Tapınak İyonya kentlerinden olan ve Samsun dağının iç bölgeye bakan yamacından 5 km. mesafede bulunan Priene kentinin denetimindeydi. Yönetimi ve burada toplanıldığında başkanlık Priene kenti temsilcilerince sağlanmaktaydı.
Pers idaresi altında Panonion'daki dini faaliyetlerin sekteye uğradığı bilinmektedir. M.Ö. 5. yüzyılın sonlarında yazan Thusidides İyonyalıların bu dönemde festivallerini Efes'te düzenlediklerini belirtmekte, Diodorus da bölgedeki sürekli çatışma ortamı nedeniyle Panionia festivalinin Efes'e taşındığı bilgisini doğrulamaktadır. Büyük İskender zamanında oyunlar ve festival yeniden Panionion'a dönmüş, ve önemleri giderek azalsa da varlıklarını Roma İmparatorluğu dönemine kadar sürdürmüşlerdir
Yeri
Panionion'un yaklaşık yeri Antik Çağ yazarlarınca tarif edilmiştir. Örneğin, Herodot yerinin "Mykale'nin kuzey yüzünde" olduğunu belirtmekte, Strabo da "Sisam boğazı nı geçtikten sonra, Mykale dağı yakınında, Efes'e doğru denizyolu ile gidilirken denizden üç stadia yüksekte" demektedir. Ancak bu bilgilere rağmen sitin kesin yeri zaman içinde unutulmuştur.
19. yüzyıl sonunda ünlü Alman arkeolog Theodor Wiegand burada, Güzelçamlı yakınlarında, bir sit keşfetmiş, ve bu sit 1958'de Gerhardt Kleiner, Kurt Hommel ve Wolfgang Müller-Wiener tarafından kazılmıştır. 2004'deki yeni keşiflere kadar Wiegand'ın bulduğu bu sitin Panionion'a denk geldiği düşünülmüştür.
Sit bir temenos duvarı ile çevrelenmekte ve orta yerinde, M.Ö. 6. yüzyıla tarihlendirilen ve Poseidon sunağı olduğu düşünülen 17.5 m - 4.25 m boyutlarında bir taş kaide bulunmaktadır. Yamacın daha aşağısında, sunağın 50 m. güneybatısında küçük bir tiyatro veya odeum yer almaktadır. Yarım daireyi biraz aşan bir şekle sahip olan bu odeum 32 m. çapındadır ve kayaların içine kesilmiş 11 sıra oturağı bulunmaktadır. Burasının İyonya kentleri birliğinin, başka bir deyişle Panionium birliğinin toplantılarının cereyan ettiği konsey odası olduğu sanılmaktadır. Halihazırdaki kalıntılar M.Ö. 4. yüzyıldan kalma olup, bu dönemde İyonya birliğinin ve Panionia festivallerinin yeniden canlandığı bilinmektedir. Sunak ile konsey odası arasında geniş bir yeraltı mahzeni bulunmaktadir. Bu mahzenin ne gibi bir dini işlevi olabileceği açıklığa kavuşturulamamıştır. Antik çağ kaynakları burada kurban törenleri yapıldığını belirtmekte, ancak tam anlamıyla bir tapınak binasına atıfta bulunmamaktadır. Nitekim sunak kompleksi dışında gerçek anlamda bir tapınak bulunamamıştır.
Ancak 2004'de bölgede yüzey araştırmaları yapan Alman arkeolog Hans Lohmann daha yükseklerde ikinci bir arkeolojik sit keşfetmiştir. İyon özelliklerini taşıyan bu ikinci sitte M.Ö. 6. yüzyıldan kalma bir ayin alanı ve küçük bir yerleşim alanı yer almaktadır. 2005 yazında sit Aydın Müzesi gözetiminde kazılmıştır. Lohmann bu sitin, konumu ve yazılı ipuçlarına daha uygun olması nedeniyle, hakiki Panionion olması gerektiğini düşünmektedir.