BLU-107 Durandal, 204 kg (450 lb) ağırlığında ve 2.5 m (8.20 ft) uzunluğunda olup harp başlığı 150 kg (330 lb) HE patlayıcıdan oluşmaktadır. 92.4 kN`lük katı yakıtlı roket motoru vardır. Herhangi bir güdüm sistemine sahip değildir. Taşıyıcı platformdan alçak irtifada bırakılan bomba düşüş sırasında kendi paraşütünü açarak dikey konuma gelir. Ardından paraşütten ayrılarak roket sistemi ateşlenir ve saniyede 260 m hızla ve 90 derecelik bir açıyla zemine dalış yapar. Toprağın içine nüfuz ettikten sonra patlama gerçekleşir. İnfilakla birlikte yüzeyde yaklaşık 5 m derinliğinde ve 16 m çapında bir krater oluşur. Bombanın etkisi 200 m2 alana yayılabilir ve 40 cm kalınlığa kadar betonda delikler açabilir. Düşman pistlerine yapılan saldırılarda genellikle birden fazla BLU-107 kullanılır.
BLU-107 etkinliğini Altı Gün Savaşı sırasında fazlasıyla kanıtlamıştır. 05 Haziran 1967`de İsrail uçaklarının Mısır hava üslerine saldırıları ve BLU-107`lerle pistleri kullanılamaz hale getirmeleri Mısır uçaklarını çakılı hedef haline getirmiş, gücünü kaybeden Mısır Hava Kuvvetlerinin kara birliklerini desteklemesi önlenmiş ve böylece hava desteğinden yoksun Mısır zırhlı birlikleri İsrail kuvvetlerine karşı varlık gösterememiştir. BLU-107`ler I. Körfez Savaşı`nda da İncirlik`ten havalanan 20th Fighter Wing`e bağlı Amerikan F-111E Aardvark uçaklarınca gece taarruzlarında başarıyla kullanılmıştır. Günümüzde ABD Hava Kuvvetleri sadece F-16 Fighting Falcon uçakları tarafından kullanılmaktadır.
Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki BLU-107 Durandal bombaları 1996`da ABD`den EDA Programı (İhtiyaç Fazlası Malzeme) kapsamında bedelsiz olarak tedarik edilmiştir (İlk teslimat 23 Nisan 1996). Halihazırda F-4 Phantom II ve F-16 Fighting Falcon uçakları tarafından kullanılabilen 500+ adet BLU-107 Durandal bombası Türk Hava Kuvvetleri envanterinde bulunmaktadır (Alım sayısı 523 olup, bir kısmı tatbikatlarda kullanılmıştır).