Ulusal Emek Konfederasyonu



style="vertical-align: top;" style="vertical-align: top;" style="vertical-align: top;" style="vertical-align: top;"

style="vertical-align: top;" style="vertical-align: top;" style="vertical-align: top;"

style="vertical-align: top;"
Ulusal Emek Konfederasyonu ``
Resmi Adı Ulusal Emek Konfederasyonu
| Kuruluş Yılı 1910
Ideolojisi Anarkosendikalist
Üyesi Olduğu Kuruluş Uluslararası İşçi Birliği
Bölge İspanya
Yönetim Merkezi Imagen 8, 5ª, 41003 Sevilla
Genel Sekreter Rafael Corrales Valverde
Resmi İnternet Sitesi http://www.cnt.es/
Ulusal Emek Konfederasyonu (Confederación Nacional Del Trabajo - CNT) anarkosendikalist ideolojik çizgide, özerk sendika konfederasyonu olarak İspanya Krallığı`nda örgütlenmiş konfederal bir birliktir. Anarşist toplumsal hareketler içinde önemli rol oynamış örgüt ayrıca ulusötesi yapıya sahip Uluslararası İşçi Birliği (AIT) üyesidir ve bu yüzden CNT-AIT adı ile de tanınır.

1910 yılında İşçi Dayanışması (Solidaridad Obrera) çevresinde örgütlenmiş gruplar tarafından Barselona`da kurulan örgüt, Birinci Enternasyonal, İspanya seksiyonu olan İspanya Bölgesi İşçi Federasyonu`nun kurulmasından beri şekillenen ispanyol anarşist hareketin ruhunu canlı tutmaya devam etti .

Önemli tarihsel ve kültürel mirasla birlikte CNT bugünde özyönetim, federalizm ve karşılıklı yardım ilkeleri ışığında ispanyol işçi hareketinde önemli rol oynuyor.

Üyelik

Askerler, silahlı kuvvetler üyeleri ve polisler dışında herkes CNT`ye üye olabilir. Üye olmak için herhangi bir ideolojiye bağlı olmak gerekmediği gibi, siyasi partide ve sendikada mücadeleyi birlikte yürütmekte mümkündür, fakat siyasi partilerde görevli kişiler aynı görevi sendikada sürdüremezler. Bu kural herhangi bir siyasi yapının CNT`yi kendi görüşleri doğrultusunda yönlendirmesini önlemek için kabul edilmiştir.

Amaçlar

Bir sendikal örgüt olan CNT tüzüğüne göre şu konularda çalışma yürütür:
*``İşçiler arasında dayanışma ruhunun gelişmesi için çalışmak; ancak 
bu takdirde bugünün toplumunda ahlaki ve madi koşulların 
yükseltilebileceğini ve üretim ve tüketim araçlarının ele geçirilmesi 
sayesinde gelecekte tamamen özgürleşmeye giden yolda hazırlanmanın 
mümkün olacağının benimsenmesi.``


*``Grev veya başka gerekli hallerde her durumda kollektifler arasında 
karşılıklı yardımı hayata geçirmek.``


*``İşçilerin özgürlüğüne giden yolda ortak aklın gerçekleşmesi için, 
uluslararası veya ulusal benzer işçi örgütleri ile ilişkilerin 
yürütülmesini sağlamak.                                               
                       CNT Tüzügü``


CNT hedeflerini, işçilerin çıkarlarını savunmakla sınırlamaz, ayrıca sendikalist devrim ile toplumun kökten dönüşümünü amaç edinir.

Anarkosendikalizm 19. yüzyıl sonlarına doğru ve 20. yüzyıl başlarında ortaya çıkan bir düşünce akımıdır. Şu temel özelliklere sahiptir:

``
  • Emek dünyasını, öncelikli çıkarlarını korumak ve yaşam koşullarını
iyileştirmek için örgütlemek.
  • Yöneticilerin ya da yürütme gücünün olmadığı yapılar oluşturmak
  • Toplumun toplumsal devrim aracılığı ile ulaşacağı kökten dönüşüm
isteğini gerçekleştirmek. Dönüşüm olmadan anarkosendikalizm olamaz. Anarkosendikalizmin bir diğer ismi devrimci sendikalizmdir. "Temel Anarkosendikalizm"``


Toplumsal devrimi gerçekleştirmek için örgüt, anarşist topluma dair bir dizi genel düşünceyi kapsayan özgürlükçü komunist konfederal dünya görüşü ile ekonomik-sosyal bir programa sahiptir. Bu doğrultuda, CNT çalışma yaşamı dışında sorunları da savunur, bunlar hapishanelerde tutuklu hakları, çevrecilerin talepleri, cinsiyet ayrımcılığı ile mücadele, militarizmin ve işgallerin reddidir.

CNT uluslararası özelliklere sahip bir örgüt olmasına karşın devletlerin eğemenliğini ve halkların kendi kaderini tayin hakkını savunur;

``Anarkosendikalizm uluslararası özellik gösterir. Farklı ırkların, 
dillerin, kültürlerin vb. üstünde dünyayı bir bütün olarak görür. Bu 
düşünceyle, devletlerin halklar üzerindeki baskısına karşı çıkar. 
İspanyol devletinin Bask halkına baskı uygulamasına karşıyız, Bask, 
Katalan, Filistin, Saharahui, Tibet, Kürt... halklarının yanındayız. 
Talebimiz onların kendi kaderlerinin sahibi olmaları, az ya da çok 
sınırları belli bir bölgede yaşamaları, genel olarak toplumun sahip 
olduğu zenginliğe ortak olmaları, istedikleri gibi ittifaklara 
girmeleri, bağımsızlıklarını ilan etmeleridir. Ancak aynı şekilde 
polisi, ordusu, parası, hükümeti ve baskı aygıtları ile donanmış, bask, 
filistin, saharahui, kürt devletlerinin kurulmasına da karşıyız.`` 


"Temel Anarkosendikalizm"


Tarihçe

İlk yıllarında İspanyol anarşist hareket güçlü ulusal bir örgütün eksikliğini yaşıyordu. Anarşist Juan Gómez Casas, CNT`nin kurulmasından önce anarşist örgütün gelişimi hakkında şunları söylüyordu:

Bir dağınıklık dönemi ardından, İspanyol Bölgesi İşçileri Federasyonu ,yerini İspanyol Bölgesi Anarşist Örgütü`ne bıraktı... Bu örgüt daha sonra 1890`da Yardım ve Dayanışma Paktı`na dönüştü, anarşizme karşı düzenlenen baskıcı yasalar nedeniyle çeşitli parçalara ve otonom işçi topluluklarına ayrılarak 1896 yılında kendiliğinden dağıldı. FRE`den kalanlar ise CNT`nin doğrudan öncülü olan İşçi Dayanışması`nı (Solidaridad Obrera) kurdular."Juan Gómez Casas"


20. yüzyılın başlarında anarşistler arasında harekete bütünlük ve güç katacak yeni bir ulusal işçi örgütüne ihtiyaç olduğuna dair fikir birliği vardı. Bu durum, endüstri devriminin doğal süreci içinde tanımlanıyordu. Burbon resterasyonu süresince, Cánovas del Castillo ve Práxedes Mateo Sagasta tarafından temsil edilen geleneksel ve hanedancı partiler karşısında, ortaya çıkan işçi hareketi siyasi parti PSOE ve işçi sendikası UGT etrafında birleşti. Burjuvazinin bir kısmının desteklediği Cumhuriyetçi ve daha belirgin olarak demokratik hareketlerde vardı.

İlk yıllardaki devrimci sendikalizmin ağırlığı, anarkosendikalizm takipçisi, devrimci sendikalist mücadelenin temel ilkelerine inanan Solidaridad Obrera editörü Josí© Prat ve Ricardo Mella`nın tezlerinden kaynaklanıyordu.

Bu ortamda, dönemin çoğunlukçu sendikası sosyalist UGT karşısında bir güç yaratmak ve “``işçi sınıfının ekonomik özgürlüğünün gerçekleşmesini, burjuvazinin mülksüzleştirilmesi yolu ile hızlandırmak``” amacıyla, CNT 1910 yılına doğru, Barselona`da gerçekleştirilen Katalan İşçi Dayanışması sendikası kongresinde kuruldu. CNT çeşitli sendika ve diğer konfederasyonlar aracılığıyla yaklaşık 30.000 üye ile küçük bir sendika olarak sürece katıldı.

CNT 1911 yılında, 1914 yılına kadar illegal kalmasına yol açacak bir genel grevi birinci kongresi sırasında başlattı. Aynı yıl sendika resmi ismini aldı.

1916`dan itibaren CNT, UGT politikasını, bu sendika ile ilişkiler kurarak değiştirdi, bu iki örgüt birlikte 1917 genel grevini düzenledi. CNT`nin 1919 yılında yapılan ikinci kongresinde İspanyol işçi hareketini birleştirmeye yönelik katkılar için örgütlerin bir bütünleşme olasılığı üzerinde çalışıldı. Aynı kongrede CNT`nin Üçüncü Enternasyonal`e geçici üyeliği onaylandı, fakat íngel Pestaí±a`nın SSCB`yi ziyareti ardından, onun önerisiyle, CNT kesin olarak 1922 yılında Enternasyonal`den çıkartıldı.

CNT`nin Yükselişi



1918`den itibaren CNT, birçok işçinin sendikaya üye olmasını sağlayan katalan sanayisindeki kriz nedeniyle güç kazandı. “La Canadiense” grevinin gelişiminde CNT önemli rol oynadı. Daha sonra işverenler arasında, şiddetin artmasına ve sendikayı oldukça çok etkileyen silahlı çetelerin ortaya çıkmasına neden olacak panik havası yayılmaya başladı.

1922 yılında Berlin`de CNT`nin de bağlı olduğu Uluslararası İşçi Birliği kuruldu. 1923 yılında, Miguel Primo de Rivera`nın diktatörlüğü ile birlikte, sendika illegal ilan edildi.

1927 yılında ve CNT üyelerinden (cenetistas) bazılarının “ılımlı” pozisyon almalarından önce, Valencia`da İberya Anarşist Federasyonu (Federación Anarquista Iberica- FAI) kuruldu. Anarşist eğilimli grupların birliği olan FAI, CNT ile bilinen bağı nedeniyle ilerleyen yıllarda önemli rol üstlenecek, yani anarkosendikal harekette FAI unsurlarının (faistas) varlığı görülecekti. Burada amaç, sendikanın anarşist ilkelerden uzaklaşmamasının sağlanmasıydı.

İkinci Cumhuriyet

Monarşinin yıkılması ardından 1931-33 döneminde CNT`nin II. Cumhuriyete giderek azalacak olan bir desteği vardı. Cumhuriyetçi otoritelerle sektörel ve genel grevler sırasında yaşanan sürekli çatışmalar ve hemen ardından, Ocak ve Aralık devrimlerinin devlet tarafından bastırılması, Casas Viejas Olayları, desteğin azalmasındaki etkenlerdi. O sıralar CNT`nin asıl çekirdeği Katalunya`da bulunuyordu, fakat Aragon (burada UGT karşısında çoğunlukta idi) veya Andalucia gibi yerlerde de önem kazanmaya başlamıştı.

Sendikada “Ilımlılar” (fai üyesi olmayanlar) ile radikaller (sendikada fai unsurları) arasındaki gerilim sürekliydi. Bu yüzden örgütün adem-i merkeziyetçi ve sektörel yapısını incelemek güçtü. Sonunda 1931 yılında fai unsurları dışındaki bir grup Otuzların Manifestosu`nu yayınladı ve 1932`de íngel Pestaí±a, Sendikal Parti`yi kurdu.

İki yıllık radikal CEDA döneminde ulusal çapta ve yoğun şekilde anarkosendikalizm ilkelerine saldırı CNT`nin çalışmalarını yeraltına kaydırmasına neden olacak ve 1934 Ekim devrimi boyunca, sosyalist insiyatif karşısında CNT olaylara ikinci planda katılacaktır. Diğer taraftan Asturias`ta, CNT`nin Asturias, León ve Palencia Bölgesel Emek Konfederasyonu, UHP ile aracılığı ile, UGT ve FSA arasında oluşturulan ittifak nedeniyle devrime aktif olarak katılacaktır. Bu şekilde, Felguera ve Llano de Gijón banliyölerinde kısa özgürlükçü komünizm deneyimleri yaşanacaktır:

``El Llano bölgesinde CNT ilkeleri doğrultusunda bir toplum yaşamı düzene sokulmaya başlanmıştı: Zenginliğin toplumsallaşması otoritenin ve kapitalizmin tasviyesi. Şehrin devrimcilerin denetiminde olduğu dönem, birçok ders çıkarılmasını sağlayan kısa bir deneyimdi. La Felguera`dakine benzeyen bir süreç takip edildi. İhtiyaçlar için mahallelerden delegelerle, Tedarik Komiteleri kuruldu. Mahalle bazında kontrol, ekmek ve diğer ihtiyaç duyulan ürünlerin miktarının belirlenmesini kolaylaştırıyordu. Tedarik Komitesi özellikle un başta olmak üzere halihazırda bulunan malların genel kontrolünüde yapıyordu. `` "Manuel Villar. Asturias Ayaklanmasında Anarşizm:1934 Ekim Devriminde CNT ve FAI"


Bu dönem boyunca 30.000 kadar tutuklama olduğu tahmin ediliyor. Zaragoza`da genel grev ile devam eden ve iki hafta süren taşımacıların başarılı grevi 1935`te UGT ile birliği sağladı, fakat birliktelik sonraki eylemlerde güçlendirilerek devam ettirilemedi.

İç Savaş

Halk Cephesi`nin oylarında ki artışın bir kısmının özgürlükçülerin desteğinden kaynaklandığı kabul edilir. 1936 yılında CNT, iç savaşın sonunda bastırılmasına kadar, daha kısa süreli yasal örgüt kabul edilmesini takiben yeraltı dönemine girdi ve ardından tekrar yasal konum kazandı, sendika iç savaşta milliyetçilere karşı Cumhuriyetçi güçlerle işbirliğine gitti, hatta çeşili bakanlıklar ve yönetimde yüksek mevkiler alarak çatışmanın arttığı dönemde hükümette de yer aldı.

Barselona`da geniş çaplı bir kollektifleştirme hareketi ile kontrolü ele geçirdiler. George Orwell bunlara tanık olanlardan biriydi.

`` Hayatımda ilk defa denetimi işçi sınıfının ele geçirdiği bir şehirle karşılaştım. Hemen hemen tüm binalar, büyüklüğü ne olursa olsun, işçilerin elinde bulunuyor ve üzerlerinde devrimci partilerin amblemleri görülüyor. Neredeyse tüm kiliseler yıkılmış ve eşyaları yakılmış. Her yerde, işçi müfrezeleri sistemli bir şekilde kiliseleri yıkmakla meşgul. Bütün dükkanlarda ve kafelerde toplumsallaştırılmış hizmetlerin yeni kurallarını açıklayan bildiriler görülüyor: ayakkabı boyacılarına kadar herşey kollektifleştirilmiş ve boya sandıkları kırmızı ile siyaha boyanmış. Garsonlar ve satıcılar, müşterilerin yüzlerine bakıyorlar ve onları kendileri gibi görüyor buna göre davranıyorlar. Servis şekli ve hatta törensel dil kaybolmuş. Kimse efendim ve don kelimelerini kullanmıyor, ne de siz diye hitap ediyor .İyi günler yerine selam kullanılıyor.``
                George Orwell Katalunya`ya Selam




1936 Ağustosunda, Aragon`da cephede denge kurulmaya başladığında, bölgenin beşte ikisi isyancıların elindeydi fakat bölgenin ve Calatayud`un üç önemli şehrini kontrol ettikleri için nüfusun yarısı bu bölgede bulunuyordu. Burada CNT önemli yer tutmasına rağmen, milliyetçilere cevap verebilecek güçten yoksundu ve milliyetçilerin kontrol ettiği yerlerde baskı örgütün varlığına kısa sürede son verdi.

İkiye ayrılan Aragon`un diğer tarafında, Cumhuriyetçi devlet aynı şekilde hareketsiz kalmıştı. Bajo Teruel ve Huesca`yı ele geçiren CNT milisleri eski belediyelerin yerine savunma komiteleri kurmuşlardı. Anarşistlerin çoğunlukta olduğu bölgelerde savaş öncesi toprağın hızla kamulaştırılması başlamıştı. Bu ilk kamulaştırmalar zor a dayanmıyordu ve kaçanlar ile kayıpların ele geçirilen toraklarından oluşuyordu. Toprağını elinde tutmak isteyenlerin, bunları ailesi dışında üçüncü kişilere devretmesi mümkün değildi ve işlenmeyen toprakların denetimi kollektiflerin eline geçiyordu.

George Orwell kollektiflerde yaratılan yeni toplumun özellikleri hakkında şunları dile getirir:

``Az ya da çok şans eseri, devrimci bilincin ve kapitalizmin reddinin bunun karşısında bulunan sistemden çok daha normal karşılandığı yegane Batı Avrupa toplumuna katılıyordum. Aragon`da onbinlerce insan içinde işçi kökenliler çoğunluktaydı, hepsi aynı koşullarda yaşıyordu ve birbirlerine aynı şekilde davranıyorlardı. Bu, teoride tam ve mükemmel eşitlikti, pratikte ise gerçek olmaktan çok uzak değildi. Bazı açılardan sosyalizm öncülü bir deneyim yaşanıyordu, bununla, baskın zihinsel tutumun sosyalist karakterini kastediyorum. Medeni hayatın gelip geçici birçok hevesi -gösteriş, kazanma hırsı, partonlardan korkma vs.- artık yokolmuştu. Sınıfsal ayrım İngiltere`nin tüccar atmosferinde hemen hemen imkansız görülen bir noktaya kadar kalkmıştı. Orada sadece köylüler ve biz vardı, ve kimse kimsenin efendisi değildi.
                                         George Orwell``


Kollektiflerin en önemlilerinden bazıları; Alcaí±iz, Calanda, Alcorisa, Valderrobres, Fraga veya Alcampel`di. Burada sadece topraklar kollektifleştirilmiyor, kollektif işlerde öğreniliyordu; bu çalışmalar arasında Fraga`da yaşlı konaklama merkezi veya hastanelerin tamiratıda (Barbastro veya Biní©far`da olduğu gibi, Durruti Sağlık Ocağı) bulunuyordu. Aynı şekilde aralarında Özgürlükçü Militanlar Okulu gibi okulların bulunduğu eğitim vakıflarıda bunlara örnek gösterilebilir. Tüm bu çalışmalar iç savaş boyunca milliyetçilerin orduları tarafından yokedilecekti.

Kırsal kesimdeki yeni kurumları korumak için komite, temsil edilen halkın sendikal yetkililerinin katılımı ile Durruti desteğinde, bölgesel, olağanüstü bir toplantı düzenledi. Özünde Katalan olan CNT`nin ulusal komitesinin görüşleri aksine, Aragon Bölgesel Savunma Konseyi kuruldu.

23 Aralık 1936`da Joaquin Ascaso, Miguel Chueca ve üç cumhuriyetçi ve bağımsız lider tarafından oluşturulan bir heyetin Madrid`te kabulü ardından, dört anarşistinde (Joan Garcí­a Oliver, Juan López, Federica Montseny ve Juan Peiró) içinde bulunduğu Largo Caballero hükümeti anarşistler gibi sosyalistler ve cumhuriyetçilerinde temsil edildiği devrimci bir organ olan Ulusal Savunma Komitesi oluşumunu kabul etti.

1937 yılı Şubat ortalarında, Aragon özgürlükçülerinden 80.000 kollektivisti temsilen 500 delegenin katıldığı Caspe`de bir bölgesel kollektif federasyonu kurma amacıyla bir kongre düzenlendi.

1937 Mart ayında bir CNT toplantısında Ulusal Komite, Bölgesel Konsey`i denetim altında tutabilmek için sansür oylaması istedi. Tüm Aragon bölge komitesinin istifa tehdidi buna engel oldu. Barselona Mayıs olayları ve Largo Caballero hükümetinin düşmesi ve ardından Juan Negrin hükümetinin gelmesi özgürlükçü deneyimin çöküşünü hızlandırdı.

Temmuz ayı başlarında, Halk Cephesinin Aragonlu örgütleri, Konseye ve başkanı Francisco Ascaso`ya açık destek verdi. Dört hafta sonra 11. tümen bölgeye girdi. 10 Ağustos 1937`de Valencia`da kurulan cumhuriyetçi hükümet, Aragon`un Bölgesel Savunma Konseyi`ni fesh etti. Lister`in tümeni Aragon cephesinde büyük bir saldırı için hazır bulunuyor, tümen ayrıca anarşist örgütleri denetim altına almak ve önceki oniki ay içinde yaratılmış olan kollektifleri dağıtmak içinde kullanıldı.

Dönemin diğer önemli isimleri Fernando Ascaso ve Miguel Garcí­a Vivancos`tur.

Devrim ruhu kadın, erkek arasındaki ilişkilerde ve cinsiyet konusunda da etkili olmuştur. Özgür Kadınlar örgütü, hayat kadınlarına istedikleri takdirde alternatif sunmak üzere çalışmalar yürüttü. Kadınlar o zamana kadar ispanyol toplumunda sahip olmadıkları bir rolü cephede savaşarak, o zamana kadar yasak olan alanlarda ağır işlerde çalışarak kazandılar. Özgür sex yaygınlaştı. Buna rağmen, bazı ebeveynlerin şüpheci yaklaşımı, taraflardan birinin devam etmek istememesi durumunda geçersiz kabul edilen resmi olmayan devrimci evlilikleri gündeme getirdi.

Franco Diktatörlüğü Döneminde CNT

1939 yılında siyasi sorumluluklar yasası, örgütü yasadışı ilan etti ve varlıklarına el konuldu: taşınmazlar, materyaller, araçlar, banka hesapları, kollektifleştirilmiş işyerleri ve dökümanlar. O sıralarda CNT bir milyon üyeye sahipti ve üzerinde büyüdüğü geniş bir tabana sahipti.

CNT İspanya`da Franco rejimi boyunca çalışmalarını yeraltına kaydırdı, ayrıca sürgünde cenetistalar etkinlikler yürüttü. 1948 yılına kadar Francisco Franco rejimine karşı gerilla savaşı biçimde mücadelesine devam etti.

Daha sonraları, ayrılıkçı tutumlar, halk arasında etkinliğin yitirilmesine neden olacak zaafiyetler ortaya çıkardı. 1961 yılında Katolik Hareketin İşçi Kardeşliği (HOAC) ve Katolik İşçi Gençlik gibi anti-francocu katolik işçi örgütleri içinde anarkosendikalist ilkelere yöneliş sayesinde 1960 ve 1970`li yıllar boyunca örgüt güçlenerek yeniden canlılık kazandı.

Geçiş Dönemi



1975 Kasım ayında Franco`nun ölümü ardından geçiş devresi başlar. Bu dönemde CNT`nin 1936 yılından beri ilk defa 1979`de Kongresi toplandı. En önemlisi Montjuic`te olan çeşitli kitlesel mitingler düzenledi, bu mitingler sonucunda emek merkezlerini hedefleyen çizgide hareket kararı ileri sürülecekti: sendikal seçimlere katılmamak, işyeri komitelerini tanımamak, işyeri veya devlet yardımlarını kabul etmemek, sendikal seksiyonların oluşumuna yardımcı olmak.

CNT, birinci kongresinden bir yıl önce 1978`de Barselona`da Caso Scala olarak bilinen kundaklama sonucu çıkan bir yangın nedeniyle olumsuz etkilendi. CNT üyeleri örgütün suçlu gösterilmek istendiğini savundu.

``Açıkça, polis hiçbirşeyi, hiçbir insanı aramıyordu- zaten suçlular ellerindeydi- sadece cenetistalara (CNT üyeleri) gözdağı vermeye çalışıyorlar ve kendini anarkosendikalist sendikal çizgide tanımlayan, bağlılığından daha ötesine ve polis baskısına meydan okumaya hazır olmayan binlerce üye işçiyi örgütten uzaklaştırmaya çalışıyorlardı. Olay oldukça ciddi idi, yeni tutuklama haberleri üyelerin büyük kısmında güvensizlik ortamı yaratıyordu. Diğer taraftan saldırıda CNT isminin geçmesi kamuoyunda örgütün ve anarşistlerin imajlarını ciddi şekilde zedeleyici etki yaptı. Eğer bunlara birde o dönemde oldukça artmış olan faşist grupların şiddet ve saldırı haberlerini eklersek durumu özetleyen bir resim elde edebiliriz. O sıralar özgürlükçü olmak yeterince rahatsız edici bir durumdu. İletişim araçları halk arasındaki popülaritesini azaltmak için kullanıldı, polis ve aşırı sağcı gruplar sendikanın tehlikeli algılanmasına yol açtı.

Revista Polí©mica. El Caso Scala. Anarkosendikalizme Karşı Yürütülen Süreç


Yasallığını kazanması ardından örgüt, 1939`da devletin el koyduğu varlıkların tazmini için harekete geçti. 4/1986 sayılı yasa el konulan varlıkların iadesini ve taşınmazlarının kullanımının sendikalara bırakılmasını düzenliyordu. Bundan sonra, CNT devlet tarafından el konulan varlıkların iadesini sürekli dile getirecektir.

1990`lı yıllarda, elde tutulan sendikal varlığın iadesi işlemlerini yürütmekle sorumlu, Madrid merkezli kurum, Ekonomik ve Sosyal Konsey binalarının işgal edildiği bir süreç yaşandı. 2004 yılında mahkeme ve CNT arasında varılan anlaşma ile işgalde adı geçen yüzlerce davalının aklanması kabul edildi.

Günümüzde CNT



CNT sendikal seçimlere ve işyeri komiteleri modeline karşıdır, CC.OO. ve UGT gibi çoğunlukçu sendikalara ve emek alanında reformlara eleştirel bakar, aynı zamanda taleplerin dile getirildiği bir platform olmaya devam eder.

2005 yılında İspanyol hükümeti CNT ve UGT`nin iç savaş boyunca ve sonrasında el konulan sendika varlıklarının iadesine devam etti. Bazı toplumsal örgütler ve medya organlarında iade sürecinde UGT lehine bir yol izlendiği izlenimi oluştu, anarkosendikallerin üye sayısı 1936 yılında diğer sendikaların ki ile benzer olmasına rağmen hükümen CNT`ye 2005 yılında dört milyon avro verirken, UGT`ye bundan olduça fazlasını verdi. CNT bugüne kadar devletin el koyduğu tarihi varlıkların iadesini talep etmeye devam ediyor.

Simgeler ve Kültür



CNT toplumun kökten dönüşümü amacına paralel olarak, özgürlükçü vakıfların yardımı aracılığıyla kültür ve özgür bilginin bütün işçiler için ulaşılabilir olmasını sağlamaya çalışır. Özgürlükçü Militanlar Okulu özgürlükçü eğitim aracılığıyla "gençlerin deneyim ve kollektifler için çalışmanın ayrılmaz koşulu olan kişisel sorumluluk kazandırılması” için çalışmalar yürütmek üzere bir enstitü olarak kuruldu.

Anselmo Lorenzo Özgürlükçü Çalışmalar Vakfı aracılığı ile CNT kültürel alanda etkinlikler düzenler, kitap derlemesi yapar, konferanslar ve seminerler düzenler, ayrıca CNT`nin bazı seksiyonları Esperanto`nun gelişmesine katkılar sağlamaktadırlar.



CNT`nin bayrağı milliyetçiliğe karşı enternasyonalizmin ifadesi olarak işçi hareketinn kızıl ve anarşizmin siyah renklerinin çapraz birleşmesinden oluşur.

CNT marşı ünlü "A las barricadas” marşıdır. 1883 yılında Polonyalı şair Waclaw Swiecicki, Warschawjanka ismiyle düzenlemiş İspanyolca`ya Valeriano Orobón Fernández tarafından çevrilmiş ve 1933`de Angel Miret`in karma korosu için bir aranjmanla yayınlanmıştır.

Audio|A_las_barricadas.ogg|A las Barricadas



Pul koleksiyonu meraklıları, iç savaş boyunca basılmış CNT pullarından, koleksiyonları için yararlanabilirler[1]. Ayrıca döneme ait çok çeşitli posterler, sinemaya giriş biletleri ve 1936 İspanyol Devrimi`nde kollektifleştirilen fabrikalarla ilgili koleksiyon eşyaları bulunmaktadır.

İç savaşta CNT ile ittifaklar kuran POUM milisleri arasında mücadeleye katılan George Orwell, CNT ve anarşizmin şekillendirdiği Barselona günlerini Katalunya`ya Selam adlı kitabında anlatmıştır. Eserinin dokuzuncu bölümünde şunları söyler: ``“Tamamen kişisel tercihlerimi gözönünde bulunduracak olursak anarşistlerin arasına katılmak bana büyük zevk verirdi."``

1936 yılında sinema endüstriside kollektifleştirilmiştir ve bu sayede En la Brecha (1937) gibi kısa filmler üretilmiştir. CNT`den son dönem İspanyol filmi, Vicente Aranda`nın Libertarias (1996) adlı eserinde de bahsedilmektedir. Filmde İspanya İç Savaşı döneminde Aragón cephesindeki bir grup milis konu edilir.

Dönemin Önemli Militanları

style="vertical-align: top;" |
  • Diego Abad de Santillán
  • Francisco Ascaso
|    | |    |
  • Anselmo Lorenzo
  • Federica Montseny
|    |
  • Valeriano Orobón Fernández
  • Josep Peiró Olives
|    |
  • Juan Peiró
  • íngel Pestaí±a
|    |
  • Salvador Seguí­
  • Eduardo Barriobero y Herrán
|
  • Carles Fontserí©




Tarihsel Olaylar

CNT`nin parçası olduğu veya öyle olduğu kabul edilen önemli tarihsel olaylardan bazıları:
  • 1917 Genel Grevi
  • 1919 La Canadiense Grevi
  • 1933 Ocak Devrimi
  • 1933 Casas Viejas Olayları
  • 1934 Devrimi
  • 1936 İspanyol Devrimi
  • 1937 Barselona Mayıs Olayları
  • 1978 Caso Scala Yangını
  • 2006-2007 Mercadona Grevi Genel Grevi

Referanslar

  1. Çeşitli Yazarlar (2001), Temel Anarkosendikalizm, Sevilla: CNT-AIT Sevilla Yerel Sendikalar Federasyonu. ISBN 8492069848.
  2. Porcel, Baltasar (1978), Sürekli İsyan, Barselona: Editorial Planeta. ISBN 84320563X.
  3. Villar, Manuel (1994), Asturias Ayaklanmasında Anarşizm: 1934 Ekiminde CNT ve FAI, Madrid: Anselmo Lorenzo Vakfı. ISBN 8486864151.
  4. Orwell, George (2000), Katalunya`ya Selam, Barcelona: La Llevir, S.L. Virus Editorial. ISBN 8488455801.


Ayrıca bkz.



Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Anselmo Lorenzo
7 yıl önce

Anselmo Lorenzo Özgürlükçü Araştırmalar Vakfı (İbyolca) 24 Şubat 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Ulusal Emek Konfederasyonu Anarşizm...

Anselmo Lorenzo, 1841, 1914, Anarşizm, Barcelona, Birinci Enternasyonal, Toledo, Ulusal Emek Konfederasyonu, Vakıf (hukuk)
Anarko-sendikalizm
3 yıl önce

org/web/20050507053157/http://uk.geocities.com/anarsistbakis/makaleler/wetzel-anarkosendikalizm.html Anarşizm Ulusal Emek Konfederasyonu İşçilerin Özyönetimi...

Anarko-sendikalizm, 1895, Agorizm, Anarka-feminizm, Anarko-kapitalizm, Anarko-primitivizm, Anarşist komünizm, Anarşist sembolizm, Anarşizm, Bireyci anarşizm, Devlet
Jacques Delors
7 yıl önce

Fransız Hristiyan İşçiler Konfederasyonu'nda ekonomi uzmanı olarak görev almış daha sonra Fransız Demokratik Emek Konfederasyonu'na geçmiştir ve bu dönemde...

Ulusal Faşist Parti
7 yıl önce

işsizlik düşmüştü, bunda Confederazione Generale del Lavoro (Genel İşçi Konfederasyonu) gibi faşist sendikaların da payı vardı. 1921 yılının mayıs ayında parlamento...

Anarşizm
3 yıl önce

İbya'da özel bir yere sahip olmuştur, bunlardan en önemlisi Ulusal Emek Konfederasyonu(CNT) 1910 yılında kurulmuştu ve 1940'lardan önce İbyol işçi...

Anarşizm, Anarşizm
Marksizm
3 yıl önce

emek-değer teorisine göre bir metanın değeri onun üretilmesi için gerekli emek süresindedir. Bu koşullarda işçi tarafından üretilen değer ile emeği karşılığında...

Marksizm, Antonio Gramsci, Artı-değer, Asya tipi üretim tarzı, Burjuva, Değişim Değeri ve Kullanım Değeri, Diyalektik Materyalizm, Diyalektik materyalizm, Dünya devrimi, Emek gücü, Emperyalizm
1848 Devrimleri
3 yıl önce

huzursuzluklarının sonucudur. Bu kitlesel hareketlerin Fransa, Alman Konfederasyonu, Prusya, Habsburg İmparatorluğu, İtalya, Eflak eyaleti, Moldova üzerinde...

1848 Devrimleri, Fransa tarihi, Almanya tarihi, 1845, 1846, 1848, 1849, 1852, 19. yüzyıl, 1 Şubat, 25 Eylül
Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi Almanyası
3 yıl önce

da hepten kaldırıldı. Marksist sendikaların yerine ulusal görüşteki nasyonal sosyalist Alman Emek Cephesi öne geçti. Yeni devlet biçimi Führerlik makamı...

Nazi Almanyası, Nazi Almanyası