Late
1. anlamı (z.) geç, muayyen zamandan sonra; son zamanlarda. late in the day günün nihayetine doğru; geç kalınmış. Better late then never. Hiç olmamaktansa varsın geç olsun. early and late erken veya geç demez, vakti saati yok. sooner or later ergeç, erken.2. anlamı geç. gecikmiş. ı`m late.. (saat.zaman) geç. son. yeni. taze. geç olarak. sonuna doğru. sonlarında. sabık. eski. rahmetli.