Penisilin

Kısaca: Penisilin, 1929 yılında Londra'da Sir Alexander Fleming tarafından Penicillium Notatum adlı küfte keşfedilen antibiyotik. Bu madde, ilk olarak 1911 yılında bir İskandinavyalı tarafından tanımlanmış olmakla beraber o yıllarda iyileştirici gücü bilinmemekteydi. 1945 yılında Fleming'le birlikte Nobel Ödülünü kazanan Oxford'lu Florey ve Chain, penisilinin kitle halinde elde edilebilmesini temin etmişlerdir. ...devamı ☟

Penisilin
Penisilin

Penisilin, 1929 yılında Londra'da Sir Alexander Fleming tarafından Penicillium Notatum adlı küfte keşfedilen antibiyotik. Bu madde, ilk olarak 1911 yılında bir İskandinavyalı tarafından tanımlanmış olmakla beraber o yıllarda iyileştirici gücü bilinmemekteydi. 1945 yılında Fleming'le birlikte Nobel Ödülünü kazanan Oxford'lu Florey ve Chain, penisilinin kitle halinde elde edilebilmesini temin etmişlerdir.

Mikrobiyoloji

Mikroskopik mantarların (küfler) antibiyotik etkisi çok eskiden beri bilinmekle beraber, penisilinin bulunuşunu Flemming’e (1928), geniş ölçüde üretilmesini de amerikan sanayiine (1943) borçluyuz. Penisilin, Gram pozitif bakterilere (stafilokok, streptokok, pnömokok, tetanos basili, difteri basili, gazlı kangren basili), spirillere (özellikle frengi mikrobuna), gonokok ve menengokoklara karşı etkilidir. Buna karşılık tüberküloz basili ile Gram negatif basillere (tifo basili, kolibasiller v.b.) etkili değildir. Penisilin, bakteriler üstüne üremeyi durdurucu, öldürücü ve eritici etki gösterir. Buna karşılık, toksinleri yok edici nitelik taşımadığı için toksinlerden ileri gelen hastalıklarda (tetanos, şarbon, difteri) başarı sağlamaz. Ayrıca bazı bakteri cinsleri zamanla penisiline alıştığı, yani penisiline karşı direnç kazandığı için bu çeşit mikroplara (stafilokok, gonokok) karşı ilacın etkisi azalmakta ve ilk zamanlarda kullanılan dozlardan çok daha yüksek dozların kullanılması gerekmektedir.

Eczacılık ve tedavide penisilin

Penisilinin sentezi ilk defa 1946 yılında laboratuvarda gerçekleştirildi; bu sayede kimyasal yapısı da belli oldu. Bununla beraber penisilinin biyolojik usullerle elde edilmesi daha ucuzdur, önce penicillium notatum kültürlerinin hava ile temas eden yüzey kısımlarından elde edilen penisilin, bugün kültürlerin derin kısımlarıy-le de hazırlanmakta, bu da maliyet fiyatını son derece düşürmektedir. ilk metotla birçok izomerden meydana gelen renkli bir ü-rün elde ediliyordu; bugünkü metotlarla, penisilin G denilen daha etkin, daha dayanıklı ve saf bir penisilin elde edilmektedir. Sodyum ve potasyum tuzu halinde kullanılan bu toz milletlerarası bir standarda göre titre edilir.

Penisilinle tedavisinin başarısı, bu ilacın kandaki ve organik sıvılardaki yoğunluğuna bağlıdır; onun için başlangıç dozları yüksek olmalı, penisilin vücuttan çabuk atıldığı için devam dozları da sık verilmelidir. Bu sakıncalar, penisilinin yavaş soğurulan (yağlı eriticiler) veya vücuttan yavaş atılan (po-livinil-pirolidon) yahut güç eriyen (prokain-penisilin) çözeltiler halinde verilmesiyle kısmen telafi edilir. Diğer penisilinler özellikle bazı dokularda (ör. akciğer) yerleşir. Saf bir penisilinle yağlı penisilinlerin karışımına bipenisilin denir; bu karışımla başlangıç dozu da, devam dozu da bir defada şırınga edilebilir.

Penisilin, kas içine veya omurgaya şırınga edilmek üzere 100.000, 200.000, 500.000 ve 1 milyon ünite olarak kapalı şişeler içinde piyasaya sunulur. Ayrıca sindirim salgıları tarafından bozulmayan bazı türevleri ağız yoluyle verilir. Nihayet penisilin lokal olarak merhem, fitil, ovüi v.b. şeklinde de kullanılır. Çok defa sülfamitlerle ve başka antibiyotiklerle, mesela streptomisinle beraber verilir.

Tipleri

Yarı sentetik penisilin. Penisilin çekirdeği ortaya çıkarılıp saf halde elde edildikten sonra yarı sentetik penisilinlerin yapımı mümkün oldu. Bu yeni antibiyotikler üç gruba ayrılır:

1. tabii penisilinlere benzeyen ve ağız yoluyle etkili olan yarı sentetik penisilinler. Penisilin G gibi bakteri öldürücü olan bu penisilinler, tıpkı onun gibi penisilinaz’a karşı da hassastır; fakat penisilin V gibi asit ortamda da etki gösterdiğinden ağız yoluyle verilebilir. Fenitisilin, propisilin ve klome-tosilin bu çeşti penisilinlerdendir;

2. penisilinaz’m etkisine dayanıklı olan penisilinler. Penisilinaz üreten stafilokoklara karşı etkilidir. Başlıcaları metisilin, oksalin ve kloksasilin’dir. Bakteri öldürücü etkileri penisilin G’nin aynıdır, onlardan fazla olarak penisilinaz yapıcı stafilokoklara karşı da etkilidir;

3. geniş etkili penisilinler. Penisilin çekirdeği bulunduktan sonra elde edilen en ilgi çekici ilerlemelerden biri, 1961′de Doyle tarafından yeni bir bileşiğin bulunmasıdır. Bu bileşik, tabii penisilinlerin Gram pozitif koküs ve bakterilere karşı da kuvvetli bir etkiye sahiptir. Geniş etkili penisilinlerin ilki olan ampisilin, bakteri intanlarının kimyasal tedavisinde önemli bir adım olarak kabul edilebilir.

Penisilin yapısı

Bütün penisilinlerde temel yapı 6 amino penisilanik asittir. Antibakteriyel yapı için bu yapının bozulmamış olması gerekir. 6 amino penisilanik asit fabrika laboratuvarlarında yapılmaya başlandıktan sonra, bu aside değişik yan zincirlerin eklenmesiyle penisiline benzer yapıda birçok bileşik elde edilmiştir. Bu yarı sentetik penisilinlerin yapımında gözetilen özellikler, bunların bakterilerce yapılan ve etkiyi yok eden penisilinaz fermentine dirençli olmaları ve daha çok bakteri türüne etkili olmalarıdır.

Penisilinler kuru toz halinde bozulmadan uzun süre saklanabilirler. Buna karşılık sudaki solüsyonları oda sıcaklığında tesirlerini 24 saat içinde kaybederler. Bu sebeple zerke mahsus penisilin müstahzarları kuru toz halinde bulunurlar. Zerk edilecekleri zaman sulandırılarak bekletilmeden kullanılırlar.

Bütün penisilinler, bakterilerin duvarının yapımını önlemek suretiyle onların ölümüne sebep olurlar. Özellikle gram pozitif bakterilere (stafilokoklar, streptokoklar, pnömonokoklar, difteri mikrobu, frengi mikrobu, gonokok ve meningokoklara) tesirlidir. Buna karşılık, verem basiliyle gram negatif basillere tesirli değildirler. Bakterilerin toksinlerini yok edemediklerinden dolayı bu çeşit bakteri toksinleriyle meydana gelen hastalıklara karşı da tesirli değildirler (tetanos, şarbon, difteri gibi). Ayrıca bazı bakteri cinsleri zamanla penisiline alıştığı için, bunlara karşı ilacın tesiri azalmakta ve ilk zamanlarda kullanılan dozlardan çok daha yüksek dozlar kullanılmak durumunda kalınmaktadır (Direnç teşekkülü).

Penisilinlerin zerke mahsus şekilleri, genellikle kas içine zerk edilirler. Ancak tahriş yapmaları sebebiyle prokainpenisilin hariç penisilinlerin kas içine injeksiyonu ağrıya sebep olur. Penisilinlerin çoğu, büyük oranda böbreklerden atılır.

Penisilin Grupları

;A- Tabii Penisilinler: Penisilin G ve Penisilin V

;B- Sentetik Penisilinler: I. Amino Penisilinler: Ampicillin, Amoxicillin, Bocampicillin, Cyclacillin, Epicillin, Hetacillin, Divampicillin.
II. Carboxy P: Carbenicillin, Ticarcillin.
III. Penisilinase dayanıklı penicilline: Methicillin, Nofcillin, Oxacillin, Doxocillin, Dicloxacillin, Flucloxacillin.


Penisilinase dayanıklı penisilinler esas olarak Penisilin G'ye dirençli olan stafilokok türü mikroorganizmaların yaptığı enfeksiyonların tedavisinde kullanılır.

Penisilinlerin çok hastalıklarda ve dozlarına dikkat edilmeden kullanılması çeşitli mikroorganizmalarda bu ilaca karşı direnç meydana getirmiştir. Aynı hastalık eskisine oranla çok daha yüksek doz penisilin verilerek tedavi edilebilmektedir.

Antibiyotikler için iki kenarı keskin kılıç tabiri kullanılır. Bu özellikleri aynı zamanda oldukça çeşitli olan yan etkilerinden ileri gelmektedir.

Penisilinlerin Yan Etkileri

Allerjik reaksiyonlar hariç tutulacak olursa, yine de penisilinler antibiyotik ilaçların en az zararlı olanlarıdır. Yan etkilerinin çoğu allerjik reaksiyonlara bağlıdır. Allerjik reaksiyon meydana getirme özelliği bütün penisilin türevlerinde mevcuttur. Allerjik reaksiyon kullanılan dozun yüksekliği ve kişinin aşırı duyarlılığına bağlıdır.

Akut sistemik anafilaksi (anafilaktik şok), penisilinlerin on binde beş oranında görülen en ciddi yan etkisidir. %10 vakada ölümle bitecek olan şiddetli bir reaksiyon husule gelir. Penisilin tedavisine başlamadan önce hastaya daha önce penisilin verilip verilmediği öğrenilmeli, çocuksa yakınlarına sorulmalıdır.

Penisilinin ilk olarak uygulanacağı şahıslara penisilin deri testi yapmakta fayda vardır. Bir mililitresinde 10.000 ünite olacak şekilde sulandırılmış olan kristalize penisilinden bir diziem (0,1 ml) ön kola deri içine zerk edilir. Diğer kola da bir diziem serum fizyolojik kontrol maksadıyla verilir. Yarım saat sonra herhangi bir cilt reaksiyonu görülmezse ilaç uygulanır. Bu test de tam güvenilecek bir ölçü değildir. Bazı allerjik bünyeli şahıslar test dozu penisilinle bile ölüme gidebilmektedirler. Bu testi yapmak hukuki açıdan gereklidir.

Penisilinlerin kullanıldığı başlıca hastalıklar

Anjin bakteriyel zatürreler, akciğer absesi, mesane ve böbrek iltihaplarının bir kısmı, prostat iltihabı, iltihaplı cilt yanıkları, farenjit, göziçi iltihabı, kemik iltihapları, orta kulak iltihapları, meme iltihabı, beyin absesi, menenjit, kan zehirlenmeleri (sepsisler).

Son yıllarda Beta Loctamase enzim üreten bakterilerin penisilinlere karşı oluşturduğu direnci kırmak için yapılan çalışmalar başarıya ulaşmıştır. Halen bu problem Ampicillin ile bunun yarısı oranında Sulbactam maddesi kombine edilerek ve Amoxicillin ile bunun dörtte biri oranında Clavulanic acit tozu olan potasyum Clavulanate kombine edilerek çözülmüştür.

Penisilin

Mikroplu hastalıkların tedavisinde kullanılan bir tür antibiyotik.

Penisilin

Türkçe Penisilin kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. penicillin

Penisilin

metabolizma ürünlerinden elde edilen antibiyotik.

Penisilin

Türkçe Penisilin kelimesinin Fransızca karşılığı.
penicilline [la]

Penisilin

Türkçe Penisilin kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Penicillin, Penizillin

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Penisilin Resimleri

Alexander Fleming
2 yıl önce

farklı bilim adamına kalmıştı, Howard Florey ve Ernst Boris Chain, penisilininin geliştirilip etkili bir hale getirilmesini sağladılar. Bu çalışmaları...

Alexander Fleming, 1881, 1928, 1929, 1945, 1955, Antibiyotik, Antiseptik, Bakteri, Birinci Dünya Savaşı, Eylül
Ernst Boris Chain
6 yıl önce

Britanyalı biyokimyacı. 1945 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülünü penisilin üzerine çalışmalarıyla Alexander Fleming ve Howard Walter Florey ile birlikte...

John Cornforth
6 yıl önce

Christopher Eipper'ın torunudur. Savaş sırasında penisilin üzerine çalışmalarda büyük etkiye sahiptir. Penisilinin Kimyası (The Chemistry of Penicillin, Princeton...

Bakterisit
2 yıl önce

duvarı sentezini inhibe eden antibiyotikler: Beta-laktam antibiyotikler (penisilin türevleri, sefalosporinler, monobaktamlar, karbapenemler), vankomisin...

Bakterisid, Antibiyotik, Bakteri, Canlı, Farmakoloji, Streptomisin, Sultamisilin
Bademcik
2 yıl önce

eninde olan bademcikler, görev yaparken enfeksiyon kapabilmekle birlikte, penisilin tedavisine iyi yanıt verirler. Sık sık enfeksiyon kapmaları, üst solunum...

Bademcik, Bağışıklık sistemi, Boğaz, Böbrek, Dalak, Enfeksiyon, Kemik iliği, Lenf, Lenf damarı, Lenfatik sistem, Lenfosit
Amoksisilin
2 yıl önce

endokardit Diğer infeksiyonlarda entrikedir. Penisilinlere aşırı duyarlı olduğu bilinenlerde kontrendikedir. Penisilin tedavisi uygulanan hastalarda ciddi ve...

Amoksisilin, İlaç, ABD, ATC, Antibiyotik, Atılma, Avustralya, Bakteri, Biyoyararlanım, CAS kayıt numarası, Diyare
Polipeptit
2 yıl önce

yavaşlatıcıları (özellikle pepsin ile tripsinin) ve birçok antibiyotik, örneğin penisilin, yer alır. Sinir sisteminde polipetitlerin bulunması nispeten yakın zamana...

Polipeptit, Alerjen, Aminoasit, Antibiyotik, Biyokimya, Dopamin, Endorfin, Hormon, Nöron, Penisilin, Protein
Prokain
2 yıl önce

amino ester grubunun lokal bir anestezik ilacıdır. Öncelikle kas içi penisilin enjeksiyonunun ağrısını azaltmak için kullanılır ve diş hekimliğinde de...