Peg

PEG ile ilgili bilgilerin yer aldığı sayfamız: Pegasus

Peg

1. anlamı i. tahta çivi; askı, kanca; mec. sebep, vesile, bahane; ing. sodalı viski veya konyak; derece, mertebe; müz. yaylı çalgılarda akort anahtarı. peg leg k.dili tahta bacak; tahta bacaklı adam. pegtop s. paçası dar olan. peg top topaç. clothespeg i.
2. anlamı ağaç çivi. mandal. kanca. askı. mandallamak. (fiyat.vb.) sabitleştirmek.

Peg

Peg İngilizce anlamı ve tanımı

Peg anlamları

  1. (noun) A drink of spirits, usually whisky or brandy diluted with soda water.
  2. (noun) A small, pointed piece of wood, used in fastening boards together, in attaching the soles of boots or shoes, etc.; as, a shoe peg.
  3. (noun) One of the pins of a musical instrument, on which the strings are strained.
  4. (noun) One of the pins used for marking points on a cribbage board.
  5. (v. i.) To work diligently, as one who pegs shoes; -- usually with on, at, or away; as, to peg away at a task.
  6. (noun) A wooden pin, or nail, on which to hang things, as coats, etc. Hence, colloquially and figuratively: A support; a reason; a pretext; as, a peg to hang a claim upon.
  7. (v. t.) To put pegs into; to fasten the parts of with pegs; as, to peg shoes; to confine with pegs; to restrict or limit closely.
  8. (noun) A step; a degree; esp. in the slang phrase "To take one down peg."
  9. (v. t.) To score with a peg, as points in the game; as, she pegged twelwe points.

Peg tanım:

Kelime: peg
Söyleniş: 'peg
İşlev: noun
Kökeni: Middle English pegge, probably from Middle Dutch
1 a : a small usually cylindrical pointed or tapered piece (as of wood) used to pin down or fasten things or to fit into or close holes : PIN, PLUG b British : CLOTHESPIN c : a predetermined level at which something (as a price) is fixed
2 a : a projecting piece used as a support or boundary marker b : something (as a fact or opinion) used as a support, pretext, or reason
3 a : one of the movable wooden pegs set in the head of a stringed instrument (as a violin) that are turned to regulate the pitch of the strings -- see VIOLIN illustration b : a step or degree especially in estimation
4 : a pointed prong or claw for catching or tearing
5 British : DRINK poured himself out a stiff peg -- Dorothy Sayers
6 : something (as a leg) resembling a peg
7 : THROW; especially : a hard throw in baseball made in an attempt to put out a base runner

Peg ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Leg, Nail, Nog, Oarlock, Pin, Rowlock, Stick, Thole,

Peg

İngilizce Peg kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. estaquilla, clavija, espiga, pinza; colgadero
v. clavar, atarugar, enclavijar, fijar con clavijas

Peg

İngilizce Peg kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. piquet; cheville; pince à linge; épingle; fosset; goupille; pointe; fer; pique
v. cheviller; brocher; marquer (des points- jeux); stabiliser (Economie); attacher avec une pince à linge; renforcer par piquet

Peg

İngilizce Peg kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Pflock; Wäscheklammer; Hering (Zelt); Stift
v. befestigen; stabilisieren; stützen

Peg

İngilizce Peg kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. caviglia, piolo, cavicchio; picchetto, paletto; molletta da bucato; (fig) pretesto, appiglio; gamba di legno; (fam) bevanda alcolica; liquore con soda; (Mus) bischero, pirolo; (Econ) livello fissato
v. assicurare con un cavicchio, incavigliare; attaccare con un piolo; turare con uno zipolo; picchettare, segnare con paletti; delimitare con picchetti; segnare per mezzo di piccoli pioli

Peg

İngilizce Peg kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. estaca; lingueta; pregador
v. pregar; fortificar com estaca; estacar

Peg

f. ağaç çivi ile çakmak, kazık çakarak sabitlemek, belirlemek, saptamak, atmak (taş vb.)
i. ağaç çivi, askı kancası (elbise), çamaşır mandalı, kazık (kısa), bahane, dübel, sodalı viski [brit.], akort vidası, mazeret, vesile

Peg

İngilizce Peg kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. pin, houten pen, houten nagel, haring, haring van tent, klemhoutje, kapstok, houten been, aperitief, borrel
ww. verkopen van effecten om stijging te voorkomen, opkopen van effecten om daling te voorkomen, slaan met pen, doorboren met pen, pin : met een pin vastmaken, pennen : met pennen vastmaken, pennen : met pennen steunen

Peg

n. wedge, spike; pin, dowel; clothespin, clip
v. fasten with clothespin; strengthen with a wedge, reinforce with a spike

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Pegasus (takımyıldız)
3 yıl önce

Feres ya da Pegasus, modern 88 takımyıldızdan biridir. α Peg, β Peg, ve γ Peg, α Andromeda (Alferatz) ile birlikte Büyük Kare olarak bilinen yıldız desenini...

Pegasus (takımyıldız), Andromeda (takımyıldız), Antlia (takımyıldız), Apus(takımyıldız), Aquarius (takımyıldız), Aquila (takımyıldız), Ara (takımyıldız), Aries (takımyıldız), At, Auriga (takımyıldız), Boötes (takımyıldız)
Makas Eller
4 yıl önce

Banliyöde yaşayan , kozmetik temsilcisi Peg Boggs etrafında örülür. Klasik Amerikan ailesi kültürünü temsil eden Peg'in gözlerinden, ellerine makaslar adapte...

Pete (Disney)
6 yıl önce

evlidir. Hanımının adı Peg'dir. İki çocuğu bulunmaktadır. Oğlunun adı P.J.(Peter Pete Junior)'dur. Kızının adı ise Pistol'dur. Peg ve Pistol karakterleri...

Beta Pegasi
3 yıl önce

Beta Pegasi (β Pegasi, Beta Peg, β Peg) veya Scheat, Kanatlıat takımyıldızında bulunan bir yıldızdır. Dünyadan 196 ışık yılı uzaklıkta yer almakta olup...

The Very Best of Steely Dan: Reelin' In The Years
6 yıl önce

"Doctor Wu" "FM" "My Old School" "Fez" "Do It Again" "Pretzel Logic" "Any Major Dude Will Tell You" "Black Friday" "Show Biz Kids" "Peg" "Haitian Divorce"...

Plush TV Jazz-Rock Party
6 yıl önce

"FM" "Gaslighting Abbie" "Black Friday" "Babylon Sisters" "Kid Charlemagne" "Jack of Speed" "Peg" "What a Shame About Me" "Pretzel Logic; End Credits"...

51 Pegasi B
6 yıl önce

22s 57d 28,0sn; +20º 46' 08″ 51 Pegasi b, Bellerofon olarak da bilinir, 51 Peg b diye kısaltılır, Kanatlıat takımyıldızında 50 ışık yılı uzaklıkta bir güneşdışı...

Evli ve çocuklu
6 yıl önce

maceraları anlatılır. Baba Al Bundy başarısız bir ayakkabı satıcısıdır. Anne Peg son derece tembel ve alaycıdır. Kızları Kelly erken yaşta erkeklerle yatmaya...

Evli ve Çocuklu (dizi), ABD, Chicago, Al Bundy