Bağnaz dinsel görüşleri benimseyen Sebastião Fas'ta Hıristiyan denetimini kurmak için, tahttan indirilen Fas sultanı el-Mütevekkil ile ittifak kurdu; ardından 20 bin kişilik ordu ve çok sayıda topla Tanca'ya çıktı.Lukkos Irmağı ile bu ırmağın kollarından biri arasında, Ksarü'l-Kebir (Alcazar-quivir) yakınlarındaki Vadiü'l-Mehazin'de Abdülmelik ve kardeşi Ahmed'le karşılaştı.Piyadelerle süvarilerden oluşan ve Portekizliler kadar iyi techiz edilmemiş olmakla birlikte sayıları 50 bin kişiyi bulan Müslüman kuvvetleri Sebastião'nun ordusunu kıyıdaki Larache'a (El-Araiş) çekilmeye zorladılar, ama Müslüman askerlerin çoğu o sırada gelgit yükselmesinin etkisindeki Vadiü'l-Mehazin'i geçmeye çalışırken boğuldu ya da teslim oldu.Ayrıca Sebastião ile el-Mütevekkil de boğularak öldüler; çarpışmanın başında ağır hasta olan Abdülmelik ise ertesi sabah öldü.
Bu çarpışma Fas askerlerinin önemli ganimet elde etmesine ve Ahmed el-Mansur'un (ez-Zehabi) tahta çıkmasına yol açtı; Fas savaştan sonra Avrupa'daki diplomatik ve ticari konumunu güçlendirdi.Öte yandan, genç Sebastião'nun bir varis bırakmadan ölmesi, Portekiz Krallığı'nın sonraki 60 yıl boyunca İspanyol denetimine girmesine neden oldu.