Tarih:Şahe boylarının insansızlaştırılması
1864 yılı öncesinde Şahe`nin sol ya da güney bölümünde Vıbıhlar,öbür ya da kuzey bölümünde de Şapsığlar yaşıyorlardı. 1864 yılı haziran ayı ortalarına doğru Şahe Irmağı boyundaki Vıbıh ve Şapsığlar,kuzeyde Kuban Irmağından başlayıp güneyde Bzıb Irmağına dek uzanan Karadeniz kıyısında yaşayan yerli topluluklar,tüm Çerkesya halkı kapsamında,Adıge sürgünü (deportasyonu) programı gereğince,topraklarından uzaklaştırılıp Rus askerleri tarafından posta posta gemilere bindirilip zorla Osmanlı topraklarına gönderildiler, köyleri de ateşe verilip yakıldı. Bazı küçük Şapsığ ve Vıbıhlar da dağlarda Ruslara karşı direnen Hak`uçlara katıldılar. Hak`uç direnişi,1864-1865 yıllarında şiddetlenerek,daha sonra azalarak da olsa, 1870`li yıllara değin sürdü.Bu arada güvenlik kaygısıyla bölgenin Ruslarca kolonizasyonu da gecikti.1870`li yıllarda Rus kolonizatörler bölgeye yerleşmekten,güvenlik nedeniyle hala çekinmekteydiler.Bu yüzden yağışlı (yılda 1.000 mm.üstü) bir bölgede bulunan arazinin hemen her tarafı geçit vermeyen çalı,sarmaşık ve dikenlerle kaplandı. Bu yerlerin on yılı aşkın bir süre Kuban Rus Ordusu Yönetimi Bölgesi`ne bağlı yasak bir askeri alan olarak sivil yerleşime kapalı tutulmuş olması da,ayrıca bölgenin subtropikal yağışlı iklim koşullarına yabancı olan Rus (Kazak) yerleşimcilerin,bölge koşullarının izin verdiği Adıge tarım modelini bilmemeleri, eski Adıge tarlalarının yerlerini de saptayamamaları, ek olarak birçok gözde yerin,geniş araziler biçiminde üst rütbeli Rus subayları ile işbirlikçileri olan Şapsığ ve Vıbıhlara tahsis edilmiş olması da, hızlı ve yoğun bir Rus yerleşimini önledi.Oysa kalabalık nüfuslu ve tarımda ileri olan Çerkesler, yamaçlarda bile taraçalar (seki) oluşturarak,ekilmemiş tek bir karış toprak bile bırakmamışlardı.Bu tür nedenlerle bölge uzun bir süre için (1880`li yıllara değin) adeta boş ve korku uyandıran bir ormanlık alan olarak kaldı.
Şahe yöresinin yeniden yerleşime açılması,bazı Şapsığların dönüşü ve yeni köyler
1870 yılı, özellikle de 1880 yılı sonrasında dağlardan inmeyi kabul eden ya da 1864`te sürüldükleri Kuban Irmağı boylarından dönmelerine izin verilen bir bölüm Şapsığ,Karadeniz bölgesine,bu arada Şahe Irmağı boylarına,bölgede uygulanabilecek tarım modelini Rus yerleşimcilere göstermeleri amacıyla da,sınırlı ölçülerde olmak üzere,yeniden yerleştirildiler (1897`de Karadeniz ilindeki Şapsığ sayısı 1939 idi).Ama Şapsığların kıyı çizgisine çok yakın yerlere yerleşmeleri de ,güvenlik kaygısıyla yasaklanmıştı.Çünkü Şapsığlar,Rus makamlarınca güvenilmez ve Türk yanlısı bir topluluk sayılıyorlardı.Bu nedenle günümüz Şapsığ yerleşmeleri kıyıda değil,daha içerilerdedir.Şapsığ yerleşmeleri olarak zamanla Şahe Irmağı ağzında Şapsığların da yoğun olduğu Golovinka beldesi (Adigece:Şekhape/ШÑÑ…Ğ°Ğ¿Ñ),ırmağın biraz yukarısında da,kıyıya 7 km uzaklıkta tamamen Şapsığ nüfuslu Bolşoy Kiçmay (Adıgece:Ğš1ыщмай ya da ШÑÑ…Ñк1Ñй/ШÑÑ…Ñк1Ñшху/Şekhek`ey/Şekhek`eşkhu),Malıy Kiçmay (Adıgece:Şekhek`ey tsık`u/ШÑÑ…Ñк1Ñй ц1ык1у ya da Tkhako/Тхакъо) ve Ahıntam (Ğхынтам) köyleri oluştu.
Yöredeki mitolojik ve geleneksel törenler
Ahıntam köyünün yakınlarında Adıgelerce kutsal sayılan Thaç`eğ mez (Тхьач1Ñгъ мÑĞ·) ya da Ahın Ormanı (ĞÑ…Ñ‹Ğ½Ñ Ğ¸Ğ¼ÑĞ·) ve bu ormana giden Ahın Yolu (patikası;ĞÑ…Ñ‹Ğ½Ñ Ğ¸Ğ³ÑŠĞ¾Ğ³Ñƒ) bulunur.Adıge mitolojisine göre,bu kutsal ormanda yaşadığına inanılan büyük baş hayvanların koruyucusu ve bereket tanrısı olan Ahın (Ğхын) için tören ve ayinler düzenlenir,her yıl ilkbaharda da,sürüden,böğürme sesiyle Ahın tarafından belirlendiğine inanılan beyaz bir düve seçilir,sütle yıkandıktan sonra salınır,Ahın patikasını izleyerek,Thaç`eğ mez adlı kutsal meşe ormanına ulaşması beklenir,çöktüğü yerde de,bir ayin düzenlenerek törenle kurban edilir,eti de yenirdi (Adıge mitolojisi için tıklayın-Adigey,Din bölümü).Yörede bunun gibi ayin yerleri,ilkbahar şenlikleri yapılan yerler ve eskiden,yani 1864 yılı öncesi özgürlük döneminden kalma olup Çerkeslerce kutsanmış anıt ağaçlar,pınarlar,vb vardır.Bunun gibi bir çok ilginç yer turistlere gösterilir ve geleneksel giysilerini giymiş (etnik Şapsığ ve Rus) toplulukların katılımıya şenlikler düzenlenir.
Şahe Irmağının yukarı bölümünde,sırasıyla Rus nüfus ağırlıklı Bzogu,Bzıç,Babuk Avul ve Solohavul gibi küçük turistik yerleşmeler de oluşmuştur.Bu son yerleşmeler,bugün turistler ve dağ yürüyüşleri yapanlar için konaklama yapılan yerlerdir.
Golovinka beldesi
Golovinka,adını, 1838`de Şahe Irmağı ağzına çıkartma yapıp Şapsığ ve Vıbıhlarla çarpışan ,kan dökücülüğü ile de ünlenen ve bu yeri zaptedip Şahe Irmağı ağzında bir kale kurduran Rus Generali Golovin`den almaktadır.Ancak Şapsığlar buraya Şekhape (ШÑÑ…Ğ°Ğ¿Ñ;Şahe Irmağı Ağzı yeri) derler. 1840`da Adıgelerin karşı saldırısıyla Ruslardan alınan kale, 19 Mart 1864`te Rus birliklerinin komutanı General Heyman tarafından çarpışmasız olarak yeniden ele geçirildi. Çünkü Şapsığlar,Ruslarla Ekim 1863`te,6 Mart 1864 günü akşamına değin yerlerini boşaltmayı ve Türkiye`ye göç etmeyi içeren bir ateşkesi kabul etmişlerdi (Daha geniş bilgi için tıklayın-Adigey).Önceleri bir Rus yerleşimi olan Golovinka,daha sonraları,Şapsığlar için konulan kıyı şeridine yerleşme yasağının kalkmasıyla ve zamanla bir Şapsığ beldesine dönüştü.Golovinka,termal tesisleri ve plajlarıyla gözde bir turizm merkezidir.
Şimdiki durum
Şahe Irmağı boyundaki köyler 1922-1924 yılları arasında "Şapsığ Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti"`ne, 1924-1945 yılları arasında da Şapsığ Ulusal Rayonu`na bağlıydılar; şimdi bu yerleşmeler Soçi (Adıgece:Saçe/ШъачÑ) metropoliten alanı içinde bulunmaktadırlar.
Bugün Şahe Irmağı çevresi ve Karadeniz kıyısı,Adıge-Şapsığ ve Rus etnik renkleriyle ve her yıl yöreye gelen ziyaretçilerle daha da güzelleşen ve ilgi çeken,plajları,su sporları (rafting),mineral suları ve termal tesisleriyle,konuksever, gözde bir dinlenme, gezinti yeri ve turizm alanıdır.Çevredeki ormanlık alanlar (ve Thaç`eğ mez de), "Golovinka Cumhuriyet Doğa Koruma Alanı" oluşturularak,bir ulusal park biçiminde koruma altına alınmıştır.2014 Kış Olimpiyatlarının bu yerlerde,Soçi`de yapılacak olması nedeniyle, yöredeki turistik tesisler genişletilmekte ve yenilerinin yapılmasına çalışılmaktadır.