Akabe vilayetinin merkezi olan şehrin nüfusu 70.000'dir. Şehir Ürdün'ün denize açılan tek limanı olması sebebiyle stratejik bir öneme sahiptir. Akabenin hemen yanında İsrail'in Elyat şehri yer alır.
7. yüzyılda Müslümanların idaresine geçen şehir, 1115 yılında haçlıların hakimiyetine girdi. Selahaddin Eyyubi Akabe'yi 1170 yılında haçlılardan geri aldı. Yavuz Sultan Selim'ın Mısır seferi sırasında 1516 tarihinde Osmanlı topraklarına katılan şehirde hac yolarının emniyeti için bir kale inşa edildi. Osmanlıların yaptırdığı bu kale Evliya Çelebinin seyahatnamesinde ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktadır.
Osmanlı topraklarından Hacca gidenlerin Şam'dan sonra ikinci durağı olan Akabe aynı zamanda Şam ile Mısır üzerinden gelen hacıların buluşma noktasıydı. 1869 yılında Süveyş Kanalının 1908'de Hicaz Demiryolunun açılmasıyla Akabe eski önemini kaybetti.
I. Dünya Savaşından sonra İngilizlerin eline geçen Akabe 1946 yılında Ürdün'ün bir şehri haline geldi. 1948'deki Arap İsrail savaşından sonra gelen Filistinli mültecilerle şehrin nüfusu hızla arttı. Günümüzde Ürdün'ün önemli bir gelir kaynağı olan fosfat Akabe limanından ihrac edilmektedir. Bu sebeple önemli bir ticaret merkezi olan şehirde aynı zamanda lüks oteller ve bir de havaalanı mevcuttur.