Put
1. anlamı Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapıncak, sanem, fetiş:"Onu ben, büsbütün başka bir hayranlıkla âdeta bir puta taparcasına seviyordum."- Y. K. Karaosmanoğlu. Haç. Üç dört tel ipekten bükülmüş iplik.2. anlamı üzerine yüklemek, hamletmek; kelim; reye koymak, öne sürmek, söylemek; avucu yukarı tutarak atmak sevketmek, harekete getirmek, zorlamak; sokmak; koşmak, acele gitmek; i, yerleştirmek, koymak; belirli bir şekle sokmak.
3. anlamı hareketsiz. sabit. para koyma. yatırma. atış. fırlatma. hamle. koymak. bırakmak. yerleştirmek. tıkmak. atmak. sokmak. çevirisini yapmak. tercüme etmek. para koymak. yatırım yapmak. yüklemek. kurmak. sınamak. denemek. açıklamak. ifade etmek. çevirmek. sorm.
4. mabut; idol, yanlış fi; çok sevilen kimse veya şey; sanem, put.
sado - 5 yıl önce
PUT; Tapınmak için insan eliyle yapılmış her şeye put denir. Heykeller, resimler, figürler, yontma taşlar, camiler, mimberler, Hacel-ül esvet taşı, şeytan taşlama taşı, ağlama duvarı. bunlar putların grubuna girer.