Hotan vilayetinin merkezi olan şehrin nüfusu 114.000'dir. Bölgenin en eski ve en önemli geçim kaynağı ipekçiliktir. Bölgede meyve üzüm pamuk buğday mısır ve pirinç üretimi yaygındır, hayvancılıkta gelişmiştir. Hotan, ayrıca tarih boyunca çıkarılan yeşim taşı ile tanınmıştır. Şehirde metal ve değerli taş işlemeciliği gelişmiştir.
Hotan Eski çağ'da Budist kültürünün önemli bir merkeziydi. Hotan'ın 8,5 km batısında yapılan kazılarda manastır kalıntıları ve keşiş hücreleri ile birlikte Budizmle ilgili Sanskritçe belgeler bulunmuştur. İpek Yolu üzerinde önemli bir şehir olan Hotan'a Büyük Hun Devleti, Göktürkler, Uygurlar Karahanlılar, Karahıtaylar, Moğollar, Çağatay Hanlığı ve Timurlular Devleti hakim oldu. Hotan 19. asırda Çinliler ile Uygur Türklerinin mücadelelerine sahne oldu. 1877'de Yakup Bey'in ölümünden sonra şehir Çin idaresine geçti. Bu tarihten sonra Çin idaresine karşı çok sayıda isyan çıktı. 1933'te Hotan Doğu Türkistan'da kurulan bağımsız devlete katıldı. 1949'da Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra tekrar Çin idaresine giren şehir 1955'te yeni kurulan Sincan Uygur Özerk Bölgesine dahil edildi. Bu tarihte sonra da Çin idaresine karşı birkaç isyan meydana geldi.
Hotan aynı zamanda çok sayıda alimi ile meşhur bir şehirdir. Hoteni olarak tanınan bu alimlerden biri olan Kadı Cemaleddin el Hotani Anadolu Selçuklu sultanı IV. Kılıçarslan zamanında vezirlik yapmıştır.