Rizeli bir ailenin oğlu olarak İstanbul'da doğdu. 11 Ağustos 2004 tarihinde Gürcistan'a yaptığı bir gezide verdiği demece göre ailesi Rize'ye Batum'dan göçetmiş bir Gürcü aileydi. İlkokulu Piyale Paşa İlkokulu'nda, liseyi ise İstanbul İmam Hatip Lisesi'nde okudu. 1973 yılında mezun oldu. Yüksek öğrenimini, daha sonra Marmara Üniversitesi'ne bağlanarak adı Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi olarak değiştirilen Aksaray İktisadi ve Ticari İlimler Yüksek Okulu'nda yapan Erdoğan, Camialtı, İETT ve Erokspor'da 16 yıl futbol oynadı ve 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında siyasi faaliyet ve girişimlerine ağırlık vererek futbolu bıraktı.
Özel Hayatı
1977 yılında tanıştığı Emine Erdoğan ile, 4 Temmuz 1979 tarihinde evlendi. Ahmet Burak ve Necmeddin Bilal isimli iki oğlu, Esra ve Sümeyye adında da iki kız çocuğu oldu. Çocuklarının hepsi eğitim hayatlarına ABD'de devam ettiler.İş Hayatı
12 Eylül 1980'de İ.E.T.T'den ayrılınca özel sektörde çalışmaya başladı ve bir müddet özel sektörde çalıştıktan sonra, 1982 yılında askere gitti. Yedek subay eğitimimi Tuzla'da yapan Erdoğan, Karargah subayı olarak askerliğini tamamladı. Askerden döndükten sonra yine aynı şirkette yaklaşık birbuçuk sene çalıştı. Bir sonraki çalışma hayatına başka bir şirkette genel müdür olarak devam etti.Siyasi Hayatı
Milli Selamet Partisi
Üniversite yıllarında Milli Türk Talebe Birliği'ne girmiş, 1976 yılında Milli Selamet Partisi (MSP) Beyoğlu Gençlik Kolu Başkanlığına ve aynı yıl MSP İstanbul İl Başkanlığına seçildi.Refah Partisi
12 Eylül 1980 ihtilalinden sonra 1983 yılında kurulan Refah Partisi ile siyasi hayata tekrar atıldı. 1984 yılında Beyoğlu İlçe Başkanı, 1985 yılında da İl Başkanı ve MKYK üyesi seçildi. 1986 ara seçimlerinde milletvekili adayı oldu. Ardından 1989 yılında da Beyoğlu ilçesinden belediye başkan adayı oldu ve 1989 seçimlerinden Refah Partisi 2. parti olarak çıktı. 1991 yılında tekrar milletvekili adayı oldu ve parti barajı geçince milletvekili oldu. Tercihli oy sistemi nedeniyle yüksek seçim kurulu milletvekilliğini iptal etti. 27 Mart 1994 seçimlerine kadar İstanbul İl Başkanlığı görevini sürdüren Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu ve 27 Mart 1994 seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Başkanlığı döneminde İstanbul'daki kaçak yapılaşma ile mücadele etti (Gökkafes vb.). Hakkında 18 dosyadan İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dava açıldı. belirtilmeli Bunlardan bazıları Akbil, İsfalt, İstaç ve İdo davalarıdır. Bu davalar, milletvekili olduğunda dokunulmazlığı nedeniyle dokunulmazlığı süresince donduruldu.Adalet ve Kalkınma Partisi
Fazilet Partisi'nin, Anayasa Mahkemesi tarafından temelli kapatılmasının ardından, bağımsız kalan milletvekilleri, yeni parti kurma çalışmalarını "gelenekçiler" ve "yenilikçiler" olarak adlandırılan iki kanattan sürdürdü. "Milli Görüş'çü" olarak adlandırılan kanat, Recai Kutan'ın genel başkanlığında 20 Temmuz 2001'de Saadet Partisi'ni kurarken, "değişimci" kanat da, Tayyip Erdoğan liderliğinde 14 Ağustos 2001'de, Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurdu ve Tayyip Erdoğan, parti genel başkanlığına seçildi. Erdoğan "biz gömleğimizi değiştirdik" ifadesiyle gelenekçilerden büyük tepki aldı.Kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Türkiye Cumhuriyeti Milletvekili Genel Seçimleri 3 Kasım 2002 seçimlerinde kayıtlı 41.291.568 seçmenin oy kullanan 32.652.702 kişisi içinden 10.770.704 adet oy alarak %34,29 ile birinci parti oldu.
Başbakanlığı
Erdoğan seçim yasağı bulunduğu için meclise giremedi. Abdullah Gül bir süreliğine parti başkanlığını ve başbakanlığı yürüttüyse de, seçimlerde Siirt milletvekili seçilen Fadıl Akgündüz'ün milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından Siirt seçimlerinde Ak Parti'den ilk sıradaki Mervan Gül'ün adaylıktan çekilmesi ile seçime girerek kazandı. Ak Parti Hükumeti'ni Abdullah Gül'den devralarak Başbakan oldu.Recep Tayyip Erdoğan 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan 23. Dönem Milletvekili Seçimlerinde partisinin %46,6 oy alarak 341 milletvekili çıkardı.
Faaliyet ve İcraatları
İ.B.B. Başkanlığı Dönemi İcraatları
27 Mart 1994 yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, siyasi yeteneği, ekip çalışmasına verdiği önem, insan kaynakları ve mali konulardaki başarılı yönetimiyle dünyanın en önemli metropollerinden biri olan İstanbul'un kronikleşmiş sorunlarına doğru teşhis ve çözümler üretti. Su sorunu, yüzlerce kilometrelik yeni boru hatlarının döşenmesiyle; çöp sorunu ise dönemin en modern geri-dönüşüm tesislerinin kurulmasıyla çözümlendi. Temizlenemez denilen Sarayburnu Yarımadası ile şehrin Beyoğlu yerleşme alanı arasında bulunan haliç koyunun temizlenmesi çalışmalarını başlatmış ve haliç koyunun günümüzdeki halini almasına büyük katkı sağlamıştır.
Hava kirliliği sorunu Erdoğan döneminde geliştirilen doğalgaza geçiş projeleriyle son bulurken, kentin trafik ve ulaşım açmazına karşı 50'den fazla köprü, geçit ve çevre|yolu inşa edildi; sonraki dönemlere ışık tutacak birçok proje geliştirildi. Belediye kaynaklarının doğru kullanımı ve yolsuzluğun önlenmesi amacıyla olağanüstü önlemler alan Erdoğan, 2 milyar dolar borçla devraldığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin borçlarını büyük ölçüde ödedi ve bu arada 4 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi. Böylece, Türkiye'nin belediyecilik tarihinde yeni bir çığır açan Erdoğan, bir yandan diğer belediyelere örnek olurken, bir yandan da halk nezdinde büyük bir güven kazandı.
Başbakanlık Dönemi İcraatları
15 Mart 2003 tarihinde Başbakanlık görevini üstlenen Recep Tayyip Erdoğan, aydınlık ve sürekli kalkınan bir Türkiye idealiyle, hayati öneme sahip birçok reform paketini kısa süre içinde uygulamaya koydu. Demokratikleşme, şeffaflaşma ve yolsuzlukların engellenmesi yolunda büyük mesafeler katedildi. Buna paralel olarak ülke ekonomisi ve toplum psikolojisini olumsuz yönde etkileyen ve onyıllardır çözülemeyen enflasyon kontrol altına alındı, itibarını yeniden kazanan Türk Lirası'ndan 6 sıfır atıldı. Devletin borçlanma faiz oranları aşağı çekildi, kişi başına düşen milli gelirde büyük artış gerçekleştirildi. Ülke tarihinde daha önce görülmemiş hız ve sayıda baraj, konut, okul, yol, hastane ve enerji santrali hizmete girdi. Bütün bu olumlu gelişmeler, bazı yabancı gözlemciler ve Batılı liderler tarafından "Sessiz Devrim" olarak adlandırıldı.Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde ülke tarihinin dönüm noktası olarak nitelenen başarılı girişimlerine ek olarak, akılcı dış politikası ve yoğun ziyaret-temas trafiğiyle Kıbrıs sorununun kalıcı çözüme kavuşturulması ve dünyanın çeşitli ülkeleriyle verimli ilişkiler geliştirilmesi konularında önemli adımlar attı. Tesis edilen istikrar ortamı iç dinamikleri harekete geçirirken, Türkiye'yi bir merkez ülke haline getirdi. Türkiye'nin ticaret hacmi ve siyasal gücü, yalnız içinde bulunduğu coğrafi bölgede değil, uluslararası alanda da hissedilir düzeyde arttı.
Hüküm giymesi ve cezalar
Hapis cezası
12 Aralık 1997 yılınında davet üzerine gittiği Siirt’te, miting sırasında Ziya Gökalp'ın 1912 yılında Balkan Savaşı için yazdığı Asker Duası'nın değiştirilmiş bir versiyonu ile; orduyu öven dizeyi söylemeden, yerine:
Minareler süngü
Kubbeler miğfer
Camiler kışlamız
Müminler asker
mısralarını eklediği için Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı. Yargılama sonucu Türk Ceza Kanunu’nun 312/2 maddesinden “Halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek” suçunu işlediği gerekçesiyle dört ay hapis cezasına|çarptırıldı. 26 Mart 1999 günü Pınarhisar Cezaevine konan Erdoğan cezasını 24 Temmuz 1999 günü tamamladı.
Tazminat cezası
14 Ocak 2000 tarihinde Avusturalya'nın Melbourne şehrinde yayın yapan SBS radyosuna verdiği mülakatta kendisini Abdullah Öcalan ile karşılaştıran bir kişiye "Sayın Öcalan şu an, düşüncelerinin değil, almış olduğu kellelerin hesabını veriyor. Bense düşüncelerimden dolayı 4 ay hapis yattım, aramızdaki fark çok büyük." şeklinde cevap verdiği gerekçesiyle, Şehit Anaları Derneği tarafından kendisine sembolik tazminat davası açıldı. Davacıların avukatlığını Kemal Kerinçsiz'in yaptığı davada, 3 kuruş tazminat cezası İstanbul Kartal 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin Aralık 2007 tarihinde verdiği kararla kesinleşti. Erdoğan, sözlerinden dolayı tazminat cezası ödemeye mahkum oldu.Ödüller
- Merkezi ABD'de bulunan ADL'den II. Dünya Savaşında Musevilerin hayatlarını kurtaran Türk diplomatları adına umursamayı cesaretlendirme (Courage to Care) ödülünü aldı, 6 Kasım 2005
- Amerikan Yahudi Kongresi AJC tarafından 2004 yılında cesaret karakteri ödülü (Profiles of Courage)verildi.
- Akdeniz ülkeleri arasındaki kültürel işbirliği ve ilişkilerin geliştirilmesi için çalışan Akdeniz Laboratuvarı Vakfı'nın Avrupa Kurumlar Ödülü, 1 Temmuz 2005
Kaynak:vikipedi
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce
misafir - 9 yıl önce