Teratoloji

Kısaca: Teratoloji doğuştan gelen bozukluklar ya da kusurlar için kullanılan bir terimdir. Yunanca canavar, ya da harika anlamına gelen τέρᾰς (genitif hâli τέρᾰτος) ile söz anlamına gelen λόγος sözcüklerinden gelmektedir. ...devamı ☟

Teratoloji
Teratoloji

Teratoloji doğuştan gelen bozukluklar ya da kusurlar için kullanılan bir terimdir. Yunanca canavar, ya da harika anlamına gelen } (genitif hali }) ile söz anlamına gelen } sözcüklerinden gelmektedir. Aynı anlamda kullanılan bir başka terim de dismorfolojidir. Teratojenezis Doğum kusurlarına yenidoğanların %3-5'inde rastlandığı bilinmektedir.} } ABD'de yaklaşık bebek ölümlerinin %20'sine neden olur ve bebek ölümlerinin başta gelen nedenlerindendir. Tüm çocukların %7-10'u bir doğum kusurunun teşhis ve tedavi edilmesi için yoğun tıbbi bakıma gerek duymaktadır.} } Her ne kadar bazı doğum kusurlarının etiyolojik nedenlerini tanımlama üzerinde önemli ilerlemeler kaydedildiyse de , yaklaşık %65'inin bilinen ya da tanımlanabilen bir nedeni yoktur.} } Önceleri, memeli embriyosunun, annenin uterusunda tüm dış etmenlerden korunarak geliştiğine inanılmaktaydı. Ancak 1960'larda yaşanan thalidomide felaketinden sonra, gelişmekte olan embriyonun normalde erişkinlerde önemsiz etkileri bulunan bazı diş etmenlere karşı oldukça savunmasız olduğu ortaya çıkmıştır.

Wilson'ın 6 ilkesi

Gelişmekte olan memeli embriyosunun in utero savunmasızlığının farkında olunmasıyla birlikte günümüzde hala uygulanmakta olan Teratolojinin altı İlkesi geliştirildi. Teratolojinin bu ilkeleri Jim Wilson tarafından 1959'da Environment and Birth Defects (Çevre ve Doğum Kusurları) adlı yazısında ortaya kondu.} } Bu ilkeler teratojenik etkenleri ve gelişmekte olan organizmalar üzerindeki etkilerini incelemeyi yönlendirmektedir: #

Teratojenezis

e duyarlılık konseptusun genotipine ve ters çevresel etmenlerle olan etkileşim tarzına bağlıdır. #

Teratojenezis

e duyarlılık ters etkiye maruz kalındığı zaman bulunulan gelişimsel aşamaya göre değişkenlik gösterir. Etkenlere duyarlılığın ve bu etkenlerden etkilenen organ sistemlerinin duyarlılığının kritik evreleri bulunmaktadır. #

Teratojenik etkenler

, anormal gelişimi başlatmak üzere gelişmekte olan hücre ve dokularda kendilerine has şekillerde etki gösterir. # Ters etkilerin gelişmekte olan dokulara erişimi etkinin doğasına bağlıdır. Bir teratojenin gelişmekte olan konseptus ile temasını çeşitli etmenler etkiler. Etkenin doğası, annenin etkene maruz kalma yolu ve derecesi, plasental transferin ve sistemik emilimin hızı ve anne ile embriyonik/fetal genotipin kompozisyonu gibi. # Normal dışı gelişim dört şekilde tezahür eder (Ölüm, sakatlık, büyüme gecikmesi ve işlevsel kusur). # Normal dışı gelişimin frekansı ve derecesi, etkenin dozu gözlemlenebilir ters etki yaratmayan düzeyden %100 ölümcül düzeye doğru gittikçe artar. Çevresel etkenlerin teratojenik potansiyelini anlamak için yapılan testler hayvan model sistemlerini içerir (örneğin fare, tavşan, köpek ve maymun). İlk teratologlar gebe hayvanları çevresel etkenlere maruz bıraktıktan sonra fetüste iç organlarda ve iskelette büyük anormallikler olup olmadığını incelemişlerdir. Bu yöntem hala teratolojik değerlendirmenin bir parçası olsa da artık Teratoloji alanında daha moleküler düzeyde araştırmalar yapılmakta ve bu etkenlerin etkileme mekanizmaları araştırılmaktadır. Bu amaçla genetik olarak değiştirilmiş fareler kullanılmaktadır. Buna ek olarak hamile kadınların hamilelikleri sırasında maruz kaldıkları etkenler kaydedilerek doğum sonrası ortay çıkanlar da arşatırılmaktadır. Bu çalışmalar sonucu ilaçların ve diğer etkenlerin insan gebeliklerinde olası riskleri hakkında bilgi toplanmaktadır. Bir teratojenin nasıl etkilediğini anlamak hem konjenital anormallikleri engelleme konusunda yardımcı olabileceği gibi hamile kadınların güvenle kullanabileceği ilaçları geliştirmede de yardımcı olabilecektir. Teratojenik etkenler Farklı kimyasal ve çevresel etkenlerin insan ve hayvanlarda teratojenik etkileri olduğundan şüphelenilmektedir. Bunların bir kısmı şunlardır: * İyonlaştırıcı radyasyon: atomik silahlar, radyoiyodin, radyasyon terapisi * Enfeksiyonlar: Sitomegalovirüs, Herpes virüsü, parvovirüs B-19, rubella virüsü , sifilis, toksoplazmozis, Venezuela at ensefaliti virüsü * Metabolik dengesizlikler: alkolizm, endemik kretinizm, diyabet, folik asit eksikliği, hipertermi, fenilketonüri, romatizma ve konjenital kalp bloğu, virilize tümörler * İlaçlar ve çevresel kimyasallar: 13-cis-retinoik asit, isotretinoin , temazepam (Restoril; Normisson), nitrazepam (Mogadon), nimetazepam (Ermin), aminopterin, androjenik hormonlar, busulfan, captopril, enalapril, klorobifeniller , Dioksin, coumarin, siklofosfamid, dietilstilbestrol, difenilhidantoin , etanol, etidyum bromid, etretinat, lityum (Ebstein Anomalileri), metimazole, organik cıva, penisillamin, tetrasiklinler, thalidomide, trimetadione, uranyum, metoksietil eterler ve valproik asit.

Notlar

}

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.