Pushing
1. anlamı üzerine hücum etmek, saldırmak, arkasını bırakmamak; kakışm; kdili kanunsuz yoldan uyuşturucu madde satpush about öteye beriye kakmak; boynuz ile vurmak, tos vurmak; tazyik etmek, sıkıştırmak; dürtmek, itmek; sevketmek, yürütmek, sürmek.2. anlamı iten; yüzsüz/girişken, küstah, push sıkıştır/it, sataş; girişken, enerjik.
3. anlamı iten. girişken. girgin. girisken.