Even

Even

1. anlamı (f.) düzleştirmek, düzletmek, tesviyeetmek; up ile eşitlemek, müsavi hale getirmek, düzeltmek.,eşit/düzenli,even düzel/düzelt,hatta.
2. anlamı düz. düzgün. engebesiz. yatay. pürüzsüz. eşit. aynı. (sayı) çift. bile. hatta. neredeyse. da. daha da.

Even

Even İngilizce anlamı ve tanımı

Even anlamları

  1. (v. t.) To place in an equal state, as to obligation, or in a state in which nothing is due on either side; to balance, as accounts; to make quits.
  2. (v. i.) To be equal.
  3. (v. t.) To equal
  4. (noun) Evening. See Eve, n. 1.
  5. (a.) In an equal or precisely similar manner; equally; precisely; just; likewise; as well.
  6. (a.) As might not be expected; -- serving to introduce what is unexpected or less expected.
  7. (a.) Not odd; capable of division by two without a remainder; -- said of numbers; as, 4 and 10 are even numbers.
  8. (a.) Parallel; on a level; reaching the same limit.
  9. (a.) Associate; fellow; of the same condition.
  10. (a.) Equable; not easily ruffed or disturbed; calm; uniformly self-possessed; as, an even temper.
  11. (a.) At the very time; in the very case.
  12. (v. t.) To act up to; to keep pace with.
  13. (a.) Level, smooth, or equal in surface; not rough; free from irregularities; hence uniform in rate of motion of action; as, even ground; an even speed; an even course of conduct.
  14. (a.) Balanced; adjusted; fair; equitable; impartial; just to both side; owing nothing on either side; -- said of accounts, bargains, or persons indebted; as, our accounts are even; an even bargain.
  15. (v. t.) To set right; to complete.
  16. (a.) Up to, or down to, an unusual measure or level; so much as; fully; quite.
  17. (v. t.) To make even or level; to level; to lay smooth.
  18. (a.) Without an irregularity, flaw, or blemish; pure.

Even tanım:

Kelime: even
Söyleniş: 'E-v&n
İşlev: noun
Kökeni: Middle English even, eve, from Old English [AE]fen
archaic : EVENING

Even ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Level, Regular, Still, Tied, Yet,

Even ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Odd, Uneven,

Even

İngilizce Even kelimesinin İspanyolca karşılığı.
v. allanar, aplanar; igualar
adj. parejo, allanado, igual, igualado, liso, llano, plano, uniforme; constante; calmado, ecuánime, tranquilo; a nivel
adv. aun, hasta, incluso

Even

İngilizce Even kelimesinin Fransızca karşılığı.
v. aplanir, niveler, égaliser
adj. égal, lisse, constant; uniforme, parallèle; identique; divisible par deux; que l'on peut exactement divisé par deux (Mathématiques)
adv. même

Even

İngilizce Even kelimesinin Almanca karşılığı.
v. ebnen; glätten
adj. gerade; gleich; ausgeglichen, gleichmäßig; einheitlich; konsistent; ruhig, nicht leicht erregbar; fair; durch zwei teilbar; ohne Rest durch zwei teilbar (Mathematik)
adv. gerade; sogar

Even

İngilizce Even kelimesinin İtalyanca karşılığı.
v. livellare, appianare, saldare (un conto)
agg. uniforme, piano, piatto, pari; allo stesso livello; regolare; uguale; (fig) calmo, sereno, placido, tranquillo; (fig) giusto, imparziale, equo; pari e patta; in equilibrio; esatto, preciso
avv. perfino, persino, anche, addirittura; ancora; anzi, proprio; esattamente

Even

İngilizce Even kelimesinin Portekizce karşılığı.
v. planar; alisar; igualar
adj. plano, raso; liso; regular, uniforme; paralelo; consistente; calmo; justo; par, que pode ser divido por ou em dois (Matemática)
adv. mesmo que, até

Even

f. düzlemek, düzleştirmek, eşit olarak bölüştürmek, düzleşmek, düz olmak
s. düz, çift, eşit, tam, başabaş, fit olmuş, düzenli, dengeli, sakin, çift (sayı)
zf. bile, dahi, hatta, üstelik, tam

Even

Fransızca Even kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. Even, male first name; Even-Shushan, Hebrew teacher and lexicographer

Even

Flemenkçe Even kelimesinin İngilizce karşılığı.
adv. momentarily, for a while; equally, even

Even

İngilizce Even kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
ww. plat maken, recht maken; gelijk maken
bn. gelijk; effen; even; parallel; quitte; zelfs; precies; kalm, niet snel te irriteren of boos te maken; deelbaar door twee, precies door twee te delen (Wiskunde)
bw. zelfs

Even

v. become even; make even; make level, smooth; balance
adj. smooth, straight, level; parallel; equal; uniform; consistent; calm, not easily excited or angered; fair; divisible by two, able to be divided exactly by two (Mathematics)
adv. yet, still

Even

Flemenkçe Even kelimesinin Fransızca karşılığı.
1. (getal) pair2. (wiskunde) pair
3. (periode) un moment; un instant; un peu
4. (een poosje) un moment; pendant quelque temps; un peu

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Even Better
6 yıl önce

Even Better / Çok Kişilikli Gösteri, Bedük'ün ikinci stüdyo albümüdür. Türkçe ve ingilize şarkılardan oluşan albümün çıkış parçası "My Woman" oldu. 2007...

Even Hansen
6 yıl önce

Even Hansen (d. 1790 – ö. 1840), Norveçli memur ve siyasetçi. 1830-1833 döneminde Norveç Parlamentosu'nda görev yaptı. Even Hansen18 Ekim 2012 tarihinde...

Cüceler de Başta Küçüktü
6 yıl önce

referans ^ "Even Dwarfs Started Small" (İngilizce). avclub.com. 24 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2010.  ^ "Even Dwarfs...

Evenler
3 yıl önce

sayımına göre 19.071, 2010 nüfus sayımına göre 22.383 Even vardır. Tunguz dillerinden biri olan ve Even dili olarak bilinen bir dili konuşurlar. Köken ve...

Shia LaBeouf
3 yıl önce

arkadaşına rastlayınca o da profesyonel bir oyuncu olmaya karar verdi. 2000'de Even Stevens adlı dizide rol aldı ve buradaki rolüyle Emmy ödülünü kazandı. 2006:...

Christy Carlson Romano
6 yıl önce

Yuffie Kisaragi Even Stevens (2000-2003) Cadet Kelly (2002)(Disney Channel filmi) Kim Possible (animasyon dizi 2002-günümüz) The Even Stevens Movie (2003)...

Christy Carlson Romano, 1984, 20 Mart, Cadet Kelly, Hal Hartley, Kim Possible, Kişi, Taslak, Woody Allen, The Even Stevens Movie, Disney Channel Filmi
Oyuncu
3 yıl önce

character than an actor plays is based on a real person or a fictional one, even themselves (when the actor is 'playing themselves,' as in some forms of experimental...

Oyuncu, Aktris, Aktör, Anlam ayrım
Uzun Bir Gece (film, 1988)
6 yıl önce

The Life Of Jimmy Reardon) William Richert tarafından yazılmış "Aren't You Even Gonna Kiss Me Goodbye?" adlı romandan uyarlanmış bir 1988 filmidir. William...