Plan
1. anlamı Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen:"Turist akınını karşılamak için şimdiden bir plan yapmışlar."- H. Taner. Bir şehrin, bir yapının, bir makinenin çeşitli bölümlerini gösteren çizim:"O tarihte aramızda kasaba planını yapmaya gelmiş bir iki mühendis ve mimar bulunuyordu."- R. N. Güntekin. Çekimya Düşünce, niyet, maksat, tasavvur:"Aşağıda kaynaşan kalabalığa bakarak planını zihninden geçirdi."- Ö. Seyfettin.2. anlamı i., f. (-ned,- ning) plan; kroki, taslak; tertip, niyet maksat, fikir; yol, usul, tarz; f. planını çizmek; plan kurmak, tasarlamak; tertiplemek düzenlemek; düşünmek, niyetlenmek, working plan ilk tasarı, ge- çici. plan planner i. plan yapan kimse.
3. anlamı kroki. taslak. tasar. niyet. proje. kasarı. planlamak. tasarlamak. planını çizmek. düzenlemek.