Deep
1. anlamı (z). derin derin, derinde. deep laid schemes enine boyuna düşünülmüş. planlar, gizli ve geniş planlar. ,deniz,ciddi/boğuk/koyu/derin,geç vakte/derine.2. anlamı derin. genişliğinde. dalgın. keskin. aşırı. içten. tok (ses). yürekten. esrarlı. karışık. anlaşılmaz. koyu. pes. bilinç altı. şiddetli. ağır. derinlik. koyuluk. karanlık. (renk) koyu. (uyku) derin. (ses) boğuk. alçak. (duygu) derin. yoğun. ciddi. karmaşık.