T.c. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü

Öncelikle iyi çalışmalar diliyorum, ve birazdan yazacaklarım konusunda eğer bir sürçi lisan edersem şimdiden özür diliyorum. Yaklaşık yedi yıl süren evlilik sürecimin ardından eşimle yaşamış olduğumuz anlaşmazlıkların çoğalması ve eşimin bana haber vermeden evi terketmesi neticesinde 2016 yılında boşanma sürecimiz başlamış oldu. Bu sürecin başlamasıyla beraber Konya Ereğli aile mahkemesinde görülen dava sürecimiz üzerime atılan iftira ve suçlamalara rağmen yüce Türk adaletinin tecelli etmesiyle leh’ime sonuçlanmıştır. Ancak eşimin istinaf mahkemesine yaptığı itiraz sonucunda leh’ime verilmiş olan karar bozularak durum aleyhime sonuçlandırılmış ve açıkça mağdur olduğum bir kararla karşı karşıya bırakılmış oldum. Mağduriyetimin giderilmesi ve adaletin yeniden tecelli etmesi maksadıyla Yargıtaya yapmış olduğum dava sürecide benim için olumsuz bir neticeyle sonuçlandırıldı. Haklı olmama rağmen verilen bu kararın aleyhime olması bir tarafa yaşamış olduğum başka bir korku ve tedirginlik konusunda siz değerli büyüklerimizden yardım beklemekteyim, eski eşimin evine her fırsatta elini kolunu sallayarak giren erkek kardeşi kısaca oğlumun dayısı konumundaki kişi geçmişte meslek olarak icra ettiği askeri personellik döneminde küçük bir erkek çocuğuna cinsel taciz uygulamak kaydı ile görevden atılmış ve hapis cezası almış bir müptezeldir. Bu kişinin oğlumun etrafında olması ve oğlumun yaşadığı eve girip çıkması evladımın her an zarar görebilme ihtimalinide beraberinde getirmektedir. Bu durum benim uykularımı kaçırmaktadır. Oğlumun, dayısı konumundaki bu müptezelin geçmişte yapmış olduğu haltlarıda her an öğrenebilecek olması ihtimali ve bu ihtimalle ruhsal ve psikolojik gelişimimin olumsuz etkilenmesi hususunda derin endişe yaşamaktayım. Böylesine bozuk bir aile yapısı içerisinde yaşamış olan eski eşimin mahkeme sürecinde üzerime atmış olduğu iftiraların en hafifi benim bir esrar yetiştiricisi olduğum ve eve her gün sarhoş geldiğimi söylemesi olarak nitelendirilebilir. Bütün bu iftiraların mesnetsiz olduğunu hem hukuki hemde sağlıksal olarak ispatlamam yerel mahkemenin kararını olumlu etkilemiş ve karar Leh’ime çıkmıştır. Ancak daha sonrasında istinaf ve Yargıtay sürecinde görülen davalarda aleyhimde hiç bir delil olmaması ve eski eşimin üzerime atmış olduğu iftiralardan bir tekini bile ispatlayamamış olması durumu aşikarken neden mağdur edildiğimi anlamakta güçlük çekiyorum. Yüce Türk adaletine olan güvenimi ve inancımı kaybetmemek adına dava sürecinin yeniden değerlendirilmesi ve çıkan kararın tekrar gözden geçirilmesi hem dava sürecinde karar veren hakimlerimizin vicdanını rahatlatacak hemde benim mağduriyetimi ortadan kaldıracaktır. Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ediyorum.