Yortanlı Barajı İzmir`in Bergama ilçesi merkezinin 18 km. kuzeydoğusunda Yortanlı Deresi üzerinde yer alır. Yapımı tamamlannmış olmakla birlikte, baraj su toplama alanı içinde yer alan Allianoi antik kalıntılarının kurtarılabilmesi için süren polemikler nedeniyle devreye girmemiştir.
Tarihçesi
1963 yılında Kınık Ovası`nın sulanması amaçlı ilk proje Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Kuzey Ege Havzası Araştırma Raporu içinde Paşaköy Barajı olarak önerilmiştir. 1970 yılında D.S.İ.`nin yaptırdığı Bakırçay Havzası Master Plan Raporu içinde Yortanlı Barajı ve Çaltıkoru Barajı`nın bugünkü yerlerinde inşa edilmeleri ve Kınık Ovası`nın kanaletli bir şebeke ile sulanması öngörülmüştür. 1981 yılında Bakırçay Kınık Projesi Planlama Raporu başlığı altında tekrar detaylı olarak ele alınmış ve her iki barajın yapımı uygun bulunmuştur. Kesin projeler Yortanlı Barajı için 1985`de, Çaltıkoru Barajı için 1986`da, Kınık Ovası sulaması için ise 1988 yılında, D.S.İ. tarafından hazırlanmıştır. Bakırçay-Kınık Projesi 1986 yılında uygulama programına girmiştir. Yortanlı ve Çaltıkoru barajları ile Kınık Sol Sahil Sulama inşaatlarına 1993 yılında başlanılmıştır.Amacı
Yortanlı Barajı 18.304 hektarlık Kınık Sulama alanının yüzde 43`üne denk gelen 7.793 hektar tarım arazisine yılda ortalama 37 milyon metreküp su verecektir. Hem Kınık sağ sahiline hem de sol sahiline su verecek olmasının projenin anahtar proje haline gelmesine neden olduğu iddia edilmektedir. Bakırçay Kınık Projesi`nden sulama alanı içinde tarım yapan 5.600 çiftçi ailesi yararlanacaktır. Bu proje ile Bakırçay havzasında 20.030 ha alanın sulanması amaçlanmıştır. Yortanlı Barajı`nda 67,3 hm3, Çaltıkoru Barajı`nda ise 41,6 hm3 su toplanması planlanmıştır. Yortanlı Barajı gövdesi zonlu toprak dolgu tipinde olup, 117,50 m yüksekliği, 710,5 m. kret uzunluğu vardır. Yortanlı Barajı`nın maksimum su seviyesi 115,64 m., toplam göl havzası 67,3 hm3`dür.Kuzey Ege havzasının en önemli akarsuyu olan Bakırçay, Akdeniz iklim bölgesinde büyük ölçüde yağışlardan beslenen bütün akarsular gibi düzensiz bir akış rejimine sahiptir. Yağışlı geçen kış aylarında Bakırçay`ın akımları en üst düzeydedir ve zaman zaman taşkınlara da neden olur. Sıcak ve kurak yaz aylarında ise akımlar en düşük düzeyde olup çoğunlukla akarsu yatağı kurur. Pamuk ve domates gibi ürünler başta olmak üzere tarımsal faaliyetin yöre ekonomisinin belkemiğini oluşturduğu Orta Bakırçay`daki Kınık ovasında çiftçiler büyük miktarda sulama suyuna ihtiyaç duymaktadır. Bu suyun düzensiz akış rejimine sahip Bakırçay`dan yaz aylarında karşılanması imkansızdır. Bu nedenle çiftçilerin su isteklerini karşılayabilmenin tek yolu, düzensiz akış rejimi nedeniyle kış aylarında denize giden suları bir barajda depolamak ve çiftçinin istekte bulunduğu yaz aylarında kendisine vermektir.
Türkiye sanayi domatesi üretiminde ABD ve İtalya`dan sonra dünyada 3. sıradadır. Türkiye`de mevcut sanayi domatesi üretiminin % 40`ı Kınık ovasındaki tarım alanlarında yapılmaktadır. Bakırçay-Kınık projesi ve onun anahtar tesisi Yortanlı barajının vereceği sulama suyu ile hem % 30`a varan bir verim artışı hem de % 119 oranında ekim alanları artışı gerçekleşecektir. Bakırçay-Kınık projesinin gerçekleşmesiyle sulama alanı içinde kalan tarımsal arazilerde pamuk üretiminin 26 bin ton`a, domates üretiminin 450 bin ton`a, hububatın 8 bin ton`a sebze üretiminin 107 bin ton`a ve patates üretiminin 29 bin ton`a ulaşması beklenmektedir.
Allianoi
1994 yılında baraj gövde inşaatının başlatılmasıyla eşzamanlı olarak Bergama Müze Müdürlüğü`nce girişilen kurtarma çalışmaları çerçevesinde Yortanlı barajı göl alanı içinde kalan Paşaılıcası mevkiinde arkeolojik araştırma amaçlı sondaj kazılarına başlanmıştır. Bu kesimde Yortanlı deresinin alüvyal birikintileri ile kaplanmış ve tarımsal amaçla kullanılan araziler bulunmaktaydı. Burada yapılan sondaj kazılarında daha önceden bilinmeyen nitelik ve yaygınlıkta bazı arkeolojik kalıntılara rastlanılması üzerine daha sonraki yıllarda kurtarma kazıları bu kesimde yoğunlaştırılmıştır. Yapılan kazı çalışmalarının ilerlemesiyle bu kalıntı alanının İS II. Yüzyıla ait belgelerde adı geçen Allianoi şifa merkezi olduğu anlaşılmıştır.Allianoi baraj gölet alanının tam ortasında kalmaktadır. Su toplanmaya başladığı an, Allianoi`un su altında kalması kaçınılmazdır. Yortanlı Barajı`nda birikecek su hedeflenen miktarına ulaşıldığında, Allianoi 17 m su altında kalacaktır. 40-50 yıl sonra antik yerleşim üzerinde yaklaşık 12 m alüvyon birikecektir.
Varlığını sürdüren bir Allianoi sitinin de yöre ekonomisine çeşitli yollardan artı katkılar sağlayacağı muhakkaktır.