Moğol saldırıları sonucu, Kayı soyundan Kaya Alp`in oğlu Süleyman Şah, Horasan`dan 50.000 kişi ile Erzincan ve Ahlat yakınlarına 1224 yılında buraya gelerek yerleşmiştir.Yedi yıl sonra bu boy Fırat Nehri yatağını izleyerek Halep üzerinden Horasan`a dönmek istedi, ancak Caber Kalesi önlerinde Süleyman Şah atıyla birlikte suya düşerek öldü.Bu olay O`nun emrindeki ailelerin dağılmasına yol açtı, birtakımı Suriye`de kaldı, bazı aileler ise Anadolu içlerine ilerledi.
Süleyman Şah`ın dört oğlu vardı; Sungur Tekin, Gündoğdu, Dündar ve Ertuğrul.Bunlardan ilk ikisi Horasan`a döndü, diğer ikisi ise yanlarında yaklaşık 400 aile ile Erzurum civarına gitti ve Sürmeli Çukur Ovası`na yerleşti, bunlardan bir bölük ise Pasin Ovası`na yerleşti.
Dündar ve Ertuğrul emrindeki aileler ile Batı`ya ilerlerken iki ordunun savaşına rastladı.Bu iki ordudan güçsüz olarak gördüklerine yardım etmeye karar verdiler, bu karar onların ileriki yaşamlarını oldukça etkiledi, çünkü güçsüz olup onların yardımıyla savaşı kazanan taraf Anadolu Selçuklu ordusu, düşman ise bir Moğol ordusuydu.Ertuğrul bu yardımı sayesinde Selçuklu sultanı III. Alaeddin Keykubat ile tanıştı ve onu koruyucu olarak tanıyıp elini öptü.Sultan da ona hediye olarak Domaniç ve Ermeni dağlarını yaylak, Söğüt yakınlarındaki ovayı da kışlak olarak verdi.
Ertuğrul`un ailesi oraya vardığında Kütahya`nın kuzeyindeki Karacahisar mevkiinde Rumlar yaşıyordu.Ertuğrul bu Rumlar tarafından rahatsız edilince Alaaddin`den sefer için izin istedi ve sefer yapıp bölgeyi aldı.Zafer haberini Eskişehir`de alan III. Alaeddin Keykubat, Eskişehir`in adını "``Sultanönü``"`ye çevirdi ve Ertuğrul Gazi`ye verdi
Ertuğrul Gazi`nin ise üç oğlu vardı; Osman, Gündüzalp ve Savcı.Bunlardan en büyüğü olan Osman 1258 yılında doğdu.Bizans tekfurlarına karşı seferlerde bulundu ve bir savaşçı olarak nam saldı.