seyir
1 . Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş:
"Hastalığın seyri."- .
2 . Kara taşıtlarının belli bir güzergahta ilerlemesi.
3 . denizcilik Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi.
4 . Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma.
5 . Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma, temaşa:
"Tevfik, orta oyununa çıkınca seyrine en sık gidenlerden birisi Selim Paşa'nın karısı oldu."- H. E. Adıvar.
6 . Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum:
"Bundan ala seyri nerde bulacak garipler?"- T. Buğra.