Siyasi amaçlara ulaşmada araçların ahlaki olup olmaması konusuna bütünüyle kayıtsız kalma tavrı, ve amacın bütün araçları meşrulaştırdığı inancıyla ün kazanmış olan İtalyan düşünürü. Temel eserleri: Il Principe (Hükümdar), Deli ‘arte deha guerra Sanatı Üzerine Konuşma.
Yeniçağın milli devlet düşüncesinin ilk ve en önemli temsilcisidir. Karışıklıklar içinde olan yurdunun kurtuluşunu onun güçlü ve birlikli bir ulusal devlet olarak ortaya çıkışında gören Machiavelliye göre, bir devlet bir ulusa dayanıyorsa eğer, onun yeter bir gücü var demektir. Devlet bütün gücünü bu kökten almalı, Kilise onun karşısında ve üstünde olmamalıdır.
Machiavelli, hukukun da kiliseye bağlı olmaktan kurtarılıp, doğrudan doğruya devletin özünden türetilmesi gerektiğini söyler. O, devleti yöneten kişinin tek amacının, devleti yaşatmak ve gücünü, iktidarını arttırmak olduğunu; devlet adamının daha yüksek bir ödevi veya görevi bulunamayacağını öne sürer. Devlet adamının bu amaca ulaşmak için kullanacağı her araç meşrudur. Machiavelli’ye göre, din, ahlak ve hukuk, devlete bağlı olup, gerektiğinde prens tarafından birer araç olarak kullanılabilir.
Hayatı
Tarih ve politika biliminin kurucusu sayılan Floransalı düşünür, devlet adamı, askeri stratejist, şair, oyun yazarı. İtalyan Rönesans hareketinin en önemli figürlerindendir. En ünlü eseri ``Hükümdarda, politik yazının tarihinde ilk kez iktidarın alınışı ve korunması gibi bir sorunu dinsel ya da ahlaki kaygıları dikkate almaksızın kendinde bir amaç olarak inceledi. Tüm yaşamı boyunca İtalya`nın birliği ideali için mücadele verdi. Fikirleri politik yazında olduğu gibi yaygın düşünüşte de giderek büsbütün olumsuz ve ilkesiz bir politik hırsın anlatımı olarak görüldü, "Makyavelizm" terimi bir düşünce sisteminden çok "amaç için her yolu mübah gören" politikacının tutumunu anlatan suçlayıcı bir sıfat haline geldi. Yine de Diderot, Rousseau, Fichte ve Hegel gibi büyük düşünürler Machiavelli düşüncesinin olumlu yönünü açığa çıkarmaya çalıştılar. Hegel`e göre ``"Machiavelli`nin gayesi, yani İtalya`nın bir devlet mertebesine çıkarılması, bu yazarın eserinde tiranlığın haklı gösterilmesinden ve muhteris bir despot için imal edilmiş altın yıldızlı bir aynadan başka bir şey görmeyen bütün görme özürlülerce anlaşılamadan kalmıştır."`` Hegel O`nun yöntemini şöyle özetler: ``"kangren olmuş uzuvlar lavanta suyuyla iyileştirilemez."`` İtalyan komünist filozof Antonio Gramsci ise O`nu ``"erken gelmiş Jakoben"`` olarak tanımlar.Machiavelli, İtalyan halk dilini birleştirici bir ulusal temel olarak neredeyse yeniden yaratan Dante`nin eseriyle, Romalı sanatsal ve politik ideallerine büyük hayranlık besledi.
Öte yandan kendisinden yaklaşık üç yüz yıl önce Arap kökenli İbn Zafer ``Adil Prens`` isimli eseriyle ona öncülük etmiştir. İki eser arasında muazzam parallellikler bulunmaktadır.
Makyavel, ülkelerin kurtuluşunun kuvvete dayanan ulusal devlette olduğuna inanan, ulusal devlet ya da ulus-devlet düşüncesinin ilk temsilcisidir. Bu nedenle de Ulusal devlet yapısının babası sayılır. Yine Makyavel ve düşünceleri tüm totaliter yönetimler ve özellikle faşistler tarafından kullanıldığı için de, faşizmin de öncülerinden biri kabul edilir. Makyavel`in felsefesi Makyavelizm olarak anılır. Bu felsefeyi temsil eden ana düşünce ise "Amaca ulaşmak için her araç yasaldır" fikridir. Ancak her araç derken, bu araçların ahlaki, hukuki ve hatta dini bir sınırı yoktur.
Makyavelist dediğimiz kişi ya da kurumların kötü olan üç temel inancı vardır. - İnsanlar genel olarak kötüdürler, bu nedenle de her türlü kötülüğü hak ederler. - Kötü olan amaca ulaşmak için yapılması gereken kötülük değil, kötülüğü becerememektir ve kınanması gereken de budur. - Amaca ulaşmak için her araç yasal ve ahlakidir. Bütün kötülüklerin temeli bu son fikirde gizlidir. Devletin yüksek menfaatleri için islenen suçlar, cinayetler, yapılan işkenceler yasal ve ahlakidir. Kısacası devlet gücünün kötüye kullanılmasını önleyecek ne yasal, ne ahlaki, ne de dini bir sinir vardır. Makyavellin temel düşüncelerini söyle sıralamak mümkündür. 1.- En önemli ve temel amaç devleti yaşatmak ve gücünü devamlı olarak artırmaktır. Bu amacı gerçekleştirmek için kullanılacak her araç yasaldır. 2.- Din, ahlak ve hukuk devlete bağlıdır. Amacı gerçekleştirmek için gerektiğinde devlet bunları alet olarak kullanmalıdır. 3.- Devletten bağımsız ahlak ve hukuk düşünülemez. Devletin bittiği yerde, hukuk da ahlak da biter. Hukuk ve ahlak devlet için vardır. 4.- Devlet bir ulusa dayanıyorsa, yeterli gücü bu kökten alabilir. Kilise devletin karsısında ya da üstünde olmamalıdır.
Eserleri
Politika ve Tarih
- Prens
- Floransa`da Komplolar ve Karşı-komplolar Tarihi
- Savaş Sanatı
- Titus Livius`un İlk On Yılı Üzerine Söylev
- Castruccio Castracani da Luca`nın Yaşamı (Daha çok roman özellikleri taşımaktadır)
misafir - 9 yıl önce