Kanı kalbe geri getiren damarlara "toplardamarlar" (VENler), kalpten organlara kan taşıyan damarlara "atardamarlar" ARTER denir. Vücutta bulunan her organın en az bir tane temiz kanı kalbe getiren ve birden fazla kirli kanı kalbe götüren damarı vardır. İnsan vücudundaki damarların toplam uzunluğu 100.000 km kadardır.
Damarlar;
- Arterler
- Aort (kalpten kanı çıkaran en büyük arter)
- Aortun dalları
- Arteriyoller
- Kapiller damarlar (Kılcal damarlar)
- Venüller
- Venler
- Venlerin büyük bağlantı noktaları
- Venae cavae (kanı kalbe taşıyan en büyük iki ven) şeklinde gruplanırlar.
1. Arterler, kalbin ventrikül adı verilen odacıklarından aldıkları kanı organlara taşırlar. Pulmoner arter hariç olmak üzere, bütün arterler O2'den zengin kan taşırlar. Bir arterin en küçük dallarına arteriol adı verilir. Kan basıncının düzenlenmesinde arterioller önemlidir.
2. Arteriollerdeki kan kapillerlere akar. Bu çok ince damarlar, dokular içinde yoğun damar ağı oluştururlar. Kan ve dokular arasındaki madde alışverişini kapiller damarlar sağlar. Duvarları çok incedir, dolayısıyla O2 ve gıdaların kolayca difüzyonuna imkan verirler. Keza, kapiller duvarı bir dereceye kadar gözeneklidir. Böylece plazma rahatlıkla dokulara geçebilir.
3. Kapiller içindeki kan venüllere geçer. Bunlarda çap olarak daha büyük olan venleri oluşturur. Çevreye yayılmış kanın, yeniden kalbe dönüşünü venler sağlar. Pulmoner venler hariç, tüm venler O2'den fakır kan taşırlar.
Organların canlılığını ve fonksiyonlarını koruyabilmesi için onları besleyen kan akımının düzgün ve sürekli olması gerekir. Bu yüzden damarlardaki en ufak tıkanıklıklar ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Yaşlanma, diyabet, toksik maddelerin vücutta birimi hareketsizlik gibi unsurlar ve bazı damar dışı hastalıklar damarlarda daralmalara ve tıkanmalara sebep olabilir. Arteri tıkanan organın tamamı veya beslenemeyen kısmı gangren olur ve fonksiyonlarını yitirir. Daha az görülen ven tıkanıklıklarında ise tıkanmanın yaygınlığına göre az veya çok fonksiyon bozuklukları ortaya çıkar.
Damar cerrahisi; arterlerin, venlerin ve lenf damarlarının tıbbi ve cerrahi hastalıklarıyla ilgilenen tıbbi bölümdür.
Tıkanma ve darlıklarda, balon anjioplastisi ve stent uygulamaları, emboli tıkanmalarında ve damar sertliğine bağlı tromboz oluşumlarında ameliyat ile tıkanıklıkların giderilmesi, anevrizma tedavisinde cerrahi ve endovasküler greft uygulamaları, varis ameliyatları, toplardamar tıkanmalarında pıhtılaşmayı önleyici ilaç uygulamaları, pıhtı eritici tedaviler damar cerrahisinin başlıca ilgilendiği konuları oluşturur.
Ayrıca bakınız
*Dolaşım sistemiDamar duvarları
Arter ve ven duvarları tunica adı verilen üç tabakadan meydana gelir. En içteki kısım endotel (Tunica intima) adını alır. Basit bir epitelden oluşan tabakadır. Kanın aktığı düzgün, pürüzsüz yüzeyi oluşturur. Orta tabakayı tunica media yapar; bağ dokusu ve düz kaslardan oluşur. Bu tabaka büyük arterlerde en kalını olup, elastik lifler içerir. Dış tabaka, tunica adventitia, arterlerde oldukça incedir, ama büyük venlerin duvarlarında en kalın tabakadır. Elastik ve kollagen liflerden zengin bir bağ dokudan meydana gelir.
Genel olarak, venler arterlere göre daha ince duvarlara sahiptir. Çoğu büyük venler kapak bulundurur. Valvül adı verilen bu kapaklar, iki kapakçıktan (cuspis) oluşur. Endotel tabakasının içe doğru dönmesiyle oluşan cuspisler sayesinde, yerçekimine ters hareket eden kanın geri dönmesi engellenir.
Kapiller duvarını başlıca endotel oluşturur. Arteriolun kapillere yakın kısmında damarı çevreleyen düz kas hücreleri, kasılmak-gevşemek suretiyle, kapiller içine kan akımını düzenler.
Karaciğer, dalak ve kemik iliğinde, arteriol ve venüller, kapillere benzeyen sinusoidler içine açılırlar. Bir sinüsoidi kuşatan endotel hücreleri, birinin diğeri ile ilişki kurmasını engelleyen barierler oluşturur. Bu nedenle sinusoidlerde sızıntı çoktur. Sinusoidlerin dış duvarında makrofajlar bulunur. Bu makrofajlar, damar içinde gelen yabancı cisimleri dolaşımdan uzaklaştırırlar.