SURAT
1 . Yüz (II):
"Neredense suratına bir de sinek musallat olmuştu."- A. İlhan.
2 . mecaz Somurtkanlık, asık yüzlülük.
3 . mecaz Soğuk davranma:
"Ne vurdumduymaz misafirdi bunlar, ne surattan anlıyorlardı ne rumuzdan ne kinayeden."- H. R. Gürpınar.
SURAT
Türkçe SURAT kelimesinin İngilizce karşılığı.
[Surat] n. face, countenance, mien, pan, court card, dial, kisser, map, phiz, puss, snoot
n. speed, rapidity, rapidness, velocity, celerity, speediness, quickness, swiftness, career, clip, promptitude, promptness
SURAT
yüz, çehre.
somurtkanlık, asık yüzlülük.
soğuk davranma.
SURAT
Türkçe SURAT kelimesinin Fransızca karşılığı.
face [la], visage [le]
SURAT
Türkçe SURAT kelimesinin Almanca karşılığı.
Fratze, Gesicht