UNUTMAK
1 . Aklında kalmamak, hatırlamamak:
"Kaç kere aynı palavralarla kendimi avutmuş, öfkemi geçirmiş, sonradan hepsini unutmuştum."- R. H. Karay.
2 . Bir şeyi dalgınlıkla bir yerde bırakmak.
3 . Bir şeyi yapamaz duruma gelmek:
"Onu da bilirdim eskiden memleketteyken amma sonradan unuttum."- O. C. Kaygılı.
4 . Bağışlamak:
"Onun yersiz davranışlarını çoktan unuttum."-
5 . Gereken önemi vermemek, üstünde durmamak:
"İçinde kabaran sevinçten vücudunun berelerini unutarak uyudu."- H. E. Adıvar.
6 . Hatırdan, gönülden çıkarmak:
"İyiliğini de ölünceye kadar unutmam."- M. Ş. Esendal.
UNUTMAK
Türkçe UNUTMAK kelimesinin İngilizce karşılığı.
v. forget, be unmindful of, neglect, leave out, be oblivious of, omit, loose sight of, unlearn
UNUTMAK
belleğinde, aklında kalmamak, anımsamamak; bağışlamak.
bir şeyi dalgınlıkla bir yerde bırakmak; gereken önemi vermemek, üstünde durmamak.
bir şeyi yapamaz duruma gelmek; hatırdan gönülden çıkarmak.
UNUTMAK
Türkçe UNUTMAK kelimesinin Fransızca karşılığı.
oublier, omettre, perdre de vue
UNUTMAK
Türkçe UNUTMAK kelimesinin Almanca karşılığı.
v. entfallen, liegen lassen, stecken lassen, stehen lassen, überblättern, verabsäumen, verbumfiedeln, verdösen, vergessen, verschusseln, verschwitzen, versieben