Bugünkü arokarya ağacının akrabası olan bulunmuş fosiller 50 milyon yaşındadır. Dolayısıyla Dünya`nın en eski ağaç familyalarından birinin bir üyesidir. Şili arokaryası Avrupa`da, biyolog ve tıp adamı Archibal Menzies sayesinde ilk kez 1795 yılında tanındı. Halk arasında daha çokça bilinen ismi, ingilizce bir tabir olan ``Monkey puzzle tree``dir (Türkçeye ``Maymun çıkmazı ağacı`` diye girer). Bu isim, 1800 yıllarında bir ingilizin "Bu ağaç, çıkmaya çalışan maymun için bulmaca gibi karışık" yorumundan kaynaklanmış olup alternatif olarak bölgenin yerlileri(Mapuche), kendi dillerinde ``Pehuen`` ismini kabul etmişlerdir.
Görünüm
Şili arokaryaları, yumurta şeklinden tutun da koni şekline kadar çeşitli formlarda taç oluştururlar. Bütün kolları gevşektir. Yaklaşık 100 yıl sonra aşağıdaki dallarını atar ve gövde alttan görülür vaziyete gelir. Yaşlı ağaçların sadece en üst kısmında dalları kalır. Bu durumda gövde düz ve silindir formundadır. Gövdenin bu düzgünlüğü ve uzunluğu yüzünden kereste olarak faydalanmak amacıyla kesilirler. Bu kesimler artık Şili`de tehtit boyutlarındadır. Günümüzde ender bir ağaçtürü olarak kırmızı listedeki arokaryanın uluslararası ticareti yasaktır.Koyu gri kabuğu ağacı lavlardan ve volkanik patlamaların getirdiği zararlardan korur. Ayrıca ağaç çok sayıda, derinlere inen kökler oluşturur.
Arokarya, çok fazla sert ve pul görünümlü yapraklarla bezelidir. yapraklar 3-4 cm uzunlukta ve genişlikte üçgen şeklindedir. Keskindirler ve uç noktalarında sivri kahverengi dikenle sona ererler. Yaprak kenarları sarıya çalar. Yapraklar dallarda spiral oluşturur şekilde dağılırlar.
Şili arokaryası çok yavaş büyür. Yıllık büyüme ender olarak 30 cm den fazla olur. Çok ileri yaşlara kadar yaşalar; Öyle ki zamanında 1300 hatta 2000 yıllık örneklere bile rastlanmıştır. Ancak kereste olarak genelde 500 yıllık yaşlı ağaçlar kullanılmıştır.