|harita =
|harita boyut =|harita açıklama = |lat_deg = |lat_min = |lat_hem = |lon_deg = |lon_min = |lon_hem = |rakım = |yüzölçümü = |nüfus = 1118 (220 hane) |nüfus yoğunluğu = |nüfus_ref = [2] |nüfus_itibariyle = 2000 |alan kodu =0264 |posta kodu = 54430 |bölge = Marmara |il = Sakarya |ilçe = Karapürçek
|Köy Muhtarı = AYDIN ÖZCAN0532 789 69 82
|websitesi = www.mecidiye.org tıklayınız:[3]
Mecidiye, Sakarya ilinin Karapürçek ilçesine bağlı bir köydür.
Tarihi
Kuzey Anadolu Dağları`nın en doğu ucundan yani Batumi`den 1880`li yıllarda başlayan göçler, aynı dağ sisteminin en batı ucunda yani bugünküMecidiye Köyü`nde sona ermiş. Sırtını dağa yaslayan Mecidiye Köyü, Adapazarı Ovasını kuşbakışı seyrediyor. Dağlık-ormanlık yapıya alışık olan Gürcü göçmenler bilerek ve isteyerek böyle bir yerde köylerini kurmuşlar.
Mecidiye Köyü, 1326 yılında Konuralp tarafından fethedilen Akyazı ve havalisi (köy de bu havalinin içinde yer alır) 1337`de Kocaeli Sancağı`na bağlanmıştır. Adapazarı`nın 1954 yılında il olmasıyla, Akyazı Kazası vasıtasıyla buraya bağlanan Mecidiye Köyü en son 1991`de Karapürçek İlçesine bağlanmıştır. Yerleşme Şekli ve Mesken Tipleri Köy, muntazam bahçeli evlerden oluşur. Her evin çevresinde, çoğu kez arkasında birkaç dekar büyüklüğe kadar ulaşabilen bahçe bulunur. Bu bahçe fındıklık, sebze-meyve kısmı, fındık harmanı ve kavaklık gibi kısımlardan oluşur. Bahçe içinde evi tamamlayan mesken eklentileri (ahır, mısır ambarı, samanlık, kümes, ekmek fırını, garaj gibi...) geleneklerle şekillenmiştir.
Kültür
Mecidiye Köyü, Adapazarı Ovasına bakan bir orman köyüdür. 5352 da. yüzölçümüne sahip olan köy arazisinde yerleşim alanı 250-280 metreler arasında yer alır. Köy, Adapazarı merkezine 26 km., bağlı olduğu Karapürçek ilçe merkezine 3 km. uzaklıktadır.Geçim kaynağı ise sadece fındık. İlçe topraklarinin %80`i engebelidir. Ormanlık alan %65`i bulmaktadır ve ilçenin deniz seviyesinden yüksekliği de 84 metredir. Köyümüzün ilçeden yüksekliği de bir o kadar olduğuna göre oldukça yüksek bir tepede kurulduğu söylenebilir. İlçe nüfusu genelde manav olarak anılsa da, Karadeniz`den Lazlar, Artvin ve Batum`dan Gürcüler, Kafkaslardan, Yugoslavya ve Bulgaristan`dan Muhacirler, ve doğudan Kürtler de gelip Sakarya`nın bu en eski ilçesine yerleşmişlerdir. Bizim köyümüz ise, Gürcü ağırlıklıdır.
Köyde fındık bahçesi içindeki kargir evimiz, bakımsızlıktan sıkılmış bir halde, bizleri bekliyordu. Yılda bir de olsa fındık toplama bahanesiyle yeşillikler içinde yaşamak rüya gibi geliyor insana. Yüksek bir alana kurulmuş olmasının ve sırtını ormana yaslamış olmasının da bunda etkisi var. Genelde Sakarya zaten yeşil bir memlekettir. Bu yeşilliğin tam ortasında bulunmak, gökyüzüne oldukça yakınlaşmak isteyenler için de bizim köyümüz eşsiz bir fırsat.
Fındık toplarken bizi en çok etkileyen şey yaz yağmurları oldu. Fındığın toplandıktan sonra kurutulması ve harman makinesine verildikten sonra da ikinci bir kurutulma işlemine tabi tutulması gerekir. İşte tam bu sıralarda gelen yağışlar çiftçinin iki ayağını bir papuca sokar. Yağmura yakalanmış ve uzun süre kurutulamamış fındık, koca bir seneyi boşa çıkarır. Bunun için bu köyde fındık toplayan bir çiftçinin bir gözü adeta gökyüzünde bulutlardadır. Kaldığım süre içinde bulut hareketlerini o kadar yakından takip ettik ki; meteoroloji uzmanları bu kadar gökyüzüne bakmamışlardır eminim.
Her ne kadar köy hayatı olsa da, gelişen teknoloji ve sosyal yapıdaki değişiklikler burda da çabuk etkisini göstermiş. Sosyolojik olarak önceleri "büyük" aile olarak adlandırabileceğimiz tek çatı altında toplanan büyükbaba, baba, çocuklar ve torunlardan oluşan geniş aile yapısı kısmen yaşasa da etkisini yitirmiş durumda. Bunda toprağa bağlı hayatın getirdiği şartların ve ataerkil yapının, değişen Türkiye ile birlikte değişmesinin; şehirlerde hatta yurt dışında çalışan kentli gençlerin, ilçede kurulan onlarca fabrikada çalışan genç erkek ve kızların da etkisi var. Geçimini çiftçilik ve hayvancılık yerine, işçilikle sağlamak isteyen kitle oldukça fazla ve bunlar şartların her geçen gün değiştiğinin, dedelerinin ve hatta babalarının yaşadığı köy ile kendi köylerinin aynı olmadığının farkında. Bu nedenle özellikle hayatta erken "yırtmak" isteyen gençelrin gözü köy hayatından çok şehir hayatında. Ancak oraya kapağı nasıl atacaklarının planlarını yaparken, evdeki bulgurdan olma korkusu da yok değil. Zira yılda sadece bir ay o da sadece bir ürünle yani fındıkla uğraşan köylünün bir çoğu bunu bile fazla bulmakta, fındıkla uğraşmak istememekte, yorucu olduğunu düşünmekte!!!
Bu tür sıkıntılar yanında gündelik hayat oldukça renkli Mecidiye`de. Genciyle yaşlısıyla neşeli bir mizaca sahiptir. Köy insanı genel olarak misafirperver ve kanaatkar olur. Mecidiye de öyledir. Halkımız genelde birbirine isimleri yerine lakaplarıyla hitap eder. Bu burada başlıbaşına bir kültür oluşturmuş durumda. Bu aynı zamanda köyün ne kadar renkli bir hayata sahip olduğunun da bir kanıtı. Benim duyduğum lakaplar şunlar: “Pençe” Hüseyin, “Tilki” Tuncay, “Süslü” Dursun, "Aşık" Şenol, “İpragaz” Vedat, “Dengesiz” Abdullah, Çom Sezai, Kocakafa Recai, Psikopat Mehmet, “Takoz” Kazım, “Golop” Kazım (Kazım Amcayı köyün 24 saat açık bankası olarak görenler de var), “Vatandaş” Metin, Deli Hüseyin (bu lakaba birden fazla şahıs sahip maalesef), "Delice" Ömer, "Albuz" Hasan, “Doktor” Resul (bu arkadaş canlı bir köpeği ameliyat ettikten sonra haklı olarak bu lakabı almış), “Gorbaçov” Mikail, “Tere” Mustafa, “Poker” Recep, “Mercedes” Osman, “Simoviç” İlhan, “Kırmızı” Cafer (gördüm, gerçekten kırmızı bir şahıs), “Perişan” Alaaddin, “Maşallah” Hüseyin, “Delege” Mehmet, “Posta” Ahmet, “Hacı” Şakir, “Ooople” Recep, “Hükümet” Hikmet, “Kit” Ersin (meşhur dizideki arabadan), “Tilki” Selim, “Erbakan” Cahit (koyu bir Erbakancıdır kendileri), “Şeytan” Mehmet Ali, “Çete” Mustafa, “Kara Ali” Aziz (ailede herkes beyaz bir bu kara), “Kaptan Orhan”, “Kör topal” Veysel, “Yan göz” Cavit, “Çekiç” Üzeyir, “Bolko” Recep, "Bacaksız" Ahmet, “Sefil Bülo” Lütfü, "Çinçevat" Yücel, "Pamuk" Zelkif, "Profesör" Nusret, "Fredy" Ahmet, "Midilli" Bahtiyar, "Çirkin Kral" Harun, "Sivri" Sebahattin, "Ligt" Ömer, "Cingan" Mehmet...
Köyün gençlerinin en büyük sorunu; uzayan sakalları. Maalesef yüzde 99 oranıyla bu köyün gençleri sakal tıraşlarını kendileri olamıyorlar. Evet araştırılması gereken sosyolojik bir vakıa olarak duruyor köyün gençlerinin bu sorunu. Hatta askere gidip gelenler dahi orda nasıl traş olduklarına şaşıyorlar. Hiç üşenmeden sakal tıraşı olmak için işi gücü bırakıp 3km. uzaklıktaki ilçeye gidiyorlar ve berber koltuğuna oturuyorlar. Bu onlara çok daha kolay geliyor evde traş olmaktan!!! Ben bu durumun, değişim isteklerinden kaynaklandığını düşünüyorum. Köyde monotonluktan sıkılanlar, tıraşı bahane edip hiç olmazsa yarım günlüğüne farklı bir atmosfere atıyorlar kendilerini; işin aslı bu. Yoksa tıraş bahanea€¦
Aynı zamanda “Cuma” günleri de çok önemli erkekler için. Özellikle gençlerin işten yırtıp dinlendikleri, gezdikleri bir gün cumaları. Bu da malum “Cuma namazı” sayesinde oluyor. Namaz için özellikle hazırlanılıyor temizleniliyor ve işler erteleniyor.
Köydeki insanlar, yaşlısıyla genciyle “f” harfini alfabeden çıkarmışlar sanki. Fındık yerine pındık; fare yerine pare; fasulye yerine pasulye; fazla yerine pazlaa€¦. a€˜P` harfi a€˜F` harfinin yerini almış. Zorlamayla dili a€˜f`ye dönenler oluyor ama kalıcı değil.
Unutmadan belirteyim. Uzun süreli köy hayatımda bana yoldaşlık eden dostlarım, Bülent, Şenol, Dursun, Yücel, Recep, Kemal ve diğerleri ile fındık toplama işini merak edip köye kadar gelen yazarlarımız Sedat ve Abdullah`a çok teşekkür ediyorum.
Coğrafya
Sakarya iline 25 km, Karapürçek ilçesine 2 km uzaklıktadır.İklim
Köyün iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.Nüfus
|-
Yıllara göre köy nüfus verileri | |||
---|---|---|---|
2007 | 1118 | ||
2000 | 900 | 1997 | 855 |
Ekonomi
Köyün ekonomisi fındık tarımına ve hayvancılığa dayalıdır.Seçildikleri yıllara göre köy muhtarları:
2004 -
1999 -
1994 -
1989 -
1984 -
Altyapı bilgileri
Köyde, Mecidiye İlköğretim okulu vardır([4]) ancak 6, 7. ve 8. sınıf öğrencileri taşımalı eğitimden yararlanarak ilçede bulunan Ş.H.Zorlu İ.Ö.O`na gitmektedirler. Köyün içme suyu şebekesi mevcuttur. kanalizasyon şebekesi vardır. Ptt şubesi yoktur ancak ptt acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır. Ulaşım ve iletişimi kolay bir köydür.Linkler
Karapürçek belde ve köyleri