Hayatı
Max Frisch, 1911 de bir mimar olan babası Franz Bruno Frisch ve annesi Karolina Bettina Frisch in oğlu olarak Zürih te doğmuştur.Zürih üniversitesin de başladığı Alman Filolojisi eğitimini 1933 deki babasının ölümü üzerine, maddiyat sorunları sebebiyle yarıda bırakmak zorunda kaldı. " Neue Zürcher Zeitung" da muhabir olarak çalışmaya başladı.
1942 yılında Zürih kentinin bir mimari yarışmasında "``Freibades Letzigraben``" (bugün ismi Max Frisch-Bad olarak geçer) ilk ödülünü kazanarak kendi mimar bürosunu açmıştır. 1949 yılında inşa edilen yer Frisch`in en büyük tek mimari yapısı olarak kalmış ve günümüzde kültür anıtı olarak bulunmaktadır. Aynı yıl Frisch, Gertrud Constanze ile evlenmiş, iki kız, 1943 (Ursula) ve 1949 (Charlotte), bir oğlu, 1944 (Hans Peter) olmuştur.
1947 yılında Bertolt Brecht ve Friedrich Dürrenmatt ile tanışmıştır. 1951 de Rockefeller- Bursu bir sene Amerika Birleşik Devletleri oturumunu kendisine sağlamıştır. 1954 yılında ailesinden ayrılmış, 1955 yılında mimari üzerine açtığı bürosunu kapatmış ve bundan böyle yalnızca yazar olarak yaşamaya karar vermiştir.
1959 yılında karısından resmi olarak boşanan Frisch Ingeborg Bachmann ile bir ilişki yaşamıştır. 1962 yılındaysa, 51 yaşındaki Frisch, 23 yaşındaki öğrenci Marianne Oellers ile tanışmıs, ilk olarak birlikte yaşayıp sonrasında evlenmiştir. Birliktelik 1979 yılına değin sürmüştür.
1991 yılında Max Frisch Zürihte ki dairesinde kanser sonucu vefat etmiştir. Max Frisch`in bir mezarı bulunmamakla beraber, külleri arkadaşları tarafından ateşte savrulmuştur.
Edebi Yönü
Max Frisch`in edebi eserlerinde genel olarak şu konular işlenmiştir:- Birey tam bir kesinlikle kendi kimliğine nasıl ulaşabilir?
- İnsan kendi biyografisini nasıl oluşturabilir?
- İnsan hayatında bilimin ve zihnin rolü çerçevesinde, doğa-insan ilişkilerinde insanın yetersizlikleri
- Toplumda insana yüklenen kimlik ile kişinin kendi olmak istediği kimlik arasındaki uyuşmazlık
Max Frisch en fazla kimlik problemi üzerinde durmuştur. "Kendine bir kimlik çizmemelisin" (du sollst dir kein Bildnis machen) cümlesi adeta Max Frisch`le özdeşleşmiş bir cümledir.
Frisch, eserlerinde ülkesi İsviçreyi de sorgulamaktan geri kalmamıştır. Ama aynı zamanda yine kimlik problemi ışığı altında bu kez toplumların kimlik problemlerini tartışmaya açmıştır. Frisch, eserlerinde kıvrak zekasıyla dikkati çeken kurgulamaları, antik zamanla birleştirdiği kendi çağının problemlerine ironik ve Brecht tiyatrosundan daha saldırgan bir üslupla Alman dilindeki en etkileyici ve önemli isimlerden biri olmayı başarmıştır.
Alıntılar
- Bazen bana öyle geliyor ki, savaşın bizden aldıklarından bahsetmektense daha iyi bir toplumun oluşumundan ya da benzeri şeylerden bahsedilen kitaplar okunmayacak kadar anlamsız, fuzuli, sorumsuz, sıkıcı, değersiz ve izin verilemez. Zaman "Ben-Anlatıcı" zamanı değil. Yine de bütün "ben" lerde insanlığı tamamlar ya da eksiltir, başka hiç bir şeyi değil.
Mein Name sei Gantenbei
Önemli Eserleri
- 1950 Tagebuch 1946-1949
- 1954 Stiller
- 1957 Homo faber
- 1961 Andorra- Max Frisch
- 1964 Mein Name sei Gantenbei
- 1972 Tagebuch 1966-1971
- 1975 Montauk