Aslında doğada bütün parçacıklar (atom ve moleküller) eşit sayıda proton (artı yüklü temel parçacık) ve elektron (eksi yüklü temel parçacık) içerirler. Bu nedenle doğal olan, parçacıkların yüksüz olmasıdır. Sürtünme gibi çeşitli nedenlerle parçacıklar elektron alabilir veya kaybedebilir. Proton sayısı ise (nükleer değişimler dışında) sabittir, değişmez. Elektron alan parçacık eksi yüklenirken, elektron kaybeden parçacık artı yüklenir. Dolayısıyla parçacıkların yükleri sahip oldukları elektron sayısıyla doğrudan ilişkilidir.
Bir başka deyişle; protonlar atom çekirdeğinde çok güçlü nükleer kuvvetlerle birbirine bağlı tutulmaktadır. Bir atomun proton kaybetmesi veya kazanması çok zordur. Atom çekirdeğinin etrafında kümelenen elektronlar ise atomlar tarafından kolaylıkla kaybedilebilir veya kazanılabilir. Örneğin masanızın yüzeyindeki atomların dış yörüngelerinde gezinen (yüksek enerji seviyesindeki) elektronları elinizle süpürebilirsiniz. Bu durumda ya masanız elektron kaybederken eliniz elektron kazanacak, ya da tam tersi olacaktır. İki durumda da bir taraf pozitif yüklenirken, diğer taraf negatif yüklenecektir.
Yüklü parçacıkların davranışları Coulomb Kanunu ile incelenir.