yalnız
Türkçe yalnız kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. alone, isolated, lone, lonely, lonesome, private, single, single handed, sole, solitary, solo, unaccompanied, unattended
adv. alone, exclusively, just, merely, only, singly, solitarily, solo, on one's tod, by yourself
conj. only
yalnız
yanında başkaları bulunmayan; ama, şu kadar ki, ancak, fakat.
yanında başkaları olmayarak; toplumsal ilişkilerden yoksun ya da yoksun bırakılan kişi.
(.'.) salt, sadece.
yalnız
Türkçe yalnız kelimesinin Fransızca karşılığı.
seul/e, solitaire, délaissé/e; seulement, exclusivement, cependant
yalnız
Türkçe yalnız kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. allein, alleinig, ausschließlich, einsam, einzeln, einzig, ganz
adv. bloß, eigens, einfach, lediglich
yalnız
sıfat 1. Yanında başkaları bulunmayan. 2. zarf Yanında başkaları olmayarak: "Ömrümde şehir içinde bile yalnız dolaşmaya alışmamış bir adam için bir genç kızın tek başına Avrupa seyahatine çıkışı akıl durdurucu bir şeydi."- Y. K. Karaosmanoğlu. 3. zarf Yalnızca: "Kendisini yalnız Bombay'a kadar götürecek tren parası vardı."- F. R. Atay. 4. bağlaç Ama. 5. isim, psikoloji Toplumsal ilişkilerden yoksun veya yoksun bırakılan kişi.