Reichstag yangını, Hitler başa geçene kadar Alman parlementosunun toplandığı Reichstag`da 27 Subat 1933 akşamı çıkmış olan yangındır.
1933 yılının Ocak ayında, Komünistlerin bir genel grevle tüm ekonomiyi işlemez hale getirerek bir “devrimci durum” yaratacakları ya da ülkede içsavaş çıkacağı konusundaki endişeler o derece derinleşmişti ki, Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg Hitler`i, Katolik Merkez Parti`yle bir koalisyon kurarak istikrarlı bir hükümet kuracağı umuduyla şansölye olarak atamıştır.
Hitler`in şansölye (başbakan) atanmasından sonraki ilk politik manevralarından biri olan genel seçim kararından sonra, tüm partilerin seçim çalışmalarını sürdürmekte olduğu bir dönemde gerçekleşmişti Reichstag yangını.
Yangının, kundaklama olduğu ortadadır. Soruşturma kısa sürede polisi, Marinus van der Lubbe adından yarı-deli bir komüniste götürdü. Lubbe, yangını çıkaranın kendisi olduğunu itiraf etti.
Ertesi gün Hitler, Hindenburg`a, anayasanın kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili maddelerini ortadan kaldıran bir kararname imzalattı. İzleyen günlerde Nasyonel Sosyalist partisi ve Milliyetçiler dışındaki tüm partilerin yayınları ve seçim çalışmaları durdurulduğu gibi komünist partisinin parlamentodaki 181 millet vekili ve parti ileri gelenleri tutuklanmıştır.