Ii. İnönü Savaşı

Kısaca: I. İnönü Savaşı'nda yenilen Yunanistan, kurulmakta olan Türk ordusunun gücünü görmüştü. Bu savaş Türklere moral ve prestij sağlamıştı· Bu bakımdan, Türk Ordusu'nun yeterince kuvvetlenmesine fırsat vermek istemeyen Yunanistan, Londra Konferansı'nın sonucunu beklemeden, yeni bir saldırıyaa hazırlandı. ...devamı ☟

I. İnönü Savaşı'nda yenilen Yunanistan, kurulmakta olan Türk ordusunun gücünü görmüştü. Bu savaş Türklere moral ve prestij sağlamıştı· Bu bakımdan, Türk Ordusu'nun yeterince kuvvetlenmesine fırsat vermek istemeyen Yunanistan, Londra Konferansı'nın sonucunu beklemeden, yeni bir saldırıyaa hazırlandı. Kral hem prestijini kurtarmayı, hem de Türk Ordusu'nu yok ederek, Türkleri Sevr'i kabule mecbur edebileceğini umuyordu. İzmir'e yeni kuvvetler çıkartıp, Trakya'daki kuvvetlerinin de bir kısmını Anadolu'ya taşıyan Yunanlılar Lloyd George'dan da politik destek aldıkları için durumu kendileri için çok elverişli görüyorlardı. Hatta Albay Sarıyanis, Samsun ve Trabzon'a da asker çıkartılarak Türk Ordusu'nun iki ateş arasına alınmasını önerdi. Fakat bir milyar drahimiye ihtiyaç duyulan bu hayalden, "Bu kadar para İngilte de bile yoktur." düşüncesiyle vaz geçildi. Yunanlılar lehine olan bir önemli durum, Türkiye'nin henüz iç güvenliğini sağlayamamış olması idi. Bir yandan 20-25.000 kişilik Pontus çeteleri, diğer yandan Koçkiri Aşireti'nin ayaklanması cephe gerisini tehdit ediyordu. Asker kaçakları olayları da yeniden çoğalmıştı. Salgın hastalıklar, yiyecek ve ilaç yokluğu Türk Ordusu'nu kırıyordu. Yalnızca soğuktan olan hastalıklardan 9.000'den çok asker bu kış içinde ölmüştü. Askerin sırtına giydirecek, sıcak tutacak elbise bulunamadığı için halk, evlerindeki kilimleri basit bir şekilde dikip orduya veriyordu. Bütün bu yokluklara rağmen Türk Ordusu inançla ve yılmadan hazırlanıyordu. Lloyd George, Yunanlıları uyarmak için, "Alınan önlemleri yeterli görüyorum, hiçbir şeyin talihe ve tesadüfe bırakılmaması gerekir. Çünkü yapılacak tararruz başarısızlığa uğrarsa bundan sonra Türklerle uyuşulamaz." diyordu.

Yunanlılar 23 Mart'ta Bursa, Uşak, Eskişehir ve Afyon'dan üstün kuvvetlerle taarruza geçtiler.

Tarafların kuvveti şöyleydi:

Tüfek Ağır Mk.Tf. Hafif Mk.Tf. Kılıç Top Türkler 34.175 235 55 3.500 104 Yunanlılar 41.550 720 3.134 3.100 220

Buna göre Yunan ordusu yararına 7.375 tüfek, 485 ağır makinalı tüfek,3079 hafif makinalı tüfek, 116 top fazlalık vardı. Türk Ordusu yalnızca 400 kılıç fazlalığına sahipti. Yunan Ordusu'nun ateş gücü açıkça görünüyordu.

Yunanlılar 24 Mart'ta Bilecik'i, 25 Mart'ta Pazarcık yöresini işgal edip İnönü mevzilerini sıkıştırmaya başladılar. 30 Mart'a kadar süren, zaman zaman süngü savaşı halini alan savaşlar sonucu önemli stratjik bir yer olan Metris Tepe Yunanlıların eline geçti. Yunanlılar Güney Cephesi'nde de Refet Bey komutasındaki birliklere saldırmışlar ve Afyon'u işgal ederek ilerlemişlerdi. Oysa Refet Bey yenilgi durumunda olduğunu görmemiş, İsmet Bey'e yardım için Ankara'ya başvurmuştu. Bu sıkışık durumda, B.M.M Muhafız Taburu (900 tüfek, 4 makinalı tüfek) cepheye gönderildi. Bu kuvvetin gelmesiyle, güçlenen Türk ordusu 31 Mart 1921'de karşı saldırıya başladı. Türk ordusunun erleri ve subayları insanüstü fedakarlıklar göstererek, komutanlar ön hatlarda çarpışarak, Yunan Ordusu'na büyük kayıplar verdirdi, Bu sırada Ankara, savaşın sorumlusu İngilte're'ye sert bir nota verdi. Fakat daha İngiltere'nin yanıtı gelmeden, Yunan ordusu 1 Nisan tarihinde yenilgiyi kabul ederek çekilmeye başladı. Türk süvarileri Yunan Ordusu'nu takip etti. Refet Bey'in emrindeki süvariler düşman çekişilişine ağır kayıplar verdirtti. Fakat Türk Ordusu'nun iki katı kuvveti olan Yunan Ordusu yeterince ezilip yok edilemedi. Savaşın geçtiği bir çok Türk şehir ve kasabası tamamen tahrip oldu. Yakılıp yıkıldı.

İsmet Paşa, 1 Nisan tarihinde Metris Tepe'den Ankara'ya telgrafla Yunan Ordusu'nun yenilgisini bildirdi. M. Kemal Paşa İsmet Paşa'ya aynı gün verdiği yanıtta:

"Bütün dünya tarihinde, sizin İnönü Meydan Savaşları'nda yüklendiğiniz görev kadar ağır bir görev yüklenmiş komutanlar pek azdır. Ulusumuzun bağımsızlığı ve varlığı, çok üstün yönetiminiz altında şerefle görevlerini yapan komutan ve silah arkadaşlarımızın duyarlılığına ve yurtseverliğine büyük güvenle dayanıyoruz. Siz orada yalnız düşmanı değil, ulusun ters alın yazısını da yendiniz..." diyordu. İnönü Zaferi, 8 Nisan'da kazanılan Aslıhanlar Zaferi ile tamamlandı. Afyon yönünde ilerleyen Yunan ordusu, İnönü'deki kuvvetlerinin yenilip çekilmesi üzerine Afyon'u boşaltıp çekildiler. Yolda Aslıhanlar'da ağır bir yenilgiye daha uğradılar. Fakat Uşak'ta takviye aldıkları için Türk Ordusu ileri harekatını durdurdu.

İkinci İnönü Zaferi içte ve dışta büyük etki yaptı. Türk halkının orduya güveni iyice arttı. İstanbul'da mitingler yapıldı. Kızılay'a para yardımları yapıldı. Padişah bile para verdi. Veliahd Abdülmecit Efendi'nin oğlu Anadolu Savaşı'na katılmak için İnebolu'ya geldi. Fakat isteği Ankara tarafından red edildi.

Dışta ise Yunanlılar ve İngilizler Türk Ordusu'nun gücünü kabul ettiler. Bu kadar kısa zamanda Türklerin bu derece güçlü bir ordu kurmasını mucize olarak nitelendirdiler. Alman ve Bulgar basını bu başarıya geniş yer vererek kendi halklarının moralini yükseltmeye çalıştılar. Fransız basını "Eskişehir Savaşı" adını verdiği bu savaşa geniş yer verdi. Turk başarısını övdü. Hatta bazı gazeteler, "Tek bir çözüm var: Samimiyetle Türklerin bağımsızlığını tanımak, İzmir'i Edirne'yi vermek..." diye yazarak büyük gerçeği dile getiriyordu.

Türklerin bu savaşta 1.493 şehit, 2.740 yaralı ve 76 esir kayıplarına karşılık, Yunan Ordusu'nun kaybı 15.000'den çoktu. Bunların 6.000'i İnönü'de, 5.000'i Gündüzbey'de, 5.000'i de İnegöl-Pazarcık arasında öldürüldü. Ayrıca yüz kadar ağır, 200 hafif makinalı tüfek ve önemli sayıda cephane, 10 otomobil, 2 uçak kaybettiler. Fakat düşman geri çekilirken, sivil halktan çok kimseyi öldürdü, köy ve kasabaları intikam için yaktı. Ankara, bu durumu tesbit etmek için bir "Tahkikat Heyeti" gönderdi. Dış basından gözlemciler çağrıldı. Fakat bütün bunlar Yunan katliamını engellemedi. Hatta, Rum çeteleri ve Ermeni çeteleri, Abhazlar çok kanlı, dehşet verici kıyım yaptılar. Batı ve Doğu Trakya'da da Türklere karsı büyük baskı yapıldı. Türklere karşı Trakya'da katliam girişimleri İtilaf Devletleri'nin (İtalya ve Fransa) araya girmesiyle engellendi.

Fransa, TÜrkiye'nin başarısı karşısında gerçekleri görerek Türkiye ile anlaşma zemini aradı. Başlayan Türk-Fransız görüşmeleri Ankara'da dostluk havasına büründü. Fakat Yunan Ordus yeni bir saldırıya başladığı için Fransızlar görüşmeleri askıya aldılar ve saldırının sonucunu beklediler. Sakarya Savaşı sonrası anlaşma sağlanacaktır.

Bu yazı Türk Ulusal Kurtuluş Savaşı serisinin bir parçasıdır:

Türk Kurtuluş Savaşı serisi aşağıdaki aşamalardan / başlıklardan oluşmaktadır: İngiliz işgalleri | Fransız işgalleri | İtalyan işgalleri | Yunan işgalleri | İzmir'in işgal edilmesi | İzmir'in işgaline tepkiler | Ermeni ve Gürcü işgalleri | Mustafa Kemal'in İstanbul'a gelmesi | Mustafa Kemal'in Anadolu'ya gönderilmesi | Amasya Genelgesi | Erzurum Kongresi | Balıkesir Kongresi | Alaşehir Kongresi | Sivas Kongresi | Amasya Protokolü | Kuvay-i Milliye | Mustafa Kemal ve Temsil Heyeti Ankara'da | Son Osmanlı Meclisi | İstanbul'un işgali | TBMM'nin kuruluşu | Düzenli ordunun kurulması | İlk anayasanın kabulü | İstiklal Marşı'nın kabulü | Cephelerin kurulması | İç Cephe - Ayaklanmalar | Doğu Cephesi | Trakya Cephesi | Güney Cephesi | Batı Cephesi | Ordunun teşkilatlandırılması | I. İnönü Savaşı | II. İnönü Savaşı | Kütahya - Eskişehir Savaşı | Sakarya Meydan Muhaberesi | Büyük Taarruza hazırlık | Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi | Paris Konferansı | Gümrü Barış Anlaşması | Londra Konferansı | Moskova Antlaşması | Kars Antlaşması | Ankara Antlaşması | Mudanya Ateşkes Antlaşması | Lozan Barış Antlaşması | Kurtuluş Savaşı'nın yöntemi | Kurtuluş Savaşı'nın kaynakları | Başkomutanlık Kanunu | Büyük Millet Meclisinin yapısı | Tekalif-i Milliye Emirleri | Kurtuluş Savaşı ve dış ilişkiler | İstiklal Mahkemeleri | Azınlık Dernekleri | Zararlı Dernekler | Yararlı Dernekler | Misak-ı Milli | İstanbul Hükümeti'nin Mustafa Kemal'e karşı mücadele kararı

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

İkinci İnönü Muharebesi
3 yıl önce

İkinci İnönü Muharebesi, 23 Mart-1 Nisan 1921 tarihleri arasında İnönü yakınlarında gerçekleşen muharebe. Birinci İnönü Muharebesi'nden kazanç sağlayamayan...

İsmet İnönü
3 yıl önce

Mustafa İsmet İnönü (24 Eylül 1884, İzmir - 25 Aralık 1973, Ankara), Osmanlı döneminde albay, Cumhuriyet döneminde orgeneral ve eski Genelkurmay Başkanı...

Birinci İnönü Muharebesi
3 yıl önce

I. İnönü Muharebesi, 6 Ocak 1921 tarihinde iki koldan taarruza geçen Yunan kuvvetleriyle İnönü mevzilerinde savunmada olan Ankara Hükümeti kuvvetleri...

Zekai Apaydın
6 yıl önce

eşlik etti. Eylül 1939 tarihinde yeni Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile aralarında II. Dünya Savaşı ile alakalı çıkan fikir ayrılıkları yüzünden kendi isteği...

Zekai Apaydın, Zekai Apaydın
Türk Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi
3 yıl önce

arasında yapılan İkinci İnönü Muharebesi sonucu durduruldu. Bu muharebenin ardından, 3 Mayıs 1921'de Batı Cephesi İsmet Paşa (İnönü)'nın komutanlığı altında...

Çakmak Hattı
3 yıl önce

tarihinde ölmesinin ardından İsmet İnönü cumhurbaşkanı olmuştur. İsmet İnönü'nün cumhurbaşkanlığı döneminde II. Dünya Savaşı'nın çıkacağının anlaşılmasından...

Şükrü Saracoğlu
7 yıl önce

Maliye ve Adalet bakanlıkları yapmıştır. İsmet İnönü ile beraber II. Dünya Savaşı sırasında Türkiye'yi savaşın dışında tutan politikalara yön vermiştir. Ayrıca...

Şükrü Saracoğlu, 11 Kasım, 12 Kasım, 13 Ağustos, 1887, 1909, 1911, 1914, 1915, 1923, 1924
Demokrat Parti (1946)
3 yıl önce

yerine seçilen İsmet İnönü, II. Dünya Savaşı başlayınca (1939), eski devrin küskünlerini de etrafında toplayarak ülkede, savaş günlerinin yıkıcılığı...

Demokrat Parti (1946), 11 Haziran, 12 Haziran, 14`ler, 14 Mayıs, 16 Ekim, 17 Ekim, 1946, 1948, 1949