Türkçe Bilgi logo TürkçeBilgi

Marmara Kıraathanesi

Kısaca: Marmara Kıraathanesi ya da bilinen eski adıyla Küllük Kıraathanesi, İstanbul Beyazıt'ta bulunan tarihi bir mekandır.Ne zaman inşaa edildiği tam olarak bilinmeyen bu kıraathane Osmanlı'nın son, Türkiye Cumhuriyeti'nin ise ilk yıllarında şair, yazar ve akademisyenlerin buluşma noktası olarak ünlenmiştir. ...devamı ☟

Marmara Kıraathanesi ya da bilinen eski adıyla Küllük Kıraathanesi, İstanbul Beyazıt'ta bulunan tarihi bir mekandır. Ne zaman inşaa edildiği tam olarak bilinmeyen bu kıraathane Osmanlı'nın son, Türkiye Cumhuriyeti'nin ise ilk yıllarında şair, yazar ve akademisyenlerin buluşma noktası olarak ünlenmiştir. Tarihçe 1950’li yılların sonuna kadar Beyazıt’ta bir bakıma ‘kültür merkezi’ olarak hizmet veren Küllük Kıraathanesi Beyazıt Camii’nin Marmara Denizi’ne bakan köşesinde yapılan yol çalışmaları nedeniyle birazcık küçültülür. Yazar Galip Erdem'in 1955 yılında 'Geç vakit, meşhur Küllük’e uğradım' şeklinde ifade ettiği mekan o yıllarda halktan da büyük ilgi görür. Kitaplarını okudukları yazarları akademisyenleri görmek isteyen vatandaşlar buraya akın ederler. O dönem İstanbul'a gelen misafirlerin ilk ziyaret etmek istedikleri yerlerden bir olan mekan zaman zaman şiir ve öykü yarışmalarına ev sahipliği yapar. Ahmet Hamdi Tanpınar, Rıfat Ilgaz, Abidin Dino, Peyami Safa, Neyzen Tevfik, İlhan Berk, Oktay Akbal, Orhan Veli Kanık, Cahit Sıtkı Tarancı, Reşat Nuri, Yahya Kemal, Abdülbaki Gölpınarlı, Necip Fazıl Kısakürek, Tarık Buğra, ve Faruk Nafiz Çamlıbel gibi dönemin ünlü şair ve yazarları sık sık buraya gelip sohbet ederler ülke gündemini konuşurlar. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nin eski hocalarından Prof. Süha Gökey’in anlatımına göre, Faruk Nafiz Çamlıbel ve Behçet Kemal 10. Yıl Marşı’nı burada yazmışlardır. Beyazıt Camiinin Marmara Denizi’ne ve Aksaray’a bakan köşesinde bulunan mekan bir süre sonra kapatılır ve 1958 yılında Marmara Kıraathanesi adıyla yeniden açılır. Kısa sürede yeniden eski şöhretine kavuşan kıraathane yine eski günlerdeki gibi 'Küllük' ismiyle anılır. Bir çok ünlü yazarın öykü ve denemelerine konu olan tarihi mekan zamanla eski popüleritesini kaybetmiştir. 1979 yılında gazeteci Abdi İpekçi'yi öldüren Mehmet Ali Ağca suikastten 5 ay sonra burada yakalanmıştır. 1980'li yıllarda çeşitli ideolojik grupların toplanma merkezi haline gelen kıraathane bir süre sonra yıkıldı. Günümüz 24 Temmuz 2012 tarihinde içişleri bakanı İdris Naim Şahin'in girişimleri ile temsili olarak yeniden açılmıştır. Kaynak *[1] Kahvehane deyip geçmeyin *[2] Küllük hafızalarda saklı *[3] Küllük yeniden hayat buldu Ayrıca bakınız *[4] Küllük yeniden canlanıyor

Kaynak

larVikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.