Atça
Romalılar Döneminde kurulan Atça`da belediye teşkilatı 1867 yılında kurulmuştur. Atça Belediyesi Ege Bölgesi`nin ilk belediyelerinden birisidir.Konumu
Pamukkale, Söke, Efes, Kuşadası, Didim, Bodrum, Marmaris, Çeşme ve İzmir gibi bölgenin önemli turizm ve ticaret merkezlerine yakın sayılabilecek bir mevkide bulunmaktadır. İzmir-Denizli Devlet Karayolu (E-87 Karayolu) üzerinde bulunan Atça, Nasyonel Sosyalistlli`ye 8 km, Aydın il merkezinede yaklaşık 35 km uzaklıktadır. Batısında Sultanhisar, doğusunda Nasyonel Sosyalistlli, kuzeyinde Beydağ ve güneyinde Yenipazar ilçeleri ile çevrilidir. Köylerinden ara bağlantılarla doğrudan Ödemiş ve Tire`ye de ulaşmak mümkündür.Nüfusu
Atça beldesinin nüfusu bağlı bulunduğu ilçeden (Sultanhisar) nüfusu daha fazladır.http://www.sultanhisar.gov.tr/drw/yore.htm 2000 yılı Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre beldenin nüfusu 7.660 kişi olup, köyleriyle birlikte bu rakam yaklaşık olarak 12.000`in üzerine çıkmaktadır.Paris`e benzerliği
Atça, 28 Mayıs 1919`da uğradığı Yunan işgalinden 5 Eylül 1922`de kurtulduğunda virane bir görünümde iken Cumhuriyet`in ilanıyla tekrar büyümeye başlamıştır. Uzun zaman Avrupa`da kalan ve Fransa`da şehir planlamacılığı konusunda eğitim alan Abdi Bey, belediyede fen memuru olarak çalışan Hafız Bey`in yardımlarıyla, hayran olduğu Paris`in Etoile () Meydanı`nı örnek alarak Atça`yı yeniden imar etmeye çalıştı. Zafer Takı ()`un bulunduğu yerede Atça Parkı`nı yerleştirdi.
Sekiz ana cadde ``(bunlar: Karakol Caddesi, Kurtuluş Caddesi, Abdi Bey Caddesi, Nasyonel Sosyalistlli Caddesi, Kavaklar Caddesi, Jurnalı Caddesi, Batı Caddesi ve Atatürk Caddesi)`` kent merkezindeki Atça Parkı`nda birleştiği. çok katlı yapılaşmaya izin verilmeyen belde, daha çok bahçe içindeki müstakil evlerle donatıldı. O günden bu güne kadar ki belediye başkanları da bu mirasa sahip çıkarak imar planında köklü değişiklikler yapmadıklarından Atça, bugünkü haliyle muhafaza edilmeye çalışılmaktadır. Türkiye`de bu şekilde tasarlanmış ilk ve tek yerleşim birimidir.
Atça Parkı, Atça`nın merkezidir. Çapı 95 metre olan bir daire olup, 7084,625 m² lik alanı kaplar. Sekiz ana caddenin birleştiği bu nokta, Atçalıların dinlenme ve eğlenme yerlerinden biridir. İlk önceleri çocuk bahçesi, hayvanat bahçesi gibi bölümlerden oluşan parkta, bugün aile çay bahçesi ve çocuk parkı bulunmaktadır.
Caddelerin uzunluğu 500 metredir. Brüt alanı 58000 m² dir. Atatürk Caddesi parke ile kaplı, diğer bütün caddeler beton ve asfalt kaplamadır. 1979 yılı imar çalışmalarında ele alınan bir çevre yolu başlattılmış bir kısmıda uygulamaya alınmıştır.
Ekonomisi
Atça`da halkın büyük bölümü çilek, pamuk, zeytin, incir, üzüm, narenciye, şeftali ve sebzecilik işleriyle süt ve besi hayvancılığı yaparak geçimini sağlamaktadır.Atça Sanayi Sitesi`nde 107 adet dükkan bulunmaktadır. Bunun yanında 4 adet zeytinyağı fabrikası, 3 adet narenciye mumlama fabrikası, 2 adet pamuk çırçırlama fabrikası, 1 adet kasa fabrikası beldede istihdam yaratmaya çalışmaktadır.
Eğitim
Atça`da okuma yazma oranı %97`dir. Atça`da 5 adet ilköğretim okulu, 1 adet çok programlı lise ve 1 adet endüstri meslek lisesi bulunmaktadır. Atça`daki okullarda yaklaşık olarak 140 adet öğretmen bulunmaktadır.- Atça Çok Programlı Lisesi
- Atça Endüstri Meslek Lisesi
- Ali Sönmez İlköğretim Okulu
- Atatürk İlköğretim Okulu
- Cumhuriyet İlköğretim Okulu
- Fahriye Dilerek İlköğretim Okulu
- Hadıloğlu İbrahim Uzunırmak İlköğretim Okulu
Atça Çilekleri
Çilek üretimi, kalitesi, aroması ile Atça çilekleri Türkiye`nin en iyi çilekleri arasında gösterilmektedir. Bu çilekler Türkiye`nin birçok yerine ulaşmakta ve yurtdışına da ihraç edilmektedir.Uluslararası Atça Çilek Festivali
Her yıl mayıs ayında düzenlenen Uluslararası Atça Tarım, Çilek, Kültür ve Sanat Festivali`ne de pek çok turist gelmektedir. Yurt dışından davet edilen öğrenciler de kendilerine özgü halk danslarınıyla Atça festivaline katılmaktadırlar. Festivale her yıl ünlü sanatçılar ve devlet adamları da iştirak etmektedir.2006 yılında 1 Mayıs - 7 Mayıs tarihleri arasında yapılan 6. Uluslararası Atça Tarım Çilek Kültür ve Sanat Festivali`ne Gürcistan, Bulgaristan, Bosna-Hersek, Sırbistan-Karadağ`dan halk dansları ekipleri ile Ekvador ve Peru`dan müzik grupları iştirak etmişlerdir. Çeşme, İzmir`de 13 Mayıs 2006`da yapılan 1. Dünya Özgürlük Kraliçesi Güzellik Yarışması (Miss Liberty Queen)`nın güzelleri de festivaldeki defilede boy göstermişlerdir.
Atçalı Kel Mehmet Efe
} 1829`da Kuyucak`ta başlayan Kel Memet`in önderliğindeki Aydın ayaklanması bir halk ihtilali özelliklerini taşır görünmektedir. Osmanlı İmparatorluğu`nun girdiği savaşların vergi yükünden bunalan halka bu vergiyi kaldırdığını ilan etmiş, mültezimlerin, voyvodaların ve zabitlerin halktan keyfi olarak topladıkları vergileri kaldırmıştır. Bunlarla da yetinmeyerek, ` vali-i vilayet, hademe-i devlet, Atçalı Kel Memet ` şeklinde imzaladığı fermanlarda hükümetten serbest ticaret ve tarımın korunmasını, kanunların değiştirilmesini, daha eşit kanunlar yapılmasını ve askerliğin yeni esaslara bağlanmasını istemiştir. Aydınlıların yanısıra, Kütahya, Manisa, Burdur ve Denizli `nin bazı kazaları, onun ileri sürdüğü fikirleri sevinçle karşılamış, ona kapılarını açmış ve kendilerine efendi yapmışlardır. İlk ayaklanmasında Aydın mütesellimi ve yanındaki adamlarıyla girdiği çatışmalar hariç, diğer kasabalarının hiç birisinde ona karşı silah atılmamıştır. Aksine, adamlarıyla birlikte bu kasabalara birer kurtarıcı gibi girmiştir. İdaresi altında bulunan yerlerde halkının malına, canına ve ırzına saygı gösterdi. Seyahat hürriyetine engel olmamıştır. Zulmü ve adaletsizliği ortadan kaldırmak, yeni bir düzen kurmak için çalışmıştır.Savunduğu fikirlerin II. Mahmut `un reformları ve sonrasındaki Tanzimat ilanı ile paralellikler arzettiği ileri sürülebilir. Öte yandan, Aydın İhtilali döneminin, Osmanlı İmparatorluğu`nun pek çok bölgesinde bir önder etrafında toplanarak yerel idareleşmeye (veya derebeylik kurmaya) yönelen hareketlerle eşzamanlı olduğu unutulmamalıdır. Boyut ve tarzları farklılıklar göstermekle birlikte, Manisa`da Karaosmanoğulları, Çukurova `da Ramazanoğulları, Yanya `da Tepedenli Ali Paşa, Tuna boyunda Pazvantoğlu, hatta Mısır `da Kavalalı Mehmet Ali Paşa isyanları aynı dönemin hadiseleridir. Osmanlı Devleti, uğradığı kayıplara rağmen, bunların hepsini aşmıştır.
Linkler
Ayrıca bakınız
Notlar
kategoriler --> Türkiye`nin beldeleri