Yanlış bilinç kasıtlı bir ideolojik kontrol aracılığıyla oluşur. Proletaryanın yahut kapitalist dünyada ezilenlerin neden devrimin tarafında veya değişimin yanında olmadıklarını Louis Althusser devletin ideolojik aygıtlarıyla açıklamaya çalışırken, Antonio Gramsci de madun kültürü bakış açısıyla yaklaşır.
Marx negatif anlam yüklediği ideoloji tanımını kullanır, "yanlış bilinç" terimini kullandığına dair bir yazılı belge bulunmamaktadır. Ama bu tanımı Friedrich Engels Franz Mehring`e yolladığı mektupta kullanmıştır.Letter to Mehring [1]
Fransız marksist felsefeci Georges Politzer bu tanımı şöyle açıklar:
cquote|Az önce, ideolojilerin, toplumun maddi koşullarının yansısı olduğunu, toplumsal varlığın toplumsal bilinci belirlediğini söyledik. Bundan, proletaryanın otomatik olarak bir proletarya ideolojisine sahip olması gerektiği sonucu çıkarılabilirdi. Ama böyle bir varsayım gerçeğe uygun düşmez, çünkü bir işçi bilincine sahip olmayan işçiler vardır.
Öyleyse yapılacak bir ayrım vardır: İnsanlar belirli koşullar içinde yaşayabilirler, ama onların bu koşullar hakkındaki bilinçleri gerçeğe uygun düşmeyebilir. Bu, Engels`in "yanlış bir bilinci olmak" dediği şeydir.
Kralcı olan bir işçinin de aynı zamanda hem doğru, hem de yanlış bir bilinci vardır. Doğru, çünkü, o, gördüğü, saptadığı yoksulluğu ortadan kaldırmak ister; yanlış, çünkü bir kralın bu işi yapabileceğini düşünür. Ve, bu işçi, kısaca yanlış düşündüğü için, ideolojisini yanlış seçtiği için, her şeye karşın gene de bizim sınıfımızdan olduğu halde, bizim için, bir sınıf düşmanı haline gelebilir. Bunun gibi, yanlış bir bilinci olmak, kendi gerçek koşulu hakkında yanılmak ya da yanıltılmaktır.|