Kuva-yi Milliye |savaşan2 = Yunanistan Krallığı |savaşan3 = |komutan1 = Ali Fuat PaşaÇerkes Ethem |komutan2 = Leonidas Paraskevopoulos |komutan3 = |güç1 = 3000 Asker 5000 süvari 52 Top |güç2 = Bilinmiyor |güç3 = |kayıp1 = 181 şehit 135 yaralı |kayıp2 = 42 ölü 123 yaralı |kayıp3 = |notlar = }} "Umum Kuva-yi Milliye Komutanı" olan MirlivaAli Fuat Paşa ile Kuvvayı Seyyare Komutanı Çerkes Ethem'in Yunan işgaline karşı 1920 yılı Ekim ayı sonunda yaptıkları harekat. Taarruz planını Genelkurmay Başkanı ismet paşa kabul etmese de, TBMM kuvvetleri zayiatlar verdikten sonra Gediz'i geri alarak, İzmir'in İşgalinden sonra ilk defa Yunanlıların işgal ettikleri bir bölgeden geri çekilmelerini sağladılar. Harekatın bitiminde Kuva-yi Milliye Komutanlığı lağvedildi ve Umum Kuva-yi Milliye Komutanı olan Ali Fuat PaşaMoskova Büyükelçiliğine tayin edildi. Yerine kurulan iki komutanlıktan "Batı Cephesi Komutanlığı"na Albay İsmet Bey, "Güney Cephesi Komutanlığı"na ise Refet Paşa tayin edildiler. Savaşın Nedenleri Yunanlılar Bursa üzerinden taarruza geçmişlerdi. Uşak ve Gediz'in 29 Ağustos1920'de düşmesinden sonra cephenin ele geçirilmesi için planlama çalışmaları yapılmaktaydı. 18 Ekim1920'de Alayunt tren istasyonunda Ali Fuat Paşa tarafından birlik komutanlarına yapılacak Gediz Taarruzu hareket planları anlatıldı. Savaşın Başlaması Emet Milli Müfrezesi ile Milli Kuvvet (Bolşevik) taburuna Simav istikametinden takviye gelebilecek düşman kuvvetlerini durdurma görevi verildi. 24 Ekim1920 de Gediz’e taarruza başlandı ancak Yunanlıların yoğun ateşi sonucunda TBMM birlikleri Efendi Köprüsü sırtlarına çekildiler. Bu taarruzda 3 subay, 24 er şehit ve 3 subay, 24 er de yaralanmıştı. 25 Ekim1920 de Yunuslar sırtlarından YarbayMehmet Arif Bey komutasındaki 11. Tümen düşman kuvvetlerine tekrar taarruza başladı. Kuva-yi Seyyare'nin desteğinin gelmemesi ve karanlığın basması üzerine taarruz durduruldu. Bu çatışmada 9 subay 133 er şehit, 10 subay, 168 er yaralı verilmişti. Bu iki taarruz sonucu Gediz’deki 13. Yunan tümeni takviye gelinceye kadar Hamidiyehanı' nın 4 km. gerisine çekilmişti. Yunanlılar bu arada 26 ölü ,68 yaralı vermiştir. 26 Ekim1920 saat 9:00 da Emet Müfrezesi ve arkadan 61. Tümen Gediz’e girerek bu bölgede TBMM hakimiyetini tesis etmişlerdir. Hamidiyehanı Muharebesi Hamidiyehanı gerisindeki Yunan birliklerine Çerkes Ethem komutasındaki Kuva-yi Seyyare ile 190. Alay 27 Ekim1920 günü öğleden sonra taarruza başlar. İki gün süren şiddetli muharebe sonucunda sayıca üstün Yunan kuvvetleri karşısında Türk kuvvetleri geri çekilmek zorunda kalmıştır. Kuva-yi Seyyare ve 11 ile 61. tümen birliklerinden 5 subay 33 er şehit olmuş, 83 er de yaralanmıştı. Düşman 16 ölü 55 yaralı vermişti. Bu çekilme üzerine 31 Ekim1920 de Yunan birlikleri tekrar Gediz'e girer. Türk topçu ateşi altında kalan Yunan birlikleri Uşak hattını güçlendirmek üzere tekrar geri çekildiler. 12 Kasım1920'de 13. Yunan Tümeni Gediz'i boşaltarak Gediz'i TBMM kuvvetlerine teslim etmek zorunda kalmışlardır. Böylece 24 Ekim'de başlayıp 12 Kasım'da sona eren Gediz muharebelerinde her iki taraf ta önemli zayiatlar verdikten sonra o zamana kadar Batı Anadolu'da önemli bir direniş görmeden işgal bölgesini sürekli genişleten Yunan Ordusu ilk defa işgal ettiği bir bölgeden geri çekilmek zorunda bırakılmıştır. Ali Fuat Paşa'nın Moskova Büyük Elçiliğine atanması üzerine Garp (Batı) Cephesi Komutanlığı, Batı ve Güney cepheleri olarak ikiye ayrıldı. Batı Cephesi Komutanlığı'na 9 Kasım1920'de Albay İsmet Bey, Güney Cephesi Komutanlığına ise Refet Bey atandılar.