rasulullah (s.a.s.) Mekke'de alıkoymuştu.(123) Ebu Bekir hicret için izin istediğinde, Rasulullah (s.a.s.):

"Acele etme, Allah sana hayırlı bir arkadaş verecek..." diyerek hicretini geciktirmiştil(124). Mekke'de Müslümanlıkları yüzünden aileleri tarafından hapsedilmiş olanlar ile köle ve cariyelerden başka Müslüman kalmamıştı. Peygamberimiz, düşmanları arasında, en büyük tehlike karşısında yapayalnız bulunuyordu.

Peygamberimizin Hicreti

a) Daru'n-Nedve'nin Korkunç Kararı

Akabe görüşmeleri ile Müslümanlık Medine'de yayılmağa başlamış, müşrikler korktuklarına uğramışlardı. Üstelik Mekke'deki Müslümanlar da Medine'ye göç etmişlerdi. Şimdi Hz. Muhammed (s.a.s.) de Medine'ye gider, Müslümanların başına geçerse, Mekkelilerin Şam ticaret yolu kapanabilirdi. Mekke müşrikleri Müslümanlara son derece kötü davranmışlar, tarihte eşine az rastlanan işkence ve hakarette bulunmuşlardı. Bunlar Medinelilerle birleşip, kuvvetlendikten sonra kendilerinden öç alabilirlerdi. Durumun ciddiliğini anlayan Kureyş müşrikleri, Mekke'de yapayalnız kalan Peygamber Efendimize ne yapmak gerektiğini kararlaştırmak üzere Daru'n-nedve'de toplandılar. Müslümanlık tehlikesinin önlenmesiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürdüler. Ebu Cehil:

- Kureyş'in bütün kollarından birer temsilci seçelim. Bunlar aynı anda hücum edip Muhammed (s.a.s.)'i bir hamlede öldürsünler. Kimin vurduğu, kimin darbesiyle öldüğü belli olmasın. Böylece kanı bütün Kureyş kabilesine dağılsın, Haşimiler bütün Kureyş kollarına karşı çıkamayacaklarından kan davasına kalkışamazlar. Çaresiz diyete (kan bedeline) razı olurlar. Bu iş böylece kapanır... dedi. Ebu Cehil'in teklifi ittifakla kabul edildi. Diğer teklifler beğenilmedi. Hemen Kureyş kollarında 40 yeminli kişi seçip toplantıyı bitirdiler. b) Peygamberimizin Evinin Müşrikler tarafından Kuşatılması

Müşriklerin bu korkunç planını Cebrail (a.s.) Peygamber Efendimize haber verdi. "Bu gece, her zaman yatmakta olduğun yatağında yatmayacaksın, evini terkedeceksin..." dedi. Böylece Peygamberimize de hicret için izin verildi. Peygamberimiz Hz. Ali'yi çağırdı.

"Ben Medine'ye gidiyorum. Sen bu gece benim yatağımda yat, hırkamı üstüne ört. Müşrikler beni yatıyor sansınlar, onlara bir şey sezdirme. Sabahleyin şu emanetleri sahiplerine ver. Ondan sonra sen de hemen gel" dedi.

Ortalık kararınca, Kureyş'in seçme canileri evin etrafını sardılar. Sabahleyin evinden çıkarken hep birden saldırıp öldüreceklerdi. Hz. Ali, Rasulullah (s.a.s.)'in yatağına yattı. Hz. Peygamber (s.a.s.) eline bir avuç kum alıp, evini çeviren müşriklerin üzerine saçtı. Saçılan kum taneleri canilerden herbirine isabet etmiş, hepsi de derin bir uykuya dalmışlardı. Rasulullah (s.a.s.) "Ya-Sin Suresi"nin başından:

"Biz onların önlerine ve arkalarına birer sed çektik, böylece gözlerini perdeledik. Onlar artık elbette görmezler" anlamındaki 9'uncu ayetine kadar olan kısmı okuyarak, aralarından geçip gitti. Müşrikler Hz. Muhammed (s.a.s.)'in yatağında yattığını sanıyorlardı. Sabahleyin, yatakta yatanın Ali olduğunu görünce, donakaldılar, ne yapacaklarını şaşırdılar; hiddetlerinden çıldıracak hale geldiler. Hemen her tarafı aramağa koyuldular. Mekke'yi alt üst ettiler. Fakat Hz. Peygamber yoktu.

Muhammed (s.a.s.)'i bulana 100 deve verilecek, diye ilan ettiler. Bu haber duyulunca, ne kadar maceracı, cani, katil varsa, hepsi etrafa yayıldı. Mekke'de ve Mekke dışında, harıl harıl Hz. Peygamber (s.a.s.)'i arıyorlardı.

Rasulullah (s.a.s.), gece evinden ayrıldıktan sonra Kabe'yi tavaf etti. "Ey Mekke, sen Allah katında yeryüzünün en hayırlı ve bana en sevimli yerisin; eğer çıkmak zorunda bırakılmasaydım, senden ayrılmazdım", dedi. Ertesi gün öğle sıcağında Hz. Ebu Bekir'in evine vardı. Allah'ın emri ile, beraber hicret edeceklerini bildirdi. Hz. Ebu Bekir, sevinç göz yaşları ile, 4 aydır dışarıya bırakmayıp, ağaç yaprakları ile beslemekte olduğu iki cins devesini işaret ederek: Dilediğini seç, Ya Rasulallah, dedi. c) Mağarada Gizlenmesi

Gece olunca, her ikisi evin arka penceresinden çıktılar. Ayakkabılarını çıkarıp, ayaklarının uçlarına basarak ıssız yollardan Mekke'nin güneyine doğru ilerlediler. 1.5 saat (3 mil) mesafede Sevr Dağı'nın tepesindeki mağaraya vardılar. Kureyş’in araması bitinceye kadar, (perşembeyi cumaya bağlayan geceden pazar gününe kadar) üç gün bu mağarada gizlendiler.

Ebu Bekir'in oğlu Abdullah, geceleri mağaraya gelip Mekke'de olup biteni anlatıyor, ortalık ağarmadan gene Mekke'ye dönüyordu. Kölesi Âmr b. Füheyre de koyunlarını otlatırken akşamları Sevr dağına götürüp onlara süt veriyordu.

Peygamber Efendimizi ve Ebu Bekir'i arayanlar, iz sürerek, nihayet Sevr'deki mağaranın ağzına kadar geldiler. Ayak sesleri ve konuşmaları içeriden duyuluyordu. Hz. Ebu Bekir, başını kaldırdığı zaman onların ayaklarını görmüş ve heyecanla:

-"Ya Rasulallah, eğilip baksalar, bizi görecekler, demişti, bunun üzerine Peygamber Efendimiz:

-"Korkma, Allah'ın yardımı bizimledir buyurdu.

Takipçiler Sevr dağı'na henüz çıkmadan, bir örümcek mağaranın ağzına ağ örmüş, bir çift beyaz güvercin yuva yapıp yumurtlamıştı. Bu durumda Kureyşliler mağaranın içine bakmanın ahmaklık olacağını düşünerek bırakıp gittiler.

Peygamberimizin yola çıktığı Medine'de duyulmuştu. Bu yüzden Medineliler, onu karşılamak üzere her sabah şehir dışına çıkıp bekliyorlardı. 12 Rabiulevvel /23 Eylül 622 Pazartesi günü yine öğleye kadar beklemişler, sıcak bastırınca ümitlerini kesip dönmüşlerdi. Bu esnada bir iş için evinin yüksek kulesinden etrafı seyreden bir Yahudi, beyazlar giyinmiş bir kafilenin uzaktan gelmekte olduğunu gördü ve yüksek sesle:

İşte günlerdir yolunu beklediğiniz devletli geliyor, diye haykırdı.

Medine’ye Varış

a) Hz. Peygamber (s.a.s.) Kuba'da

Medineliler derhal silahlanarak, bir bayram sevinci içinde yollara döküldüler. Peygamberimizi Medine'ye bir saat uzaklıkta Kuba Köyünde karşıladılar. Peygamberimiz Kuba’da bir mescit yaptı ve burada namaz kıldı. b) İlk Cuma Namazı ve İlk Hutbe

14 gün sonra, bir cuma günü Hz. Peygamber Efendimiz devesine bindi. Karşılamağa gelenlerle muhteşem bir alay içinde Medine'ye hareket etti. Yolda "Salim b. Avf oğulları"na ait "Ranuna Vadisi"nde öğle vakti oldu. Rasulullah (s.a.s.) burada arka arkaya iki hutbe okuyarak ilk Cuma Namazını kıldırdı. c) Hz. Peygamber (s.a.s.)'in Medine'de Karşılanışı

Cuma namazından sonra Peygamberimiz Medine'ye hareket etti. Medine, tarihinin en önemli gününü yaşıyordu. Halk bayram sevinci içinde, Kuba'dan itibaren yolu iki taraflı doldurmuştu. Kadınlar şiirler söylüyor, çocuklar "Allah’ın elçisi geldi" diye bağrışıyor, küçük kızlar def çalarak şenlik yapıyorlardı. Medine halkı, Peygamberimizin gelişinden duyduğu sevinci, hiç bir şeyden duymamıştı.

Hicretin İslam Tarihindeki Önemi

Hicret, Müslümanları müşriklerin zulüm ve baskılarından kurtarmış, İslam'a yayılma imkanı sağlamış, böylece İslam inkılabının başlangıcı olmuştur. Bu itibarla olaydan 17 yıl sonra, Hz. Ömer'in hilafeti esnasında Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hicret ettiği yılın 1 Muharrem'i olan 16 Temmuz 622 tarihi, Hicri-Kameri Takvim için "takvim başı" olarak kabul edilmiştir.

Rasulullah (s.a.s.)'in hicreti Peygamberliğin 13'üncü yılında, 12 Rebiulevvel / 23 Eylül 622'de olmuştur. Bu tarih aynı zamanda Peygamber Efendimizin 53'üncü doğum yıldönümüdür.

Hicri Takvim

Hicret, Ömer zamanında Hicri takvimin başlangıcı kabul edilmiştir. Bu takvim türü özellikle İslam ülkelerinde tanınmakta ve zaman zaman resmi bazense sadece bireysel düzeyde kullanılmaktadır.

Hicret'in sonuçları

  • İslamın yayılması için iyi bir ortam oluştu.
  • Göç edenlere muhacir, Medine'de onları ağırlayan ve yardımcı olan Medine'li müslümanlara Ensar denildi.
  • Medine'de İslam Devleti'nin temelleri atıldı.
  • Medine'deki Yahudilerle Medine Antlaşması imzalandı.
  • Medine'ye Mescid-i Nebi yapıldı.

Hicret

1. anlamı Göç.
2. anlamı tarih, din b. (***) İslam takviminde tarih başı sayılan Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesi:
"Hicretten yüz elli yıl sonra."- .

Hicret

Türkçe Hicret kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. emigration, migration, transmigration, hejira, Hegira

Hicret

göç. islam takviminde tarih başı sayılan, hz. muhammet'in mekke'den medine'ye göç etme olayı.

Hicret

Türkçe Hicret kelimesinin Fransızca karşılığı.
l'hégire

Hicret

Türkçe Hicret kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Hedschra

Hicret

(Arapça) Kadın ismi 1. Bir memleketten, başka bir memlekete göç ediş. 2. Rasulullah'ın Mekke'den Medine'ye göç etmesi, takvim başlangıcı olan Miladi 622 yılında vuku bulmuştur.

misafir - 8 yıl önce
hicret sadece bir takvim başlangıcı değil, bir çağın kapatılıp yeni bir çağın açılmasıdır

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Medine
2 yıl önce

yılında Mekke'den hicret etmek zorunda kaldığı, Mekke'nin 450 km kuzeydeki kentin Hicretten önceki adı Yesrib'dir. Şehrin ismi hicretten sonra Muhammed tarafından...

Riyad, Hac, Mekke, Suudi Arabistan, Hz. Muhammed, İslamiyet, Mescid-i Nebevi
Mus'ab bin Umeyr
2 yıl önce

akrabaları onu hapseder. Müslümanların Habeşistan'a hicret edeceğini duyan Mus'ab, kaçarak hicret kervanına katılır ve Habeşistan'a gider. Bir süre sonra...

Mus`ab bin Umeyr, İslam, 585, 625, Abbasiler, Ahiret, Akide, Alevilik, Ali bin Ebu Talib, Allah, Arapça
Muhacirun
6 yıl önce

Muhacirun, (Arapça: المهاجرون hicret edenler, göçmenler), İslam Peygamberi Muhammed ile birlikte Mekke'den Medine'ye (Yesrib'e) hicret eden Mekkeli Müslümanlar...

Işıklar, Kırkağaç
6 yıl önce

mahalledir. Köylüler 93 harbinden sonra Bulgaristan'ın Osmanpazarı ilçesinden hicret etmişlerdir. Manisa iline 85 km, Kırkağaç ilçesine 24 km uzaklıktadır. Türkiye...

Işıklar, Kırkağaç, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Ahmetli, Manisa, Akhisar, Manisa
Ümmü Seleme
2 yıl önce

Müslüman olmalarından ötürü baskı görünce eşi ile birlikte Habeşistan'a hicret etti. Hicret esnasında Seleme adında bir kız çocukları dünyaya geldi. Kocası Abdullah...

Günece, Yenişehir
6 yıl önce

göçe icbar edilen Müslüman Türklerin vatanlarını terk ederek, Anadolu’ya hicret etmesiyle kurulmuş bir mahalledir. Bursa il merkezine 65 km, Yenişehir ilçesine...

Günece, Yenişehir, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Afşar, Yenişehir, Akbıyık, Yenişehir
Celali Takvimi
2 yıl önce

Ramazan 471 (Miladi 15 Mart 1079) yılına rastlayan Nevruz yılbaşı olarak, Hicret yılı da başlangıç noktası olarak kabul edilmiştir. Babür İmparatorluğu da...

Takvimler, Rumi Takvim, Miladi Takvim
Meryem Suresi
2 yıl önce

Habeşistan'a yapılan ilk hicretin öncesinde inmiştir ki temel Hristiyan inaçlarına atıf yapan ilk Mekki suredir. Bu ilk hicret eden müslümanlar, Habeşistan...

Meryem Suresi, A'la Suresi, A'raf Suresi, Abese Suresi, Adiyat Suresi, Ahkaf Suresi, Ahzab Suresi, Al-i imran Suresi, Alak Suresi, Ankebut Suresi, Asr Suresi