Taşkıran (Trabzon)

Kısaca: Taşkıran, Trabzon'a bağlı Çaykara ilçesinin bir beldesidir. Doğusunda Uzungöl'e bağlı Alçakköprü Mahallesi ve Mağlagamboz Yaylası, batısında yine Uzungöl'e bağlı Elmalı Mahallesi ve Çamlıbel Köyü, kuzeyinde Çambaşı köyüne bağlı Gürpınar (Sumbadiyoz) Mahallesi ve Taşlıgedik Köyü, güneyinde ise Köseli Köyü ile çevrilidir. ...devamı ☟

Taşkıran, Trabzon'a bağlı Çaykara ilçesinin bir beldesidir. Doğusunda Uzungöl'e bağlı Alçakköprü Mahallesi ve Mağlagamboz Yaylası, batısında yine Uzungöl'e bağlı Elmalı Mahallesi ve Çamlıbel Köyü, kuzeyinde Çambaşı köyüne bağlı Gürpınar (Sumbadiyoz) Mahallesi ve Taşlıgedik Köyü, güneyinde ise Köseli Köyü ile çevrilidir.

Arazi yapısı genel olarak yamaç olması sebebiyle tarıma elverişli değildir. Buna rağmen belde halkı bu yamaç ve tarıma elverişsiz arazide, tamamen insan gücüne dayalı, kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik tarım yapmaktadır. Halkın yetiştirdiği ürünler; mısır, fasülye, patates, karalahana ... v.b. Arazinin tarıma elverişli olmaması ve erezyona müsait olması sebebiyle son zamanlarda fındık ve çeşitli meyva ağaçlarının ekilmesine de önem verilmeye başlanmışdır.

Solaklı deresi vadisinin iki yamacında serpilmiş olan Taşkıran'ın, aynı vadinin üst kesimlerinde de mezralar yer almaktadır. Bu mezralar genellikle bir kaç köyün ortak kullanım alanlarıdır. Taşkıran'ın kullandığı mezraların belli başlıları şunlardır; Batı kesiminde, Tuzla, Limni ve Kadaval mezraları. Doğu yamacında ise; Manomat, Vasilaç, Telcek, Aydekale ve Yanıkdağ (Kamenoraş) mezralarıdır. Bu mezraların yöre halkı için ana yerleşim yerleri kadar önemlidir. Bir yandan hayvancılığa, bir yandan da kuşaktan kuşağa aktarılan yöre kültürüne büyük katkısı vardır.

Ekonomisi

Solaklı deresi boyunca engebeli ve dik yamaçlardan oluşan zor coğrafyanın insanları, hayvancılık ve tarımla geçinirdi. Fakat bu iki işlevi de maalesef tamamen insan gücüyle yapmak zorunda idiler.

21.yüzyılın ikinci yarısından itibaren; büyük bir bölümü Avrupa’ya olmak üzere ana geçim kaynağı gurbet olmuştur. Karadeniz bölgesi geneli itibarı ile ekonomi ve sanayi açısından diğer bölgelere oranla çok yoksun bir bölgedir. Solaklı deresi boyunca özellikle Çaykara tamamen yoksun bir bölgedir. En yakın fabrika ve iş sahası komşu ilçe olan Of daki çay fabrikaları idi. Yöremizde ortalama üç aileden birinden bu fabrikalarda çalışan biri oluyordu. 2000 li yıllarda otomasyona geçen bu fabrikalarda çalışan sayısı azaldıkça bölgemizden bu fabrikalarda çalışanlarında sayısı her geçen gün azalmaktadır. Fakat buna karşın “Bacasız Sanayi” olarak bilinen turizm, son zamanların cazibe merkezi olan Uzungöl sayesinde yöremizde alternatif istihdam sahası olmuştur.

Otel, motel ve pansiyonlarla birlikte yaklaşık 500 yatak kapasiteli Uzungöl’e günü birlik gelip gidenlerle birlikte; taşımadan hizmete, ticaretten rehberlik hizmetlerine kadar 300 civarında yöre insanına istihdam sahası açmıştır.

Bu istihdam sahasında ağırlıklı olarak Uzungöl ve civarında yaşayan insanlarımız yararlanmaktadır. Maalesef Taşkıranlılar turizm sektöründen yeterince faydalanamaktadır. Buna karşın Taşkıran’da Belediye Başkanı Refik ALBAYRAK’ın girişimleri ile sonuçlanma aşamasına gelen Su işleme fabrikası Taşkıranlılar için alternatifsiz bir istihdam alanı olacaktır.

Suren deresi boyunda Telcek mevkiinde ki kaynak suyu; uluslar arası kalite standartlarına uygun bir su olup orta sertlik derecesine sahiptir. İlk etap da damacana ve şişe suyu olarak yurt içi ve yurt dışı pazarlara sunulması planlanan suyun işletmeciliğini; bölgemizin değerli iş adamlarından Mazhar AFACAN ve ortakları yapacak.

Planlandığı ölçülerde işletme tam kapasiteyle çalışmaya başladığında direk ve dolaylı olarak Taşkıran ve civarında yaklaşık 200 kişiye iş imkanı sağlaması bekleniyor.

Bütün bunların yanı sıra yöre insanının birinci tercihi eğitim yoluyla sağlanan kalifiye iş alanları ve kamu istihdam alanlarıdır. Az sayıda da olsa bireysel girişimcilerimizin dolaylı olarak ta olsa bölgeye sağladığı ekonomik katkı küçümsenmeyecek ölçülerdedir.

Beldemizi Tanıyalım

Belde ilk defa kimlerin ve ne zaman yerleştiği kesin olmamakla beraber, eski kayıtlar ile nesiller arasındaki iletişimden 250-300 yıllık bir yerleşim yeri olabileceği düşünülmektedir.

Trabzon’un 1461 yılındaki fethinden önce Müslüman - Türk ahalisinin yerleşimi hakkında fazla bir bilgimiz yoktur ancak bu tarihe yakın bir zamanda Kahramanmaraş tarafından geldiği bilinen üç bilgin, yanlarında 1000 kadar genç öğrenci getirdikleri ve bu öğrencilerle beraber Of civarında yerleştikleri, Of tarihiyle ilgili yazılan kaynaklarda mevcuttur. Sözü edilen üç bilginin mezralarının yada mezarları olduğu kabul edilen yerler şunlardır:

1. Of - Rize arası (Eski Pazar mevkiinde)

2. Çayıroba Köyü (Yente)

3. Maraşlı Köyü (Paçan, eski metinlerde Paçan Karyesi diye geçer)

Taşkıran beldesi, yukarıda belirtilen üç bilginden birinin yerleştiği Paçanın mahallesi yada daha doğru bir tanımlama ile mezrası durumundaydı, ancak vadinin söz konusu yakasında iki büyük köyün (Paçan ve Şarah) sınırını oluşturduğu için merkez köy olan Paçana bağlı diğer mezralardan daha önemli bir konuma sahipti. Bugün Uzungöl ile Taşkıran beldesi arasında mevcut olan sınırlar eski belgelerde Paçan ile Şarah arasında bahsedilen sınırların tıpa tıp aynısıdır. Hiçbir değişiklik olmamıştır.

Taşkıran beldesinin bildiğimiz isimleri sırasıyla şöyledir:

1961 öncesi Çoroş köyü (yada mahallesi), 1961 den 1999 seçimlerine kadar Taşkıran köyü ve bu tarihten sonra Taşkıran beldesi olarak isimlendirilmiştir.

Tarihsel olarak bildiğimiz bilgilerin hepsi kesin belirtilmiş yazılı bir belgeye dayanmamaktadır. Çoroş Köyü olarak müstakil hale gelmesi 1870 li yıllara dayanmaktadır. O tarihlerde Çaykara'dan Uzungöle kadar olan hat üzerinde 2 büyük köy bulunmaktaydı. Bunlardan biri Paçan (Maraşlı ve çevresindeki köyler) diğeri ise Şarah (Uzungöl ve ona bağlı mahalleler).

Takriben 150 yıl öncesine kadar Çoroş’ta yaşayan insanlar ölülerini Paçan merkezine yakın ve bugün Aşağıkumlu köyünde bulunan mezarlığa gömdükleri biliniyor yani, müstakil bir mezarlığı o tarihlerde bulunmuyordu. Bugün beldedeki mezarlıklar incelendiğinde bu bilgilerin doğrulandığı görülür.

Yukarıda söylenenlerin ışığında Taşkıran beldesinde ilk yerleşimin nasıl başladığını bilemiyoruz. Bildiğimiz tek şey bu beldede bulunan insanların komşu köylerde ve hatta ilçelerde akrabalarının bulunmasıdır bu durum bize ilk yerleşimin Çoroş’ta olmadığı, merkez köylerdeki ailelerin bir kısmı merkez köyde kalırken bazılarının mezra olarak kabul edilen Çoroş’a yerleşerek devamlı bir yerleşim yeri haline geldiğini söylemek mümkündür. Bunun en belirgin uygulaması halen Çambaşı köyünün bir mahallesi olan Gürpınar’da yaşayanların tümünün Çambaşı köyünde akrabalarının bulunmasıdır.

Taşkıran beldesi, coğrafi konum itibariyle etrafındaki köy ve mahallelerin bir tür merkezi durumundadır. Bu yakın merkezlerin telefon, elektrik hizmetleri, okul ihtiyaçları ile ulaşım hizmetleri belde üzerinden sağlanmaktadır. Çambaşı, Taşlıgedik ve Gürpınar mahallesi ile bir nevi tek köy görünümündedir. Bu sayılan yerlerle yaylalarımız, mezirelerimiz ve hatta bazı meralarımız ortak olarak kullanılmaktadır. Bunun önemli sebebi, sayılan yerler ve beldemizin eskiden Paçan köyünün mahalleleri olması ve aralarında kesin sınırların ayrılmış olmamasından kaynaklanmaktadır.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.