Sarıkışla (Sarı Kışla şeklinde de yazılır, Kışla-i Humayun şeklinde de anılmıştır.) İzmir Konak Meydanı`nda 1829`da inşa ettirilmiş ve 1953`de İzmir Belediyesi tarafından yıktırılması zamanla şehir bilinci açısından cinayete eşdeğer görülmüş büyük bir idari yapıdır. Yıkılmasından önce İzmir`in sembollerinden biriydi.
Denizin toprakla doldurulmasıyla elde edilmiş bir alan olduğu için Dolma denilen bir mevkiye kurulmuştur. Önceden burada 10 kadar sabunhane, Yahudi misafirhanesi ve meyhaneler bulunmaktaydı. Sarıkışla`nın inşasında binanın Osmanlı Devleti`nin son dönemlerinin kozmopolit ve stratejik İzmir`inde devlet erkini yansıtması amaçlanmıştır. Çalışmaların başlatıldığı 1826 yılı, aynı zamanda, Yeniçeri Ocağı`nın kaldırılarak çağdaş bir ordunun temellerinin de atıldığı yıldır. Kara tarafındaki cümle kapısı, 1872`de Kadızade Konağı olarak bilinen yapının önemli bir yenilemeden geçirilerek dönüştürüldüğü İzmir Vilayet Konağı`na ve 1901`de inşa edilen Saat Kulesi`ne bakmakta, arkasında minyatür İngiliz Ayşe Camii (bugünkü Konak Camii) bulunmaktaydı. İç kısmı Talimhane Meydanı olarak anılmaktaydı. Sarı renkte, kesme sarımsak taşları ndan inşa edilmişti. Taşlarının nereye götürüldüğü bugün bilinmemektedir.
1950 yılında Milli Savunma Bakanlığı ile birlikte alınan müşterek bir kararla, şehrin merkezinde kalan askeri garnizonun dışarıya taşınması fikri benimsendi. Belediye tarafından askeri amaçlı beş adet binanın yapılması ve bakanlığa devredilmesi üzerinde anlaşıldı. Buna karşılık Sarıkışla da belediyeye verilecekti. Belediye Sarıkışla`yı devralır almaz yıktı. Ancak, Sarıkışla`nın yıkılmasıyla boşalan Konak Meydanı`nı ne yapacağını bilemedi. Londra, New York ve Rio de Janeiro belediyelerine başvurularak fikir istendi. Boş kalan alan birahaneler ve çiçekçilerle doldu. Uzun süre İzmir toplu taşıma ağının merkezi oldu ve çirkin bir görünüm aldı. 80`li yıllar a gelindiğinde denizin doldurulmasıyla inşa edilen Mustafa Kemal Sahil Yolu`na bağlanacak geniş bir yol hattı ve bu hatta bağlı üst geçit planları yapılması meydanın gözden çıkarılmaya başladığına işaret etmektedir. Ardından Galleria tartışmaları gündeme geldi. Birkaç kez bir park görünümünde düzenleme girişimleri yapıldı.
Sarıkışla`dan Konak Meydanı`nda geriye sadece hitapname si kalmış, bir anıt şeklinde dikilmiştir. Hitapname yıkımı gercekleştiren müteahhidin bir vicdan muhasebesi sonucu bahçesinden çıkarıp geri getirmesi üzerine geri kazanılabilmiştir. Pek çok kentin (örneğin Dresden) savaşlarda yıkıma uğramış sembol yapılarının üşenmeksizin yeniden inşa edildiği günümüzde, yerli yıkımın bir kaybı olan Sarıkışla`nın yenilenmesine dönük fikirler ortaya sürülmeye devam etmektedir.