14 Eylül günü Lübnan`ın Hıristiyan devlet başkanı Beşir Cemayel`in öldürülmesi üzerine yerine kardeşi Amin geçti ve aynı gün Ariel Şaron`un komutanlığındaki İsrail Ordusu Beyrut`a girdi. 16 Eylül günü ise İsrail`in onay verdiği Falanjistler Sabra ve Şatila mülteci kamplarında yaşayan iki bine yakın sivili katletti. Bu olaydan sonra o dönemde İsrail güçlerine komuta etmekte olan Şaron`a “Beyrut Kasabı” lakabı takıldı.
İmzalanan antlaşmayla İsrail`in geri çekilmesi sağlandı. Hizbullah`ın ABD hedeflerine gerçekleştirdiği saldırılar bu süreçte hız kazandı. 18 Nisan 1983`de ABD`nin Batı Beyrut`taki büyükelçiliğine düzenlenen saldırıda 63 kişi öldü. ABD ve Fransa askerlerinin bulunduğu Çokuluslu Güç karargahına 23 Kasım günü düzenlenen saldırıda 298 asker öldürüldü. 20 Eylül 1984`te ABD büyükelçiliği bu kez İslami Cihat`ın hedef oldu ve 8 kişi öldürüldü. Bu saldırılar Hizbullah`ın yıldızını iyice parlattı.