``Bu makale 1954 yılında çekilmiş film hakkındadır. BBC televizyon dizisi için On the Waterfront sayfasına bakınız.``
On the Waterfront (Rıhtımlar Üzerinde) Oscar ödülü kazanmış 1954 yapımı bir Amerikan filmidir. Filmin senaryosu Budd Schulberg tarafından yazılmış ve Elia Kazan tarafından yönetilmiştir. Baş rollerinde Marlon Brando, Eva Marie Saint, Rod Steiger, Karl Malden ve Lee J. Cobb. Film müzikleri Leonard Bernstein tarafından bestelenmiştir. Film işçi sınıfının organize olmasıyla gelişen sosyal konuları ele almaktadır. ``New York Sun`` muhabiri Malcolm Johnson tarafından yazılan bir dizi öykü temel alınmıştır. Filmde Terry (Marlon Brando) ve ağabeyi (Rod Steiger) arasında bir taksinin arka koltuğunda geçen sahne, film tarihinin en başarılı oyunculuk sahnesi olarak kabul görmektedir. Brando`nun bu sahnede doğaçlama yaptığını ve sahnenin başarısında kendisini rahat bırakarak doğaçlamaya izin veren Elia Kazan`ın büyük katkısı olduğunu belirtmesine karşın, senaryo yazarı Schulberg, Brando`nun bir doğaçlama yapmadığını, olanları aynen oynadığını iddia etmiştir. Elia Kazan`ın da Brando`nun doğaçlama yapmış olmasına izin verdiğini, otobiyografisi "Bir Yaşam"da belirtmiş olması, Brando`nun doğaçlamadan kastının vücut hareketleri ve senaryoda yazılı olana orijinal bir yaklaşım olduğunu göstermektedir.
Konu
spoilerTerry Malloy (Marlon Brando) 20`li yaşlarının ortalarında olmasına rağmen yıpranmış limanlarda yerel çete patronu Johnny Friendly (Lee J. Cobb) için çalışan eski bir boksördür. Ringlerde servet yaparken birden düşüşe geçmesi onu depresyona sokmuştur. Bir çocukluk arkadaşının Johnny Friendly`nin emriyle öldürülmesi suçluluk hissine kapılmasına neden olmaktadır çünkü istemeden cinayete karışmıştır.
Terry öldürülen arkadaşının kız kardeşiyle karşılaşır (Eva Marie Saint) ve flört etmeye başlarlar. Kız ve yerel bir papaz (Karl Malden) çeteye karşı çalışması gerektiği konusunda ikna etmeye çalışırlar. Ama Terry ancak Johnny Friendly çete üyesi olan ve Terry`nin hainliği ortaya çıktıktan sonra öldürülmesini reddeden kardeşinin (Rod Steiger) ölümünü emrettiğinde çeteye karşı savaşmaya başlar.
Terry bu durumu açığa çıkartır ve limanda dışlanır ama sonunda Johnny Friendly`ye karşı işçileri yeniden birlik haline getiren dramatik bir kavgadan sonra zafer kazanır. Daha sonra Terry işine geri dönerek Johnny Friendly`yi işçilerin gözünde aptal durumuna düşürür.