Kısaca: Uygur, Amasya ilinin Merkez ilçesine bağlı bir beldedir. ...devamı ☟
Uygur, Amasya ilinin Merkez ilçesine bağlı bir beldedir.
Tarihçe
Uygur, 1989 yılında belediye olmuştur. Amasya-Tokat karayolunun üzerinde bulunan beldenin geçmişi Roma döneminin öncesine kadar daynamaktadır. Roma İmparatorluğu'nun Kral Yolu'nun üzerinde bulunan beldede bu döneme ait birçok eser bulunmuştur. Bunlardan en önemlisi, üzerinde Roma imparatorlarının isminin yazılı bulunduğu 'mil taşları'dır. Türklerin bu bölgeye yerleşmesi ise 1071 Malazgirt Savaşı'yla olmuştur. Öyle ki bölge Eretna Devleti sırasında Eretna Beyi Ebu'l Gazi Bahadır Han'ın kışlağı olmuştur. Zaten kendisi de Uygur Türkü olan Bahadır Han, buraya büyük önem vermiştir. Osmanlı döneminde İnebazar nahiyesine bağlı bir karye(köyden büyük nahiyeden küçük yerleşim yeri)dir.Amasya Şeriye defterlerinde adı geçmektedir.Kasabanın ilk yerleşim yeri Eskiköy mevkiisidir. Ardından Kayadibi bölgesi yerleşim yeri olmuştur.Fakat Osmanlı dönemindeki Alevi katliamları neticesi daha korunaklı bir yer olan Pınargözü mevkiine yerleşilmiştir.Daha sonra zamanla aşağı bölgelere inilmiştir.Kurtuluş Savaşında Ergonaş Baba sancağı altında toplanan Uygur'lular vatan savunmasında pek çok şehit ve gazi vermiştir. Beldede Romalılar döneminden kalma bir garnizon kalesinin varlığı bilinmekteyse de bu eserden günümüze bir kalıntı kalmamıştır.Ama bu bölgeye içerişehir denmesi ve birçok tarihi eserin bulunması burasının önemli bir yerleşke olduğunu göstermektedir. ve AMASYA uygur kasabası girişindeki dükkanlar hrika bir yerdir ..
Coğrafya
Şehir merkezine 32km uzaklıktadır. Deliçay vadisi üzerinde Amasya ve Tokat'ın Turhal ilçelerinin tam ortasında yer alır.Doğusunda Ezinepazar kasabası ve Eskikızılca köyü, güneyinde Yağcıabdal köyü, kuzeyinde Tatar, Keşlik ve Sarıyar köyleri batısında Kaleköy bulunmaktadır. Başlıca yükseltileri; Domuz tepesi (Yuva Deresi), Yüce Harman, Arzuönü, İneklik tepeleridir. Haritalarda Sarıtaş Dağları diye geçen sıradağların eteğindedir
İklim
Bölgede ılıman bir iklim vardır. Kışları bazen çok sert geçse de yazları çok kurak olmaz. Bu da bir geçiş bölgesi olmasındandır.
Kültür
Kasaba tamamı Türkmen-Alevi nüfusa sahiptir.Bölgedeki en yoğun Alevi nüfus Uygur 'dadır. Bu nedenle tamamen Türk kültür ve görnekleri hakimdir. Bazı unsurlar zamanla unutulmuş, bazıları da neden olduğunu bilmeden yapılsa da yine de düğün,doğum, ölüm v.s törenler kültüre uygun olarak yaşatılmaya devam edilmeye çalışılmaktadır. Kasaba bir Alevi beldesi olmasına rağmen tam anlamıyla bir cemevine sahip değildir. Bu büyük bir eksikliktir. Ayrıca gençlerin kültürden ve yoldan uzak düşmemeleri için ehil kişilerin öğretici olarak görev almaları şarttır.Kasabanın çevresinde birçok evliya vardır. Kasaba halkı Mayıs ayı içerisinde toplu olarak bu evliyaları ziyaret etmekte ve hem bereket için hem de afetlerden korunmak için kurbanlar kesmektedir. Bu evliyalardaki ağaçlar, sular ve toprak ve taşlar kutsal sayılmaktadır. Bir kişinin bu ağaçları kesip yakarsa başının beladan kurtulmayacağına inanılır.Ayrıca suyu ve toprağı şifalı sayılır. Çocuğu olmayan kadınlara palamut yutturulur.Bu inanışlar bize Orta Asya şaman kültüründeki su,taş,ağaç inanışlarını hatırlatmaktadır. Kasaba'da okur-yazar oranı çok %99 civarındadır.1930'lu yıllarda ilkokul, 1980 yılında ortaokul açılmıştır.Daha sonra yapılan yasa değişikliği ile ilköğretim okulu olmuştur. Uygur ilköğretim okulu çevre köylerden taşımalı sistemle öğrencilerin geldiği modern bir bölge okuludur.Ayrıca kız erkek ayrımı gözetmeksizin ilköğretimden sonra lise ve üniversite eğitimi de oldukça yaygınlaşmıştır. Bugün Türkiye'nin birçok üniversitesindeki Uygur'lu gençleri görmek bizleri gururlandırmaktadır. Kasabada her yıl Eylül ayının ilk haftasında Yöresel Cafer Dede şenlikleri yapılmaktadır.
Nüfus
Belde Türkiye'nin pek çok yeri gibi büyük şehirlere yoğun bir genç nüfus göçü vermektedir. Bir zamanlar çocuk seslerinin eksik olmadığı sokaklarda artık tek tük insanlar dolaşır olmuştur.Genç nüfus gittikçe azalmakta buna mukabil emekli olanlar geri dönmektedir. Bu durum devam ederse yakında bir emekli kasabası olması içten bile değildir. Kasaba nüfusu 1100 civarında olmasına rağmen özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi büyük şehirlerde bu nüfusun 5 katı kadar bir nüfus vardır.
Sağlık
Kasabada 1976 yılında yapılan bir sağlık ocağı vardır. Uygur'la birlikte çevre köylere de hizmet vermektedir.
Resmi Kurumlar
Belediye, İlköğretimokul, Aile Sağlığı Merkezi, Tarım Kredi Kooperatifi, PTT. Ayrıca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, Sulama Kooperatifi, Çiftçi Malları Koruma Derneği ve Uygur Kasabası Güzelleştirme Derneği bulunmaktadır. Kasaba'dan İstanbul'a göç edenler tarafından Uygur Kasabası
Kültür
ve Dayanışma Derneği kurulmuştur.
Yemekler
Yağlı, çökelekli, burma gömbe, fırın çöreği, kaypak, tatar böreği, akıtma, yahni, keşkek, toyga çorbası, yaprak dolması,düz gömbe, etli kurban pilavı, tarhana çorbası ve daha birçok yemek sayılabilir.
Ekonomi
Bölgenin bir geçiş iklimi olması ve verimli bir ovaya sahip olması nedeniyle kasabanın en öenmli geçim kaynağı tarımdır.Bir yılda iki mahsul alınabilmektedir. Başlıca ürünler; buğday, salatalık, fasulye, biber, domatestir. Ayrıca tarımın mümkün olmadığı araziler işlenerek üzüm bağları haline getirilmiş böylece asma yaprağı, üzüm ve pekmez üretimi de ekonomiye katkı sağlamıştır. Son yıllarda meyvacılık yeniden canlanmış ayrıca ufak çaplı seracılık faaliyeleri başgöstermiştir. Kasabanın en önemli geçim kaynağını hayvancılık oluştururken son yıllarda izlenen yanlış ekonomik politikalar ve halkın biraz da kendi çabalarıyla bu oran çok gerilemiştir.
Belediye Başkanları
1989-1994 Mahmut ÖZDEMİR 1994-2004 Ahmet DURAN 2004-2009 Hasan ER 2009- Murat SATILMIŞ Dış bağlantılar * YerelNet