Bayram Günü

Kısaca: ''Bayram Günü'' (Fransızca özgün adı: ''Jour de fête''), Jacques Tati'nin yönettiği 1949 Fransa yapımı satirik komedi filmidir. Bu film Türkiye'de Mart 1991'de 10. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde yönetmenin diğer filmleriyle birlikte gösterilmiştir. Film İngilizce konuşulan ülkelerde ''The Big Day'' (Türkçe: ''Büyük Gün'') adıyla gösterime verilmiştir. ...devamı ☟

Bayram Günü (Fransızca özgün adı: Jour de fête), Jacques Tati'nin yönettiği 1949 Fransa yapımı satirik komedi filmidir. Bu film Türkiye'de Mart 1991'de 10. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde yönetmenin diğer filmleriyle birlikte gösterilmiştir. Film İngilizce konuşulan ülkelerde The Big Day (Türkçe: Büyük Gün) adıyla gösterime verilmiştir. Sinema yazarı Georges Sadoul'a göre Max Linder'den beri en büyük Fransız komedyeni olan. Tati bu filmini "Thomson Color" adı verilen deneysel bir renk sistemiyle çekecekti ve aynı zamanda da Fransa'nın ilk renkli filmi olacaktı, ancak bu renk sistemine güvenemeyen Tati tedbir olarak ikinci bir kamera kullanarak aynı sahneleri eşzamanlı olarak bir de siyah-beyaz filme çekti. Tati'nin kuşkuları doğru çıktı, Thomson şirketi iflas etti ve renkli negatifler kullanılamadı. Böylece "Jour de fête" 1949'da siyah beyaz kopyasıyla gösterime verildi. Jacques Tati 1964'te filmin bazı sahnelerini elle boyadı (kısmen renkli kopya). 1995'te ise yönetmenin kızı Sophie Tatischeff ve görüntü yönetmeni François Ede renkli kopyayı restore ettiler. Yani filmin pratikte üç farklı versiyonu vardır. "Bayram Günü" Venedik Film Festivali'nde "Altın Aslan" ödülüne aday gösterildi ama bu ödülü kazanamadı. Aynı yarışmada "En İyi Özgün Senaryo" dalında "Uluslararası Ödül"ü kazandı. Konusu Zaman 1940'lı yılların sonlarıdır. Fransa'nın tam ortasında yer alan küçük ve sakin taşra kasabası "Sainte-Sévère-sur-Indre"de hayat son derece yavaş ilerlemektedir. Bir nehir kenarında kurulmuş olan bu yerleşim yeri, çevresinin pastoral manzarası ile aslında bir kasabadan çok şirin bir köy görünümündedir. Kasabanın sakar ve beceriksiz postacısı François (Jacques Tati) çok sevdiği ve adeta kendisiyle özdeşleşmiş külüstür bisikletiyle posta dağıtırken mümkün olduğunca ağırdan alır, her fırsatta işini bırakarak kasabalının bir takım işlerine yardımcı olmaya çalışır ama onları da yüzüne gözüne bulaştırır. Kasabalı, aklı çabuk karışan, biraz da bön bir adam olan François ile inceden dalgasını geçmektedir. İnsanlar yüzüne karşı işinin ne kadar önemli olduğu söyleyerek onu pohpohlarlar, ama arkasından da alay ederler. François küçümsendiğinin farkında bile değildir. O işini büyük bir ciddiyetle sürdürür. "Bastille Günü" dolayısıyla kasabada yılda bir kez düzenlenen panayır oranın insanlarının tekdüze hayatlarına büyük bir değişiklik getirmektedir. Panayır için her yıl gelen gezici lunapark da kasabada dört gözle beklenmektedir. Daha etkinlikler başlamadan kasaba karnaval havasına girmiştir bile. Halk büyük bir gayretle günler öncesinden hazırlıklara başlar, sokakların ve dükkanların süslenmesi, lunaparkın kurulmasına el birliğiyle yardımcı olur. Atlıkarıncaların, çadır sinemasının ve diğer oyun pavyonlarının inşasına postacı François da katılır. Nihayet 'büyük gün' gelir (Filmin İngilizce adı bu anlama gelen "The Big Day"dir), içki su gibi akmaktadır. Kasabalının kendisine yaptığı kötü bir şaka sonucunda şarap yerine daha sert bir içkiden içen postacı François hemen sarhoş olur. Alkolün etkisi altındayken çadır sinemasında ABD Posta Servisi'nin marifetlerini anlatan bir haber filmi seyreden François, Amerikalı meslektaşlarına özenir ve arkadaşlarının da dolduruşuyla kasabadaki posta işlerini tıpkı filmdeki postacılar gibi jet hızıyla yerine getirmeye karar verir. Ancak François, teknolojinin son nimetlerinden faydalanan Amerikalı posta görevlilerinin modern donanımına sahip değildir. Onun altında motosikletler, emrinde hızlı trenler ve helikopterler, otomatik tasnif makineleri vb yoktur, onun sadece çok sevdiği külüstür bir bisikleti vardır. Postacı bu durumdan yılacak adam değildir. Aynen filmde gördüğü sistemin hızında çalışmaya başlar ama bu nafile gayreti başına olmadık kazalar getirecek, birçok komik durum ortaya çıkacaktır. Ertesi gün Lunapark ve göstericiler çadırlarıyla diğer malzemelerini toparlayarak kasabadan ayrılırlar. Kasaba eski sakin günlerine döner. Filmin farklı sürümleri Jacques Tati ilk uzun metrajlı çalışması olacak "Bayram Günü"nü "Thomson Color" adı verilen deneysel bir renk sistemiyle çekecekti ve bu film aynı zamanda Fransa'nın da ilk renkli filmi olacaktı. Ancak bu renk sistemine güvenemeyen Tati tedbir olarak ikinci bir kamera kullanarak aynı sahneleri eşzamanlı olarak bir de siyah-beyaz filme çekti, yani filminin bir yedeğini almış oldu. Çekimler tamamlandığında Tati kuşkularında haklı çıktı, Thomson şirketi iflas etmiş olduğu için pozlandırılmış renkli negatifler kullanılamadı, çünkü bu hiç denenmemiş renk sistemiyle çekilmiş filmleri banyo edecek başka bir şirket bulunamıyordu. Renkli negatifler arşivlerin tozlu raflarını boylarken ekip eldeki yedek siyah beyaz negatiflerle çalıştı ve "Jour de fête" 1949'da siyah beyaz kopyasıyla gösterime verildi. Tati 1964'te filmin bazı sahnelerini elle boyadı (kısmen renkli kopya). 1995'te ise kendisi de bir sinema kurgucusu olan yönetmenin kızı Sophie Tatischeff ve görüntü yönetmeni François Ede renkli kopyayı arşivden indirerek restore ettiler. Yani filmin pratikte üç farklı versiyonu vardır. Bunlar: * 1949 sürümü - Siyah-beyaz Yedek kamerayla eşzamanlı çekilen siyah-beyaz negatiflerden kurgulanan 1949 tarihli bu ilk sürüm 70 dakikaydı. * 1964 sürümü - Kısmen renkli Filmin ilk siyah-beyaz sürümünden hiçbir zaman tatmin olmamış olan Tati 1964 yılında filmi tekrar elden geçirdi. Bazı sahnelerde yer alan bayrak, flama, balon, süsleme kağıtları, içki kadehleri gibi nispeten küçük objelerle, filmin jenerikteki adı ve son yazısını bizzat kendi eliyle kare kare boyadı. "Scopochrome" adı verilen bu zahmetli işlemle yetinmeyip yeni çektiği bazı sahneleri de filme ekledi. Müziği yeniden kaydedildi. Filmin mizanseni de biraz değişmişti. Örneğin filme, önceki versiyonda olmayan yeni bir karakter eklenmişti. Filmin ilk dakikalarından başlayarak filme dahil olan bu yeni karakter genç bir ressamdı ve festivalin başlayacağı gün yürüyerek kasabaya geliyor ve izlenimlerini resim defterine çiziyordu. Olaylar sanki onun gözünden aktarılıyor, film bir anlamda onun ağzından anlatılıyordu (Filmin İngilizce DVD'sinde dış ses olarak ressamın hafif alaycı anlatımı film boyunca işitilir). Bu karakterin yer aldığı sahneler filme o kadar ustalıkla eklemlenmişti ki, özgün versiyonu bilenler en küçük bir rahatsızlık duymadılar. Ressamı oynayan aktör Alexandre Wirtz'ti ve doğal olarak sadece bu sürümün jeneriğinde adı geçiyordu. Bu sürümde haliyle filmin kurgusu da biraz değişmiş ve süresi de 86 dakikaya çıkmıştı. * 1995 sürümü - Renkli Yönetmenin ölümünden çok sonra, 1995 yılında kızı Sophie Tatischeff ve sinematograf François Ede'nin arşivlerdeki Thomson Color negatiflerden restore ettiği versiyon budur. Aslında restorasyon Panoramic Films şirketinin öncülüğünde, "Fransız Kültür Bakanlığı", "Ulusal Sinematografi Merkezi", "Film Arşivi", Canal+, "Fondation Groupama Gan pour le Cinéma" ve Kodak'ın da katkılarıyla 1987 tarihinde tamamlanmıştı. Ama gösterime sunulması 1995 yılına kadar ertelenmiştir. Renkli negatifleri tamamen kayıp olan, yani eksik kalan bazı sahneler de siyah beyaz versiyondan alınan ilgili bölümlerin bilgisayar desteğiyle renklendirilmesiyle filmdeki yerlerine eklenmişlerdir. Filmin renkleri ne bugünkü filmlerin renklerine ne de o yılların parlak Technicolor renklerine benzemektedir. Soluk ve neredeyse silinmeye yüz tutmuş bu renkler biraz da fotoğrafçılığın ilk yıllarında kullanılan Lumière kardeşlerin icadı olan "Autochrome" renklerini andırmaktadır. Bu versiyon kurgu ve mizansen olarak daha çok 1949 versiyonuna benzemektedir ve ressam karakterinin olduğu sahneler artık filmde yer almamaktadır. Buna karşılık 1964 versiyonunda bulunmayan bazı sahneler de bu renkli versiyonda vardır. Filmin hemen başındaki kısa prolog bölümünde bir dış ses filmin çekim ve renklendirilme öyküsünü özetler. 1995 sürümü renkli versiyon 76 dakikadır. Temalar Filmin çekimleri 2. Dünya Savaşı sonrasında Fransa'nın yaralarını sarmaya çalıştığı bir döneme denk gelmişti. Fransa, Marshall Planı çerçevesinde ABD'den ekonomik kalkınma yardımı almaya başlayan 16 ülkeden biriydi. ABD, İngiltere'den sonra en büyük yardımı bu ülkeye yapmıştı. Ancak bunun bir de bedeli vardı. Örneğin bu anlaşmanın sanat-kültür ayağı, Fransa'nın belli bir miktarda Hollywood filmini ithal etme koşulunu da dayatmaktaydı. Ulusal kültürel kimliğine her zaman sahip çıkmış ve bununla övünen, üstelik ezelden beri Amerika'nın kültürel hegemonyasından çekinmiş bir ülke için bu dayatma onur kırıcıydı. Fransızlar da savaşta kendilerini kurtaran müttefikleri ABD'ye minnet duymakla, bu yardım planına boyun eğmemek arasında ikiye bölünmüşlerdi. "Jour de fête" bu nedenlerle Jacques Tati'nin 'en Fransız' filmi sayılmaktadır. Filmde postacı François'nın işleri Amerikanvari yapmaya çalışması hicvedilir. Sonunda bu sistemin Fransa için 'uygun olmadığı' vurgulanır. François öykündüğü Amerikalılar gibi davranırken hep çuvallar. Yani filmde işlenen birincil tema ABD'nin Fransa'ya yaptığı "ekonomik ve kültürel zorlama" ve "kültürler arası çatışma"dır. Filmde işlenen diğer tema ise "gelişen teknolojinin tüm insanlığın ortak değerlerini ve geleceğini tehdit etmesi" temasıdır ki bu Tati'nin tüm filmlerinin ortak paydasını oluşturur. Tarzı Esasen klasik bir dramatik örgüsü olmayan film arka arkaya sıralanmış birçok gag (gülüt)'den oluşmuştur. Hem görsel hem de laflara dayalı bu espriler ses efektleriyle de desteklenmişti. Sinemaya geçmeden önce pandomim sanatıyla uzun süre ilgilenmiş olan Tati, büyük bir titizlikle bu mimlerin koreografisini çalışmıştı. Bu "gag"lerden birinde kasabaya gelen panayır işçisi Roger (Guy Decomble) çadır sinemasının kurulumu sırasında çadırın önünde kasabalı genç kız Jeannette'e (Maine Vallée) kur yaparken arka planda sinemada gösterilmekte olan bir Amerikan westerninin İngilizce ses kuşağı işitilir. Filmin kahramanı olan Arizonalı kovboy da belli ki o esnada filmdeki sevgilisine kur yapmaktadır. Roger Jeannette'le konuşur gibi yaparken bu filmin ses kuşağına uygun hareket eder hatta elindeki İngiliz anahtarını bir tabanca gibi çevirir vb, Jeannette de bozuntuya vermez duruma uyar. Ta ki bir elektrik kesintisiyle filmin sesi ağırlaşıp komik bir hale gelinceye kadar. Zaten bu noktada Roger'nin karısı (Santa Relli) duruma müdahele eder. "Jour de fête" Tati'nin en içten filmi, aynı zamanda tamamen kırsalda çekilmiş olan tek filmidir. Hem görsel hem de işitsel esprilere dayanan, ses efektleriyle de süslü bu slapstick tarzındaki komedi filmi, atmosferiyle altmış yıl öncesindeki Fransa kırsalını ve küçük kasaba yaşantısını tüm güzelliğiyle betimlemektedir. Oyuncular Ödülleri Kazandıkları * 1949 - Venedik Film Festivali, "En İyi Özgün Senaryo" dalında "Uluslararası Ödül". Ödül Jacques Tati'ye verildi. * 1950 - "Grand prix du Cinéma Français", Paris. Ödül Jacques Tati'ye verildi. Adaylık * 1949 - Venedik Film Festivali, Altın Aslan Ev videosu "Bayram Günü" (Jour de fête, 1949) filminin bugüne kadar hemen tüm ev videosu formatlarında dağıtımı yapılmıştır. Video formatlarının piyasaya ilk verildikleri versiyonları aşağıya alınmıştır. Dış bağlantılar * * * Allmovie.com'da "Jour de fête" * Rotten Tomatoes'da "The Big Day (Jour De Fete)" * Filmin çeşitli afişleri * Tati'nin resmi sitesinde "Jour de fête" * Filmin renkli ve siyah beyaz versiyonlarının kıyaslanması

Kaynaklar

Vikipedi

bayram günü

Türkçe bayram günü kelimelerinin Almanca karşılığı.
n. Festtag

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Bayram günü
3 yıl önce

Bayram Günü (Fransızca özgün adı: Jour de fête), Jacques Tati'nin yönettiği 1949 Fransa yapımı satirik komedi filmidir. Bu film Türkiye'de Mart 1991'de...

Bayram namazı
3 yıl önce

Bayram namazı (Arapça: صلاة العيد), Ramazan Bayramı veya Kurban Bayramı'nın ilk günü Güneş'in doğmasından yaklaşık 50 dakika geçtikten sonra cemaatle birlikte...

Bayram, Ayaş
6 yıl önce

Bayram, Ankara ilinin Ayaş ilçesine bağlı bir mahalledir. Köyün adının, Türklerin bir bayram günü köyü ele geçirmelerinden geldiği söylenmektedir. 23...

Bayram, Ayaş, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Akkaya, Ayaş, Akyurt, Ankara
Sevgililer günü
3 yıl önce

din adamının adına ilan edilen bir bayram günü olarak ortaya çıkmıştır. Bu sebeple bazı toplumlarda "Aziz Valentin Günü" (İngilizce: St. Valentine's Day)...

Sevgililer Günü, 1381, 14. yüzyıl, 14 ޞubat, 15 ޞubat, 1712, 1969, 3. yüzyıl, Afrika, Antik Roma, Antik Yunan
Ramazan bayramı
3 yıl önce

erkekler kılar. Bayram namazından sonra ise hutbe okunur. Bayram boyunca Müslümanla; eş, dost ve akraba ziyaretleriyle birbirlerinin bayramını kutlarlar. Bu...

Ramazan bayramı, Ramazan bayramı
Millî bayram
7 yıl önce

Millî bayram, bir ülkede kutlanan ulusal içerikli bayramlara verilen addır. 30 Ağustos Zafer Bayramı, Amerikan Bağımsızlık Günü, Cumhuriyet Bayramı, Kanada...

Milli bayram, Amerikan Bağımsızlık Günü, Cumhuriyet Bayramı, Dominyon Günü, Kanada Günü, Kültür, Milliyetçi, Taslak
Cumhuriyet Bayramı (Azerbaycan)
3 yıl önce

Cumhuriyet Bayramı, Azerbaycan'ın bağımsızlık günü. 1991[kaynak belirtilmeli] yılından beri resmi bayram olarak kutlanmaktadır. Azerbaycan'da Cumhuriyet günü 28...

Cadılar bayramı
3 yıl önce

Britanya'da ise seküler bir bayram olarak kutlanmaya devam etti. Amerika'ya yerleşen ilk kolonilerde -pek çok bayram gibi- Cadılar Bayramı da yasaklandı. Bununla...

Cadılar Bayramı, 31 Ekim, Amerikan, Avustralya, Balkabağı, Festival, Filipinler, Galler, Hediye, Hristiyan, Kuzey Amerika