Yay Gölü, Türkiye'nin Kayseri ilinde yer alan bir göldür. Erciyes Dağı'nın güneyinde, Develi-Yahyalı-Yeşilhisar-İncesu kasabaları arasında uzanan volkanik kapalı havzaya Sultan Sazlığı-Yay Gölü adı verilmektedir.
Gölün oluşumunda Erciyes Dağı önemlidir. Volkan kütlesi kuzeye eğimli alanın ortasında yükselmesiyle güney kısımları suları dışa akışı olmayan kapalı havza haline gelmiştir. Göl bu alanda 319.000 hektar büyüklüğünde olan Sultan Sazlığının iç kısımlarında yer alır.
Sazlığın kuzeyinde yer alan Tuz Çöl Gölü yazın tümüyle kurur. Bu gölün uzantısı Sobe gölü ve Güneydoğuda yüksek derecede tuzlu yay gölü oluşmuştur. Çöl gölünün doğusunda Şeyhşaban sazlığı, Yay gölünün Kuzeydoğusunda Kepir ve Deve sazlığı, güneyinde ise Sağnı gölü ve Örtülüakar sazlıkları bulunmaktadır. Bu sazlıklar da orta derecede tuzludur. 1 Yay gölünün suları tuzlu iken Sazlığın suları tatlıdır.
Yay gölü (yağışlı mevsimlerde çok genişleyerek 60 km²'yi geçen, kurak mevsimde çok çekilerek 20 km² den de aşağı inen bir göl ki, derinliği 1–2 m, yüksekliği 1017), Erciyes Dağının güneyindeki çok büyük Develi ovasının (1000 km²) bir bölümünü kaplayan bir göldür. Bu ova geniş bir çöküntü alanı olup, Yay gölü (başka bir adı Deve gölü) ve bunun yaygın durumundaki şekli sayılabilen Sultan Sazlığı, bir çöküntü alanın bataklık - sazlık- göl halidir. Yay gölü, bu pek geniş çöküntü alanının en çukurda kalmış çok yayvan bir çanağındadır.
Kuvaterner'de (4. Jeolojik Zaman) gölün düzeyinin şimdikinden 75 m kadar daha yüksekte bulunduğu anlaşılmaktadır.
937,26 km² yüz ölçümü olan Sultan sazlığı- Yay gölü çukurluğu suların, sellerin çevredeki tepe, dağ ve platolardan getirdiği alüvyonlarca doldurulan bir çöküntü alanıdır. Düzlük, kenarlardan ortaya doğru alçalır.
Develi Havzası da denilen bu çöküntü alanında yıllık yağış toplamı 300 mm kadardır. Düzlüğe inen başlıca sular Soysallı ve Çayırözü pınarları, Develi deresi, Yahyalı ve Dündarlı dereleri, Yeşilhisar (Akköy) deresidir.
Ağcaşar ve Kovalı Barajları yapıldıktan sonra, çevreden gelen sular bu yapay göllerde toplanmaya başlamış; sazlıkların ve göllerin su kazancı azalmıştır. Yaz kuralığı yaşanan yörede, barajlarda biriktirilen sular, şekerpancarı ekeneklerinin, elma, kiraz, şeftali bahçelerinin sulanmasında kullanılmaktadır.
Sultan sazlığı- Yay gölü düzlüklerinde bazı adalar da bulunmaktadır. Tatlısu bataklarının geniş kesimleri sazlarla, kamışlarla kaplıdır. Kamış kümeleri yüzen adalar halinde de görülür. Bu bataklıklarda birçok gölcük, su aynası da oluşmuştur.
1971'de incelenen ve 1972'de "Su kuşları Koruma Alanı" olarak belirlenen Sultan sazlığı-Yay Gölü DSİ tarafından bütünüyle kurutulmak istenmiştir. Bunun için projeler geliştirilmiş ve uygulama da başlatılmıştır. Ancak, 1974 sonrasında projede değişiklik yapılmış ve bu sulak alan tümüyle kurutulmaktan kurtulmuştur.
Sultan sazlığı-Yay Gölü 21 Nisan 1988'de Tabiatı Koruma Alanı olarak ayrılmış bulunmaktadır. Bu sulak alan yalnız Türkiye'nin değil, dünyanın en önemli kuş habitatları arasında sayılır. Kuşlar bu tatlı ve tuzlu su ekosistemlerinin yan yana bulunduğu alanda güvenlik içindedirler. Kuluçkaya yatan, kışlayan ve konaklayan kuş türlerinin sayısı, yırtıcı ve ötücü kuşlar da içinde olmak üzere 250'dir. Göç mevsiminde bazı kuş toplulukları çok yüksek sayılara erişir. Çeşitli ördek popülasyonu 600 bine, flamingolar 50 bine, angıtlar 10 bine ulaşmaktadır. Bunlar göllerin ve bataklıkların ornitolojik değerini vurgular. Tür zenginliği ve kompozisyonu, barındırdığı büyük popülasyon, değişik habitatların (tuzlu su, tatlı su) bir arada oluşu, flora ve faunası ile uluslararası özellikleri çok yüksek olan A sınıfı sulak bir alan olan Sultansazlığı-Yay Gölü, ülkemizin bir doğa harikasıdır.