High
1. anlamı (i). barometrenin yüksek olduğu bölge; argo esrar tesiri altında olma. on high gökte, semada.,yüksek,tam/bayat/yüksek,yükseğe/yüksekte.2. anlamı yüksek. yüce. ulu. hayranlık uyandırıcı. (zaman) tam. (yiyecek) bayat. sarhoş. uyuşturucu etkisi altında. uçmuş. uçuşta. yükseğe. yüksekte. yüksek nokta. yüksek derece. doruk. büyük heyecan. coşku. mutluluk. yüksek yer.