Yapıtlarında verilen bilgilere ve bunların yazılış tarihlerine göre 13. yüzyıl sonu ile 14. yüzyılın ilk yarısında Kırşehir`de yaşadığı, mantık, matematik, fıkıh ve tefsirle uğraştığı anlaşılmaktadır.1297 tarihli vakfiye sahibi Süleyman Turmani`nin Gülşehri ile aynı kişi olduğunu ileri sürenler vardır. Mevlana Celaleddin Rumi `nin ölümünden sonra, Sultan Veled`in kendisini Mevlevi dergahları kurmak üzere Kırşehir`e gönderdiği söylenir. Kabri Nevşehir`in Gülşehir İlçesindedir.
Gülşehri`nin en önemli yapıtı Ferideddin Altar`ın aynı adlı yapıtını temel alarak yazdığı ve ``Gülşenname`` olarak da bilinen ``Mantiku`t-Tayrdır (1957).İslam Felsefesindeki ``mebde ve maad`` (başlangıç ve son) konusunu işleyen Farsça mesnevi ``Felekname`` (``Gülşehri ve Felekname``, 1982), F. Taeschner`in çevirisiyle yayımlanan 167 beyitlik Türkçe mesnevi ``Keramet-ı Ahi Evran`` (``Gülschehris Mesnevi auf Achi Evran``, 1955), aruz kalıplarını örnekleriyle gösteren Farsça ``Aruz-ı Gülşehri`` öbür yapıtlarıdır.Manzum Kuduri çevirisi henüz ortaya çıkarılamamıştır.